Güncelleme Tarihi:
Son dönemde hem AVM’lerde hem de caddelerde çok sayıda suşi restoranı açılıyor. Bazı restoranlar mönülerindeki Suşi çeşitlerini artırırken oteller de artık suşi şefleri istihdam etmeye başladı. Türk halkının yabancı kültürlere olan ilgisinin bu artışta en büyük neden olduğunu söyleyen Türkiye Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe, Hürriyet’e yaptığı değerlendirmede, “Artan maliyetlerle birlikte suşiler mönülerde daha fazla yer almaya başladı. Ayrıca suşi şefleri Türk şeflere göre daha az maliyetli oluyor. Türkiye’de suşi restoranlarının açılması, yabancı suşi ustalarının çalışma izni probleminin ortadan kalkması da talep artışına hızlı cevap verilmesinde etkili oldu” dedi.
ALGIYI YÜKSELTİYOR
Mönülerine suşi ekleyen restoranların müşterinin gözündeki itibarı da değiştirdiğine değinen Boztepe, “Suşinin satıldığı restoranların diğer restoranlara göre algısı daha yüksek oluyor. Suşi ticari avantajının yanında algıyı da değiştirmiş oluyor. Suşi ve Japon mutfağına olan ilgi sadece Türkiye’de değil, dünyada da büyüyor. İlgi öyle bir arttı ki Japonya, Japon şeflerini ihraç etmeye başladı. Çok sıkı eğitimden geçen Japon şefler dünyanın her noktasında çalışmaya gidiyor. Böyle bir mutfak kültürüne sahip olarak bizim de aynı modeli uygulayıp, dünyaya hem mutfağımızı hem de şeflerimizi ihraç etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
LÜKSÜN SEMBOLÜYDÜ
Uzun süredir suşinin vatandaşlar tarafından pahalı ve ulaşılamaz bir yemek olarak göründüğüne dikkat çeken W İstanbul Genel Müdürü Ahmet Arslan da bu algının artık tersine döndüğünün altını çiziyor. “Aksine daha ulaşılabilir bir ürün oldu” diyen Arslan, “Eskisiyle kıyasladığımızda mönüdeki diğer ürünlere göre daha ucuz olduğunun anlaşılmasıyla birlikte suşiye talep hızla arttı. Lüks restoranlar başlangıç olarak suşi veriyor. AVM’lerde suşi restoranları açılıyor. Farklı markalar ülkeye giriş yapıyor. Biz de bu artan ilgiyi net bir şekilde görüyoruz. Otellerin restoranlarında 2-3 saatliğine verilen bir ürünken, artık 8 saat boyunca bu ürünü müşterilerimize sunuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
‘60 MİLYON TURİSTE SADECE KEBAP OLMAZ’
Bazı suşi ürünlerinin fiyat olarak kırmızı ete göre avantajlı olduğunu ve bu yüzden vatandaşlar tarafından tercih edilmesinde fiyatın önemli bir etken yarattığına değinen Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl ise Hürriyet’e şunları söyledi: “Ancak tek etken fiyat değil. Zaten bazı suşi türleri gerçekten pahalı. Bu ürünler aynı zamanda çok lezzetli. Başta Çin olmak üzere Uzakdoğu ülkelerinin kültürel olarak dünyada yükselmesi bizim mutfağımızda da kendini gösteriyor. Çok sayıda suşi restoranı açılıyor. Bizim kebapçının yakınlarına da açıldı. Ben çocuklarımı da alıp gidiyorum. Ben de çocuklarım da çok seviyoruz. Tüketim alışkanlıkları artık değişiyor. Bunu iyi takip etmemiz lazım. Turizm için önemli bir durum var. 60 milyon turiste sadece kebap veremeyiz. Bu ürünleri de en iyi şekilde biz yapmalıyız.”
ESNAF TAVUK VE SEBZEYE DÖNDÜ
Kırmızı et tüketimine de değinen TÜRES Başkanı Ramazan Bingöl, “Kırmızı et fiyatlarında çok ciddi bir artış var. Böyle olunca tüketim zorlaşıyor. Orta ve düşük segmentteki restoran ve benzer işletmelerde mönülere daha çok tavuk ve sebze ürünleri girmeye başladı. Özellikle esnaf lokantası benzeri yerlerde böyle. Oralarda artık kırmızı et tüketimi zorlaştı. Bu alım gücüyle de alakalı. Lüks segment restoranlarda bir düşüş yok. Özellikle Arap turistlerin gelmesiyle birlikte buralarda hareket daha da katlanacak” diye konuştu.