Ekren: Türkiye krizi makul bir dalgalanmayla atlatacak
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 18, 2008 12:19
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, mali ve bankacılık sektöründe yapılan reformlar sayesinde Türkiye'nin, bütün dünyayı etkisi altına alan küresel mali krizi, “makul bir düzeltme ve dalgalanma ile atlatacağını” söyledi.
Ekren, Türkiye-Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesinin (Türkiye-AB KİK) 25. toplantısının açılışında konuştu.
Konuşmasında son mali krize değinen Ekren, kriz ile birlikte bütün ülkelerin makro ekonomik hedeflerini gözden geçirmek zorunda kaldığını hatırlatarak, mali ve bankacılık sektöründe yapılan reformların, Türkiye'yi krize karşı daha dayanıklı hale getirdiğini söyledi.
Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi üyeliğine seçildiğini, G-20 ülkesi olduğunu, dünyanın 17. Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi olduğunu hatırlatan Ekren, AB üyeliğinin hem Türkiye'ye hem de AB'ye karşılıklı daha fazla yarar ve fırsatlar sağlayacağını söyledi.
Ekren, “Türkiye'nin imkan ve kaynaklarını AB'nin potansiyeli, imkan ve kaynaklarını birleştirdiğimizde Türkiye'nin, bölgesel küresel anlamda gücü AB ile daha fazla gelişecek” diye konuştu.
Türkiye ile AB arasındaki yoğun ekonomik ve kültürel ilişkilere dikkati çeken Ekren, mali kriz, gıda krizi, enerji krizi ve ilerde ortaya çıkacak istikrarsızlıkların daha etkili bir biçimde yönetilebilmesi için Türkiye ve AB'nin birbirlerine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Ekren, KİK'in bu anlamda da Türkiye ve AB arasında önemli bir köprü görevi gördüğünü belirtti.
Türkiye-AB KİK'in Türkiye Kanadı Eş Başkanı, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik ise toplantının açılışında yaptığı konuşmada, AB'nin ihracatta ve ithalatta Türkiye'nin en önemli ticari ortağı olduğunu belirterek, AB'deki ekonomik gelişmelerin Türkiye'yi yakından ilgilendirdiğini söyledi.
Türkiye'nin AB üyeliği perspektifine tam destek verdiklerini belirten Kudatgobilik, bununla birlikte tam üyelik müzakerelerinin hızı ve gelişiminden memnun olmadıklarını söyledi.
35 bölüm başlığından şu ana kadar sadece 8 bölüm başlığının açıldığını kaydeden Kudatgobilik, Kıbrıslı Rum ve Fransa'nın, bazı bölüm başlıklarını engellenmesini eleştirdi.
Kudatgobilik, müzakerelerin yavaşlamasının Türk kamuoyunda yarattığı memnuniyetsizliği de dile getirerek, müzakerelerinin bu yavaşlıkta devam devam etmesi halinde, AB üyeliğinin gerekliliği yönünde Türk kamuoyunu ikna etmenin de giderek zorlaştığını ifade etti.
Kudatgobilik, sivil toplum örgütleri olarak, Türk hükümetinden de reform sürecini etkili bir biçimde yerine getirmesini istediklerini sözlerine ekledi.
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu genel müdürü Jan Truszczyniski, Fransa'nın dönem başkanlığında iki bölüm başlığının açılmasının beklendiğini söyledi. Genel müdür, Türkiye'de reformların yavaşlaması nedeniyle, yeteri kadar bölüm başlığının açılmadığını iddia etti.
Paris Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Pierre Simoni, Fransız siyasetçilerinin tersine Fransız işadamlarının, Türkiye'nin AB üyeliğine tam destek verdiğini söyledi.
Paris Ticaret ve Sanayi Odasında iki gün sürecek toplantıda, "Sivil Toplum Örgütlerinin Türkiye'nin Katılım Sürecindeki Rolü", "AB ve Türkiye'de KOBİ'lerin Finansmana Erişimi" ve "AB ve Türkiye'de Tüketici ve Sağlık Politikaları" konuları ele alınacak.
KARMA İSTİŞARE KOMİTESİ
Komite, Türkiye ve AB kanadından, işçi, işveren ve diğer menfaat gruplarını temsil eden 18'er üyeden oluşuyor. Ayrıca biri Türkiye kanadından, diğeri AB kanadından seçilen iki eş başkanı bulunan komite, Brüksel ve Türkiye'de olmak üzere, yılda iki olağan toplantı yapıyor.
Türkiye–AB KİK, Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin temelini oluşturan 1963 Ankara Antlaşmasının; taraflar arasındaki işbirliği ve temasların kolaylaştırılmasını, AB ile geliştirilecek diyaloğun Türkiye'deki muhataplarının kurumsallaştırılmasını ve bu çerçevede bir yapılanmaya gidilmesini öngören 27. maddesine istinaden 16 Kasım 1995 tarihinde oluşturulmuştu.
Türkiye-AB KİK'in Türkiye Kanadı Eş Başkanlığı görevini, 1 Ekim 2008 tarihi itibarıyla iki yıl sürecek yeni dönem için TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik devralmıştı. Komitenin AB Kanadı Eş Başkanlığı görevini ise, yine aynı dönem için Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi İşçi Grubu üyesi Sandy Boyle yürütüyor.
