Dünyaya gemilerle açıldı, 109’uncu yılında Avrupa’ya Türkiye’den girdi
Güncelleme Tarihi:
Demet CENGİZ BİLGİN
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 2009 00:00
Ününü transatlantik gemilerde açtığı küçük butiklerle kazanan, Winston Chirchill’den Elizabeth Taylor’a seçkin müşterileri olmuş İngiliz giyim markası Austin Reed, Avrupa’ya önce Türkiye ile açılıyor. 109 yıllık Austin Reed, Türkiye ve Irak, İran, Ukrayna, Gürcistan gibi çevre ülkelerin üretim ve satış hakkını Bilsar’a verdi. Bilsar, koleksiyonları da hazırlayacak, mağaza da açacak.
AUSTIN Reed, Londra yakınlarında bir kasabada yaşıyor. Bir dükkanda çalışarak hayatını kazanırken 20 yaşında kendi işini kurmak istiyor. Hiçbir birikimi olmayan genç girişimci zorla ikna ettiği ailesinden borç alarak gömlek işine giriyor. Yaptığı işler o kadar başarılı oluyor ki kısa sürede İngiliz aristokratların ilgisini çekiyor. İngilizlerin hobileri avcılık ve balıkçılıktan ilham alarak 109 yıl önce yarattığı markasını, İngiltere’den ABD’ye giden gemilerdeki küçük butiklerde satmaya başlıyor. 1920’lerde bu küçük butikler sayesinde ABD ve Uzakdoğu’da bilinirlik kazanıyor. Markanın müşterileri arasında İngiliz aristokratların yanı sıra, Yugoslavya Kralı Peter, Danimarka Prensi Alex de bulunuyor. İngiltere ve deniz aşırı ülkelerdeki başarısına rağmen Avrupa’dan uzak duran marka, Türk Bilsar ile yaptığı anlaşma ile Avrupa’ya da adım attığına inanıyor. Bilsar 2010 yılında İstanbul’da iki mağaza birden açmaya hazırlanıyor. Londra Regent Street’in miraslarından kabul edilen markanın 100 yıl önce ilk mağazasını açtığı binada, Austin Reed Group CEO’su Nick Hollingworth sorularımızı yanıtladı.
Türkiye, Avrupa’da ilk
Çok fazla yaygın değilsiniz aslında. Kaç ülkede mağazanız var?
- İngiltere dışında Hindistan, Malezya, Japonya, Endonezya, Tayland, Güney Kore, ABD, Kolombiya, Brezilya ve Ortadoğu’da 10 kadar ülkede mağazalarımız var. Yakında Dubai’de mağaza açıyoruz. En büyük pazarlarımız İngiltere, Japonya ve ABD şeklinde sıralanıyor.
Türkiye için beklentileriniz neler?
- Türkiye’de çok iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum. Türkiye Avrupa’da girdiğimiz ilk ülke. Bir öngörümüz yok. Bekleyip, Bilsar’ın neler yaptığını göreceğiz. Önemli olan yapıyı doğru kurmak.
Türkiye’nin yeri kritik
Neden Avrupa açılımına İtalya, Fransa, Almanya’dan değil de Türkiye’den başlıyorsunuz?
- Türkiye coğrafi olarak çok kritik bir yerde. Muazzam bir potansiyeli var ve harika fırsatlar sunuyor. Genç ve büyük nüfus, büyüyen pazar bizi çekti. Avrupa’nın fazla gelişmiş pazarlarından daha cazip göründü. Genellikle markalar çıktıkları noktadan etrafa yayılır ve en son en uzağa gider. Biz İngiltere’den çıkıp en uzaklara gitmişiz. Şimdi o en uzaklardan kendimize doğru dönüyoruz. Türkiye’den de İngiltere’ye doğru Avrupa’da bir yayılma olacak. Türkiye’nin yanında İran, Irak, Ukrayna gibi çevre ülkelerdeki yapılanmayı da Bilsar gerçekleştirecek.
Bilsar dünyada biliniyor
Bilsar’la ortaklık yaptınız. Türkiye’ye tek başınıza gelmeyi düşünmediniz mi? Çevre ülkelerdeki planlar nedir?
