Ekobi

’Şampuana servet ödemeyin’ dediler 40 milyon dolar ciroya dayandılar

İNŞAAT mühendisi Necati Akyazıcı ile kimya mühendisi Hasan Bulut’un iş bulamadıkları için 1981’de mecburen başladıkları ’kuaförlere şampuan imalatı’ yılda 40 bin ton üretim yapan bir fabrikaya dönüştü. Canan Kozmetik’in"şampuanınıza servet ödemeyin" sloganıyla son tüketici için ürettiği İpek markalı ürünlerle büyüyen ticaret bu yıl 40 milyon dolar ciroya dayandı.

MÜHENDİSLERİN çok revaçta olduğu dönemlerin sonunda mühendis olarak hayata atılan iki arkadaşın iş bulamadıkları için kurduğu Canan Kozmetik, yılda 40 bin ton üretim yapan dev bir işletmeye dönüştü. İnşaat mühendisi Necati Akyazıcı ile kimya mühendisi Hasan Bulut, bu yıl 40 milyon dolar ciro bekliyor. 1983’ten itibaren ’ucuz ama markalı şampuan’ üretimine de başlayan Canan Kozmetik’in İpek markalı ürünleri genellikle pazar lideri. 1998’den itibaren "Şampuanınıza servet ödemeyin" sloganıyla reklama da başlayan Canan Kozmetik, İran ve Irak’a 7 milyon dolarlık ürün satıyor.

DEMİREL GİBİ OLMAK İSTEDİM: Necati Akyazıcı, şöyle başlıyor anlatmaya: "Ben Of doğumluyum. Babam 1960’ta Sakarya Akyazı’ya sonra da 1965’te İstanbul’a Aksaray’a göç etti. Babamın Aksaray’da nalburiye dükkanı vardı. Ben de hem bu nedenle hem de babamın ’Bak, Süleyman Demirel de inşaat mühendisi 40 yaşında Başbakan oldu’ sözünden etkilenerek inşaat mühendisi olmayı kafaya koydum. Pertevniyal Lisesi’ni bitirdim ve sonra da inşaat mühendisi oldum. Ben askerdeyken de 12 Eylül ihtilali oldu. Askerden döndükten sonra da Türkiye’de gündem iyi değildi."

KAĞIDI YIRTTIM ATTIM: Askerlik sonrası bir süre daha iş aradığını anlatan Necati Akyazıcı, "Ataköy’de toplu konutlar yapılıyordu ve ’mülakatla mühendis alınacak’ dediler. Ben de ’madem mülakatla alacaklar kendimi iyi anlatır iyi bir konumda iş bulurum’ diye gittim. Ancak baktım ki mülakat falan lafta. Bir kağıt dağıtıyorlar ve ’buna özgeçmişinizi yazın şu kutuya atın’ diyorlar. Önce kağıdı aldım, yarısına kadar doldurdum. Sonra da yırttım. Arkadaşım Hasan Bulut da kimya mühendisi olarak iş arıyordu. Onunla ’ne yapalım, ne edelim’ diye düşünmeye başladık. Bir kuaför arkadaşımızın tavsiyesi ile kuaförlere dökme şampuan, saç kremi, üretme kararı aldık. 1981 Ocak’ta da işe başladık" diyor.

GEÇİNELİM YETER: Canan Kozmetik Yönetim Yurulu Başkanı Necati Akyazıcı, "Hedefimiz öyle büyük üretici ya da sanayi olmak falan değildi. Günlük para kazanalım, hiç değilse günü kurtaralım düşüncesindeydik. Basit mikserlerle üretim yapıyorduk. Isıtmayı basit ocaklarla yapıyorduk. Avantajımız; rakiplerimizin çok kötü üretimler yapıyor olmasıydı. Kaliteye, hijyene önem veren iki mühendis olarak kısa sürede tercih görmeye başladık. İş hacmimiz hızlı büyümeye başladı" diyor ve ilk yıllarda büyük ambalajlarla saç spreyi, saç kremi, şampuan yapıp, kuaförlere ürün satan distribütörlere verdiklerini söylüyor.

Taklit etmek yerine ucuz markalı şampuan yapalım

CANAN Kozmetik Yönetim Yurulu Başkanı Necati Akyacızı, 1983’te yine bir arkadaşın tavsiyesiyle son tüketiciye ekonomik bir şampuan üretme kararı aldıklarını belirtiyor. Akyazıcı şöyle konuşuyor: "Piyasada başka ekonomik şampuanlar vardı ama hepsi taklitti. Biz taklit üretmek yerine ’ucuz ama markalı olsun’ diye düşündük. 1983’te İpek markasını tescil ettirdik ve şamuan üretmeye başladık. Satışlar katlanarak büyüdü. 1998’e kadar hem iç piyasada hem de Laleli ve Karaköy’de bavul ticaretinde büyük satışlara ulaştık. Rusya, Ukrayna, Romanya’dan gelen talep nedeniyle iç pazarı bir süre ihmal de ettik. Yabancılar paketle doları masamıza koyup, ’akşam gemi kalkacak, şampuan getir’ diyordu. 1998’deki krizden sonra tekrar iç piyasaya yöneldik ve İpek için reklam yapmaya başladık."

