Güncelleme Tarihi:
Alman hükümetinin, AB’de araçların egzoz gazlarına sınırlama getiren sıkı düzenlemeyi engellediği dönemde BMW’nin büyük hissedarı Quandt ailesinin Merkel’in başkanlığını yaptığı Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’ne yaptığı 690 bin Euro’luk bağış, Almanya’da sermaye siyaset ilişkisine yönelik tartışma başlattı. CDU ve Quandt ailesi ise suçlamaları reddetti.
ALMANYA’da BMW’nin büyük hissedarı Quandt ailesinin Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi’ne (CDU) yaptığı 690 bin Euro’luk bağış, lobiciliğin siyaseti satın alıp almadığı tartışmasını gündeme getirdi. Almanya’da bağışın miktarından çok zamanlaması tartışmaya neden oldu. Bağış, Alman hükümetinin, AB’de araçların egzoz gazlarına sınırlama getiren sıkı düzenlemeyi engellediği dönemde yapıldı. AB’nin 2020 yılına kadar karbonmonoksit emisyon hacmini 95 grama çekmeyi öngören düzenlemesi en çok BMW, Porsche, Mercedes ve VW gibi Alman otomobillerini etkiliyordu. Muhalefet partileri ve yolsuzlukla mücadele dernekleri bağışa tepki gösterirken, CDU ve Quandt ailesi, suçlamaları reddetti.
POLİTİKAYI SATIN ALDILAR
CDU’ya yönelik yapılan bağışa en sert tepki Sol Parti ve Yeşiller’den geldi. Yeşillerli Jürgen Trittin twitter hesabından ağır suçlamada bulundu. Trittin, “BMW’den Quandt ve Klatten aileleri, 9 Ekim 2013’te 690 bin Euro’ya Merkel’in iklim politikasını satın almıştır” dedi. Sol Parti Meclis Grup Başkan Yardımcısı Klaus Ernst de bağışı, “Satılmış siyasetin en çarpıcı olayı” olarak değerledirdi. Seçimlerden iki hafta sonra gerçekleşen bağışa bir tepki de SPD’den geldi. SPD Mali İşler uzmanı Joachim Poss ise “Bu yapılan bağış miktarı, sayın Merkel’in ve CDU’nun neden varlık vergisine karşı olduğunu gösteriyor” dedi.
TEŞEKKÜR BAĞIŞI GİBİ
Yolsuzluk mücadele derneği Transparency Almanya şubesi ve Lobi Kontrol kurumu da bağışı eleştirdi. Transparency Almanya Yöneticisi Edda Müller, “Bu olay, Almanya’daki politik kültürün en çarpıcı örneği. Hükümetin, ekonomi çıkar çevrelerinin bir uzantısı bir kolu gibi olduğu kanısı ortaya çıkmıştır” dedi. Lobi Kontrol Temsilcisi Christina Deckwirth de, bağışın seçimlerden hemen kısa bir süre sonra yapılmasının şüphe uyandırdığını kaydetti. Deckwirth, partiye bağışın 50 bin Euro’yla sınırlandırılmasını istedi. Siyaset uzmanı hukukçu Martin Morlok bağışı, “Şirketler bağışta bulunmaz, onlar yatırım yapar” şeklinde değerlendirdi. Hukukçu Hans Herbert von Arnim de, “Kesin bir delil olmasa da bu bir ‘teşekkür’ bağışına benziyor” dedi.
CDU: Her zaman bağış yaparlar
CDU ve Quandt aileleri ise suçlamaları reddetti. Quandt Ailesi Sözcüsü Spiegel Online yaptığı açıklamada, “Ortaya atılan iddialar ile yapılan bağış arasında bir bağlantı yok” dedi. Sözcü, bağışın sadece alınan bir kararla değerlendirilmesinin tek taraflı bir bakış açısı olduğunu söyledi. Sözcü, Quandt ailesinin sadece oto branşında değil, başka alanlarda da yatırımları bulunduğunu kaydetti. CDU da, bağışla ilgili iddialara tepki gösterdi. CDU, Quandt ailesinin daha önce de bağışlarda bulunduğunu hatırlatırken, açıklamada “Aile, uzun yıllardır CDU’ya özel bağışlarda bulunmaktadır ve bu bağışlar CDU’nun hükümette olup olmadığından bağımsız gerçekleşmektedir” denildi.
Partilere bağış yok ALMANYA’da partilere yapılacak bağışı Alman Anayasası’nın 25. maddesi düzenliyor. Buna göre, “Belirli bir ekonomik ya da siyasi çıkar beklentisiyle partilere bağış yapılamaz” ibaresi yer alıyor. Yasada, ayrıca kamu kurumları ile siyasi vakıfların da bağışlarda bulunamayacağı belirtiliyor.