Güncelleme Tarihi:
Hazine'den sorumlu Bakan Şimşek, CNN TÜRK'te Taha Akyol'un yönettiği 'Eğrisi Doğrusu Özel' programında, iş dünyası, akademisyen ve gazetecilerin ekonomik gelişmelere ilişkin sorularını yanıtladı.
Programa, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer, Eczacıbaşı Holding CEO'su Erdal Karamercan, Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı Prof. Ercan Uygur ve Referans gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Eyüp Can katıldı.
Türkiye ekonomisinin, kısa dönemde, potansiyelinin altında büyüyeceğini kaydeden Şimşek, 2009'un başından itibaren ciddi bir toparlanma sürecine başlayacağını vurguladı.
Şimşek, "Türkiye, yüzde 6-7'lik ekonomik büyüme patikasına yeniden dönecek" diye konuştu.
Özel sektör borçları:
Bakan Şimşek, özel sektör borçları konusundaki bir soruya verdiği yanıtta, mutlak borç yerine, borçların sermayeye oranına bakmak gerektiğini vurgulayarak, 2001 yılında, şirketlerin toplam borcunun, sermayelerine oranı yüzde 250 iken, bu oranın, 2006'da, yüzde 100'e gerilediğini kaydetti.
Cari açık:
Cari açığın finansman kalitesinin yükseldiğine dikkat çeken Bakan Şimşek, 2001 yılında cari açığın yüzde 60'ı kısa vadeli sermaye ile kapatılırken, 2007 yılı itibarıyla bu oranının yüzde 10'un altına gerilediğini, yani cari açığın sıcak para ile finanse edilmediğini ifade etti.
Devlet Bakanı Şimşek, başta enerji piyasası reformu olmak üzere, gerçekleştirecekleri yapısal reformlarla, cari açık sorununu da çözeceklerini vurguladı.
Türkiye'de bir tasarruf açığının olduğunu ifade eden Şimşek, gerek Ar-Ge yatırımları, gerek sosyal güvenlik sistemindeki düzelme, gerekse istihdamın artırılmasıyla tasarruf açığını kapatacaklarını söyledi.
Hükümetin Orta Vadeli Mali Çerçeveyi (OVMÇ) açıkladığını, popülist sayılmayacak bir sosyal güvenlik reformunu gerçekleştirdiğini hatırlatan Şimşek, yenilenebilir enerji kaynakları konusunda da önemli adımlar attıklarını anlattı.
Bakan Şimşek, OVMÇ'deki bazı eksikliklerin de, üç yıllık bütçe perspektifiyle giderileceğinin de altını çizdi. OVMÇ'deki faiz dışı fazlada sağlanacak ilave mali kaynağın, kalıcı yatırımlara yönlendirileceğini ifade eden Şimşek, buradaki ilave mali kaynağın bir kısmının istihdam reformuna, diğer kısmının da GAP'a harcanacağını söyledi.
Ekonomideki rekabeti güçlendirmek amacıyla, yapısal reformların yanı sıra, yeni teşvik sistemini de yıl sonuna kadar devreye sokacaklarını belirten Şimşek, ayrıca bankaların aracılık maliyetlerinin de aşağıya çekileceğini kaydetti.
Fiyat istikrarı:
Enflasyonla mücadele konusuna da değinen Şimşek, fiyat istikrarı konusunda, en az piyasalar kadar duyarlı olduğunu belirterek, Merkez Bankası'nın, düşük tek haneli enflasyonu tek başına gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını, bu konuda hükümetin de desteğinin önemli olduğunu vurguladı.
Türkiye'de rekabet ve verimlilik açısından ciddi bir tarım reformuna da ihtiyaç olduğunu anlatan Şimşek, tarım reformu ile tarım işletmelerinin büyütülerek daha etkin hale getirilmeleri gerektiğini kaydetti.
Türkiye'nin uzun dönemli çıpasının Avrupa Birliği olduğunu vurgulayan Şimşek, hiçbir çıpanın, hükümetin kararlılığının yerini alamayacağını da ifade etti.
Ekonomide yeni çıpanın borçların GSMH'ye oranı olacağını belirten Şimşek, orta vadede, borçların GSMH'ye oranının daha da düşeceğini vurguladı.
Türkiye ekonomisinde enflasyona odaklandıklarını vurgulayan Şimşek, ancak temel vizyonlarının rekabet gücünü artırmak olduğunu söyledi.
Küresel ekonomik kriz:
Dünya ekonomisindeki krizin ne zaman sona ereceği konusunda belirsizliğin olduğunu ifade eden Şimşek, bu kriz nedeniyle, dünya kredi hacminde, yüzde 17 düzeyinde bir daralmanın olduğunu kaydetti.
Şimşek, küresel enerji ve gıda krizi için "harcanabilir gelir üzerindeki vergi" tanımlamasında bulundu. Dünyadaki krizin Türkiye'ye yansımasının kredi kanalıyla olduğunu belirten Şimşek, bu krizin, Türk halkına en az yansıması konusunda gerekli tedbirleri aldıklarını da ifade etti.