Sayemizde tüketici 100 milyon dolar kazandı

NECATİ Akyazıcı, 1998 Rusya krizinden sonra iç pazara tekrar odaklandıklarını söylüyor ve şöyle devam ediyor: "1999’da ilk kez TV reklamıyla iç pazara seslendik. Sloganımız da ’Şampuanınıza servet ödemeyin’ oldu ve tüketici çok beğendi. 1995’te İpek ile diğer marka şampuanlar arasındaki fiyat farkı bire on düzeyindeydi. Onların ürünü 200 gram bizimki 750 gramdı. Şimdi bizim boyda satıyorlar ve fiyat farkı 2 katına kadar inmiş oldu. Bizden sonra da ucuz marka şampuan üretimine başlayanlar oldu ve bu rekabetle Türk tüketicisi şampuana yılda 100 milyon dolar daha az öder hale geldi. Bu pazar 300 milyon dolar olması gerekirken şu anda 200-220 milyon dolar seviyesinde. Zincir marketlere ve bazı global markalara fason üretim yapıyoruz. Bu sene 40 milyon dolar ciromuz olacak. Yaklaşık 11 milyon doları 12 ülkeye ihracattan geliyor. Irak ve İran en büyük dış pazarımız. Lübnan, Ürdün, Suudi Arabistan, Azerbaycan, Balkan ülkeleri ve az miktarda da Almanya’ya ihracat yapıyoruz. 2007 hedefimiz 15 milyon dolar ihracat. Canan Kozmetik’te 225 kişi çalışıyor. Ambalaj şirketimizde de 25 çalışanımız var. Kıraç’taki tesisimizin yıllık kapasitesi 40 bin ton. Otomasyon ile 60 bin tona kadar çıkarabiliriz."

Çocuklara ve yaşlılara selenyumlu yumurta

YUMURTADA hologramlı dönemi başlatan Eggy Yumurta, selenyum ilaveli yeni bir ürün çıkardı. Vücudun günlük ihtiyacını karşılayacak ölçüde organik selenyum içeren yumurtalar için tavuklara, uzmanlarca hazırlanan selenyumla zenginleştirilmiş özel yemler yediriliyor. Selenyum ilaveli Eggy ’düşük riski’ taşıyan anne adaylarına, gelişme çağındaki çocuklara, yaşlanmaya bağlı rahatsızlıkları olanlara tavsiye ediliyor. Hormon, antibiyotik gibi insan sağlığına zararlı herhangi bir madde kullanılmadan doğal koşullarda, mısır, arpa, buğday, soya, ay çekirdeği gibi doğal yem ile beslenen tavukların ürettiği Eggy Yumurta 65-70 gramlık standart ağırlıkta ve beyaz renkte piyasaya sunuluyor.

MÜSİAD, İslam Davos’u yapacak

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) iki yılda bir düzenlediği MÜSİAD Uluslararası Fuarı ve Uluslararası İş Forumu Kongresi bu hafta gündemi belirleyecek. Fuar ve Kongre için 55 ülkeden 1500 civarında konuk geldi. Fuara farklı sektörlerden 85’i yabancı 435 firma katılıyor. MÜSİAD Başkanı Ömer Bolat, bu yılki etkinlikler ve fuar sırasındaki tanışmalarla 2 milyar dolarlık iş hacmi hedeflediklerini söylüyor. Bolat özellikle İslam ülkeleri arasında ’İpek Yolu’nu canlandırma misyonunu üstlendiklerini anlatıyor ve "Hedefimiz bu buluşmayla, Anadolu Kaplanları’nın daha fazla ihracat yaparak ülkeye daha büyük katma değerler sunmaları" diyor. Kongre 22 Kasım’da Cevahir Kongre Merkezi’nde, Fuar ise 23 Kasım’da CNR Expo Center’da başlayacak. Açılışlara 5 bakanın katılması bekleniyor. Kongrede "Küresel Pazarlar İçin Yatırım Ortaklıkları" tartışılacak. Ömer Bolat bu toplantının "İslam dünyasının Davos’u" olması için çalıştıklarını söylüyor. Kongre’ye Pakistan ve Suriye’den başbakan düzeyinde katılım bekleniyor. İslam Kalkınma Bankası Başkanı Muhammet Ali, İslam Ticaret ve Sanayi Odaları Başkanı Şeyh Salih Kamil, İKÖ Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu, Mısır Sanayi ve Ticaret Bakanı Muhammet Raşid, Cezayir Devlet Bakanı Ebucerrah Sultani, Fas Dış Ticaret Bakanı Mustafa Meşhuri, KKTC Ekonomi ve Turizm Bakanı Enver Öztürk, BAE Abu Dabi Elektrik ve Su Bakanı Şeyh Diab Bin Zayed Al Nahyan, Filistin Ekonomi Bakanı Alaaddin El-Araç bu kongrede konuşma yapacaklar. MÜSİAD’ın gelenekselleşen bu etkinliklerine bu yıl en fazla ilgiyi ’partner ülke sıfatıyla’ Suriyeliler gösteriyor. 220 Suriyeli işadamı, Başbakan Naci Otri başkanlığında İstanbul’da olacak.