Güncelleme Tarihi:
MOBİSAD'dan yapılan açıklamaya göre, Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin (EGD) gerçekleştirdiği çevrimiçi toplantıda mobil iletişim sektöründe dijitalleşme konusunda atılan milli adımlar masaya yatırıldı. EGD Başkanı Celal Toprak moderatörlüğünde, MOBİSAD Başkanı Mustafa Kemal Turnacı ve Mobil Servis Sağlayıcı İş Adamları Derneği (MOBİLSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin’in yer aldığı etkinlik yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.
MOBİSAD Başkanı Turnacı, "MOBİSAD olarak asli amacız mobil iletişim sektörünün ülkesine olan katkısını artırmaktır. Dolayısıyla tüm gündemlerimizi bu bakış açısı altında değerlendiriyoruz. Bugün mobil iletişim sektörünün birçok sektöre nazaran daha genç bir sektör olduğunu gözlemliyoruz. Fakat çok hızlı gelişen sektörde, biz sektör oyuncuları olarak öz eleştiride bulunmamız gerekirse, sektörün gelişimine ayak uydurmaya gayret gösterirken maalesef bazı kuralların oluşmasında öncelik edemediğimizi de görüyoruz. Günümüzde ise bu farkındalığı oluşturup iletişim sektörünün kurallarının doğru oluşturulması ve ülkeye katkısının artmasına yönelik farkındalık çalışmalarını hız kesmeden sürdürmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Mobil iletişim lüks değil
Konuşmasına mobil iletişim sektöründe dijitalleşmenin önemine vurgu yapan Turnacı, şu açıklamada bulundu:
"Tüm dünya olarak farklı bir dönemden geçiyoruz. Mobil iletişim sektörünün önemini fark ettiğimiz bir dönem yaşıyoruz. Biz sektör mensupları olarak her zaman ürünlerimizin dijitalleşmenin temelini oluşturduğunu ve bu temelde de ülkemize olan katkısının yadsınamaz olduğunu, ürünlerimizin vatandaşa kolay ulaşımını sağlayarak ülkemizin dijitalleşme yolculuğunda sektörümüze destek olunması gerektiğini her daim savunuyoruz. Gelişen teknolojilerde lokomotif olabilmemiz için bugün vagonda doğru yer almamız gerektiğini biliyoruz. Bu teknolojinin vatandaşlarımızdan başlayarak efektif kullanılmasının sağlanması gerektiğini savunuyoruz.
Bugün artık mobil iletişim araçlarının lüks tüketim aracı olarak görülmemesi gereken bir dönemdeyiz. Gıda ve barınma ihtiyacından sonra haberleşme ihtiyacının da zaruri bir ihtiyaç olduğu dönemin içerisindeyiz. Çok yakın bir zaman önce, İzmir’deki deprem felaketinde birçok insanın cep telefonları sayesinde kurtulduğuna hep birlikte şahit olduk. Haliyle yeri geldiğinde hayat kurtaran bir ürünün birçok noktada baskılamak veya farklı yönlerde değerlendirme bakış açısından sıyrılmamız gerektiğini düşünüyoruz. Bu ürünleri vatandaşlarımızla efektif olarak buluşturarak vatandaşlarımızın daha verimli nasıl kullanabileceğini tartışmamız gerektiğine inanıyoruz."
Kayıt dışılığın bertaraf edildiği takdirde sektörün ülke ekonomisine ciddi manada ekonomik katkısı olacağını belirten Turnacı, "Aynı zamanda da sektörel kuralları doğru belirleyebilir, kayıt dışılığı bertaraf edebilirsek sektörümüzü ülkemize ciddi manada ekonomik katkısının artacağını raporlarımızla ortaya koyuyoruz. Değerli EGD Ailesi’nin vesilesiyle sektörümüze daha doğru dikkat çekerek sorunlarımızın giderilmesi ve sektörümüzün ülkemize olan katkısını artırmaya yönelik her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu bir kez daha belirtmek istiyoruz." yorumunu yaptı.
"Milli yazılım hızlansın"
Etkinlikte konuşan MOBİLSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin ise "MOBİSAD hem ulusal düzeyde ileri bir yapılanma hem de derneğin kendi alanı itibari ile büyük işlere imza atıyor. MOBİLSİAD genel manada altında çok büyük bir dünya barındırıyor. İşin donanım kısmıyla alakalı olarak mobil dünyanın gerçek anlamda bütün donanımı bu mobil dünyayı kullanmamızı sağlan dev bir alanı temsil ediyor. MOBİLSİAD ise bunun yazılım tarafını temsil ediyor. Aramızdaki kardeşliği bu şekilde tanımlayabiliriz. Bu çerçevede derneğimizin üyeleri genel manada cep telefonlarında akıllı cihazlarda kullandığımız uygulamaları aplikasyonları ve bunun yanı sıra diğer mobil katma değere sahip servisleri üreten şirketler olarak karşımızdalar." ifadelerini kullandı.
Alanları ile ilgili çok önemli tartışmaların yaşandığın belirten Alkin, "Alanımızla ilgili çok önemli tartışmaların yaşandığını gözlemliyoruz. Bu konuda gözetleyici kapitalizm diye adlandırılan ve bu dönem sıkça tartışılan bir kavram var. Gözetleyici kapitalizm, uluslar üstü sosyal medya mecraları ve dijital platformlar üzerinden bu platformları uygulamaları kullanılırken paylaştığımız tüm şahsi verilerin belirli bir yöne doğru değerlendirilmesi anlamına geliyor. Trilyonlarca dolarlık bir katma değeri ilgilendiren bir tehdit unsuru içeriyor. Türkiye açısından siber güvenlik itibariyle her bir vatandaşın bilgilerinin gözetilmesi noktasında aslında ulusal veri saklama merkezleri ve milli yazılımlar, milli dijital platformlar ve milli sosyal medya mecraları ile ilgili gelişmelerin hız kazandığı bir dönemdeyiz." bilgisini verdi.
Türkiye açısından milli yazılımların geliştirilmesini hızlandırmanın ve milli dijital platformları geliştirmenin son derece önemli olduğunun altını çizen Alkin, şunları ifade etti:
"Yine Türkiye’nin milli veri saklama merkezlerini oluşturmak çok önemlidir. Bir yandan bu konuları takip ediyoruz. Bir yandan da alanımız olması itibariyle blok zincir sistemleriyle ilgili olarak TÜBİTAK, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve Ticaret Bakanlığı gibi birbirinden önemli kurumlar nezdinde yürütülen Türkiye için milli blok zincir yazılımları ve sistemleri için yürütülen süreçleri takip ediyoruz. Ayrıca Merkez Bankası’nın hızlandırmış olduğu milli dijital para ile ilgili çalışmaları da izliyoruz. MOBİLSİAD’ı temsilen birkaç sene öncesinden başlayarak TÜBİTAK bünyesinde yürütülen çalışmalara katıldık. KKVK bünyesinde Türkiye’deki her bir vatandaşımızın mobil dünyadaki kişisel verilerinin gözetilmesi ve dolayısıyla o hakların korunması konusunda hep aktif rol aldık. Bu noktada MOBİSAD Başkanı Turnacı’nın başkanlığında, yürütülen çalışmalar için önemli bir alt yapı olan Türkiye için milli geniş bant sistemi kurulmasına yönelik birtakım çalışmalar yaptık. Bu konuda önemli bir rapor da yayınladık."