Güncelleme Tarihi:
Tüm dünyayı etkileyen global kriz Türkiye'de de fırtınalar estiriyor. Özellikle konut ve araba satışlarının dibe vurduğu bir dönemde krizden etkilenmeyen sektör neredeyse yok gibi. Peki mücevherat ve lüks takı sektörü bu krizin neresinde?
İşte bu soruyu Ortadoğu'nun en büyük mücevher perakendecisi olan Damas'ın Türkiye ortağı Dilek Ertek'e sorduk. Krizin etkilerini anlatan Ertek, yeni yatırımlar ve hedefler hakkında da bilgi verdi.
YILBAÅžI HEDÄ°YELERÄ° AZALDI
Son yaşanan krizin tüm dünyayı etkilediğine ve bu anlamda firmaların yılbaşı hediye bütçelerinde büyük kısıntılar olduğuna işaret eden Ertek, bu durumun özellikle hediyelik eşya satışlarında azalmaya yol açtığını söyledi. Ancak kendilerinin zaten krizin yaklaştığı düşüncesi ile yılbaşı siparişlerimizi ona göre ayarladıklarını belirten Ertek, şöyle devam etti:
"Diğer taraftan aşk kriz dinlemiyor. İnsanlar yine aşık oluyor, evleniyor, birbirlerine hediyeler alıyor. Evlilik yıldönümleri, doğum günleri gibi hediyeliklerde her kişi ve aile kendi bütçesine göre sevdiklerini mutlu etmek için en güzel en degerli hediyeyi almak istiyor."
DAHA AZ AMA DAHA KALÄ°TELÄ° ÃœRÃœNLER SATILIYOR
Kriz nedeniyle satılan ürün çeşitlerinde bir değişim olduğuna işaret eden Ertek, şu bilgiyi verdi:
Â
30'DAN FAZLA MARKA VAR
Damas'ın dünya genelinde 450 mağazası ile Ortadoğu'nun en büyük mücevher zinciri olduğunu söyleyen Ertek, Türkiye'de ise 2004 yılında Damas ile ortaklık yaptıklarını ve şimdilik 6 mağazalarının bulunduğunu belirtti. Ertek yakında yeni mağazalarla bu sayıyı artıracaklarını kaydetti.
Mağazalarında 30'dan fazla markayı sattıklarını söyleyen Ertek, şöyle devam etti:
"Bünyemizde Tiffany, Gucci, Mikimoto, Carrera Carrera Chaumet gibi dev markalarda da var, çok küçük fakat çok yenilikçi olup en iyi mücevher ödülü almış olan tasarımcıların özel dizaynları da var. Son olarak da Ä°talya'nın en tanınmış firması Damiani ile anlaÅŸma yaptık. Artık onların da mücevher, saat, kol düğmesi ve erkek aksesuarları gibi geniÅŸ bir kolleksiyonunu satacağız."Â
Ertek, bundan sonra da mücevher, saat ve aksesuarda dünyanın en iyi markalarının temsilciliklerini toplamaya devam edeceklerini anlattı.
TIFFANY'NÄ°N MAVÄ° KUTUSU, MÄ°KÄ°MOTO'NUN JAPON Ä°NCÄ°SÄ°
Â
Sattıkları her markanın tercih edilen farklı ürünleri olduğunu söyleyen Ertek, "Mesela Tiffany 180 yıldır değişmeyen mavi kutusu ile hediye verme sanatının dünyadaki en güzel örneği olarak kabul edilmiş. İçinde ister 100 dolarlık ister 100 bin dolarlık bir ürün olsun hep aynı mavi kutusu ile sunuluyor. Ayrıca Mikimoto'nun dünyaca ünlü Japon incileri, Gucci'nin genç koleksiyonları, Roberto Coin'in çikolatadan havyara kadar sembolik hikayeleri olan takıları özellikle tercih ediliyor" dedi.
MARKALI MÃœCEVHERE TALEP ARTIYOR
Mücevher satışlarında marka tercihinin de giderek önem kazandığını belirten Ertek, bundan bir kaç sene önce çok az kişinin aldığı mücevherin markasını sorduğunu ama artık her dört kişiden birinin markalı ürün talep eder duruma geldiğine dikkat çekti. Ertek, şöyle devam etti:
"Daha önceleri insanlar semtin kuyumcusundan alışveriş yaparlardı. Fakat artık kitle iletişim araçlarının da etkisiyle hemen herkes dünya mücevher trendlerini yakından takip ediyor, mahallenin kuyumcusunun zevki ile sınırlı kalmayıp Tiffany & Co, Roberto Coin, Mikimoto, Gucci gibi dünyanın en önemli markalarının tasarımlarını talep edebiliyor."
Ertek, gelir artışının yanında kadınların çalışma yaÅŸamında daha fazla oranda yer almasının, kentli nüfus sayısındaki artışın, eÄŸitim seviyesinin yükselmesinin de markalı mücevherlere olan talebi artırdığını belirtti. Ertek, "Bir de ÅŸu var. Eskiden insanlar ulaşılmaz sandıkları bu markaların ürünlerinin iyi kalite ve doÄŸru fiyatla sunulduÄŸunu gördüler" diye konuÅŸtu.Â