Konuşmasında son mali krize değinen Ekren, kriz ile birlikte bütün ülkelerin makro ekonomik hedeflerini gözden geçirmek zorunda kaldığını hatırlatarak, mali ve bankacılık sektöründe yapılan reformların, Türkiye'yi krize karşı daha dayanıklı hale getirdiğini söyledi.
Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi üyeliğine seçildiğini, G-20 ülkesi olduğunu, dünyanın 17. Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi olduğunu hatırlatan Ekren, AB üyeliğinin hem Türkiye'ye hem de AB'ye karşılıklı daha fazla yarar ve fırsatlar sağlayacağını söyledi.
Ekren, “Türkiye'nin imkan ve kaynaklarını AB'nin potansiyeli, imkan ve kaynaklarını birleştirdiğimizde Türkiye'nin, bölgesel küresel anlamda gücü AB ile daha fazla gelişecek” diye konuştu.
Türkiye ile AB arasındaki yoğun ekonomik ve kültürel ilişkilere dikkati çeken Ekren, mali kriz, gıda krizi, enerji krizi ve ilerde ortaya çıkacak istikrarsızlıkların daha etkili bir biçimde yönetilebilmesi için Türkiye ve AB'nin birbirlerine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Ekren, KİK'in bu anlamda da Türkiye ve AB arasında önemli bir köprü görevi gördüğünü belirtti.
Türkiye-AB KİK'in Türkiye Kanadı Eş Başkanı, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik ise toplantının açılışında yaptığı konuşmada, AB'nin ihracatta ve ithalatta Türkiye'nin en önemli ticari ortağı olduğunu belirterek, AB'deki ekonomik gelişmelerin Türkiye'yi yakından ilgilendirdiğini söyledi.
Türkiye'nin AB üyeliği perspektifine tam destek verdiklerini belirten Kudatgobilik, bununla birlikte tam üyelik müzakerelerinin hızı ve gelişiminden memnun olmadıklarını söyledi.
35 bölüm başlığından şu ana kadar sadece 8 bölüm başlığının açıldığını kaydeden Kudatgobilik, Kıbrıslı Rum ve Fransa'nın, bazı bölüm başlıklarını engellenmesini eleştirdi.
Kudatgobilik, müzakerelerin yavaşlamasının Türk kamuoyunda yarattığı memnuniyetsizliği de dile getirerek, müzakerelerinin bu yavaşlıkta devam devam etmesi halinde, AB üyeliğinin gerekliliği yönünde Türk kamuoyunu ikna etmenin de giderek zorlaştığını ifade etti.
Kudatgobilik, sivil toplum örgütleri olarak, Türk hükümetinden de reform sürecini etkili bir biçimde yerine getirmesini istediklerini sözlerine ekledi.
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu genel müdürü Jan Truszczyniski, Fransa'nın dönem başkanlığında iki bölüm başlığının açılmasının beklendiğini söyledi. Genel müdür, Türkiye'de reformların yavaşlaması nedeniyle, yeteri kadar bölüm başlığının açılmadığını iddia etti.
Paris Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Pierre Simoni, Fransız siyasetçilerinin tersine Fransız işadamlarının, Türkiye'nin AB üyeliğine tam destek verdiğini söyledi.
Paris Ticaret ve Sanayi Odasında iki gün sürecek toplantıda, "Sivil Toplum Örgütlerinin Türkiye'nin Katılım Sürecindeki Rolü", "AB ve Türkiye'de KOBİ'lerin Finansmana Erişimi" ve "AB ve Türkiye'de Tüketici ve Sağlık Politikaları" konuları ele alınacak.
KARMA İSTİŞARE KOMİTESİ
Komite, Türkiye ve AB kanadından, işçi, işveren ve diğer menfaat gruplarını temsil eden 18'er üyeden oluşuyor. Ayrıca biri Türkiye kanadından, diğeri AB kanadından seçilen iki eş başkanı bulunan komite, Brüksel ve Türkiye'de olmak üzere, yılda iki olağan toplantı yapıyor.
Türkiye–AB KİK, Türkiye'nin AB ile ilişkilerinin temelini oluşturan 1963 Ankara Antlaşmasının; taraflar arasındaki işbirliği ve temasların kolaylaştırılmasını, AB ile geliştirilecek diyaloğun Türkiye'deki muhataplarının kurumsallaştırılmasını ve bu çerçevede bir yapılanmaya gidilmesini öngören 27. maddesine istinaden 16 Kasım 1995 tarihinde oluşturulmuştu.
Türkiye-AB KİK'in Türkiye Kanadı Eş Başkanlığı görevini, 1 Ekim 2008 tarihi itibarıyla iki yıl sürecek yeni dönem için TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kudatgobilik devralmıştı. Komitenin AB Kanadı Eş Başkanlığı görevini ise, yine aynı dönem için Avrupa Ekonomik ve Sosyal Komitesi İşçi Grubu üyesi Sandy Boyle yürütüyor.