- Yeni pazarda çok yatırım yapmak gerekiyor ve yerel bir ortak neler yapılması gerektiğini çok daha iyi bilir. Pazarı, beklentileri onlar sayesinde çok daha çabuk ve doğru öğrenmek varken neden tek başımıza girelim? Bilsar dünya perakende piyasasında bilinen, üretimiyle göz dolduran bir firma. Köklü bir üretim geleneği var. Üretimi, marka yönetimini biliyorlar. Pek çok kişi onları önerdi, övdü. Çevre ülkeleri de eminim bizden daha iyi biliyorlar.
Koleksiyon da yapacak
Türkiye’de üretimi artırma planınız var mı?
- Üretim Kuzey Afrika, Türkiye ve Doğu Avrupa ile Çin’de gerçekleşiyor. Türkiye’de ağırlıklı olarak penye ve denim üretiliyor. Türkiye’de üretimimiz giderek artacak. Türkiye bize çok yakın. Kalite iyi ve kısa sürede teslimat yapılıyor. Uzakdoğu ucuz ama çok uzak. Üretimin çok azı İngiltere’de.
Churchill, Elizabeth Taylor ve Beatles gemiden müşterisi
Dünyaya açılmanızın öyküsü de çok enteresan. ABD-İngiltere arasında gidip gelen transatlantik gemilerde küçük butikler açtınız ve iki kıta arasında tanındınız.
- ABD’ye açılmamız 1920’lerde gerçekleşti. Transatlantik gemilerdeki butikler sayesinde uluslararası bilinirlik kazandık. Elizabeth Taylor, Winston Churchill, Dean Martin, Beatles gibi pek çok kişi bu gemilerde alışveriş yaptı. Kraliyet ailelerinden de önemli müşterilerimiz oldu. Asya ve Japonya’ya da gemilerden açıldık. 1930’larda uluslararası olmuştuk.
Daha derini olamaz krizin dibindeyiz yavaşça çıkacağız
Krizi nasıl hissediyor-sunuz? Ne zaman atlatacağız sizce?
- Japonya aslında uzun zamandır krizde. Bu global krizden de önce başlamıştı. Zaten zor bir pazardır. ABD ise çok zor zamanlardan geçiyor. En büyük gerilemeyi yaşıyor, her açıdan? İngiltere bir finans merkezi olduğu için krizi çok fena hissetti. Bence şu anda dipteyiz. Bundan daha dibi olamaz. Çok yavaşça ve dikkatle yüzeye doğru çıkıyoruz. Ancak asla hızlı olmayacak. Aslında insanlar hâlâ harcıyor ama çok dikkatli harcıyor. Zor zaman ama hiçbir şey imkansız değil.
Tasarım yapacak
Koleksiyonlar konusunda Bilsar’ın esnekliği olacak mı?
- Koleksiyonları Türkiye’de kendilerine göre şekillendire-bilecekler. Yerel talep ve ihtiyaçlara göre koleksiyonları oluşturacaklar. Bizim DNA’mızı taşıyacak bir çerçeve olacak. İçini diledikleri gibi dolduracaklar. Türkiye ve çevre ülkelere de kendileri üretim yapacak.
225 yıllık Viyella’yı aldı ciroyu yüzde 30 artıracak
Cironuz nedir?
- Bütün grubun cirosu 2008 yılında 115 milyon sterlindi.
2009 yılı için beklentiniz?
- 150 milyon sterline çıkacak.
Ekonomik kriz ortamında çok ciddi bir artış. Buna şubat ayında satın aldığınız Viyella markasının cirosu da dahil mi?
- Evet Viyella markası dahil edildiğinde bu büyüklüğe ulaşacağız.
1784’te kurulmuş kadın giyim markası Viyella’yı kaça satın aldınız?
- Açıklamıyoruz. İyi bir fiyata satın aldık. Viyella harika bir marka. Ona değerini veren bize değer katan bir fiyata satın aldık.
Özel dikimin cirodaki payı yüzde 10 civarında
Kişiye özel dikimin cironuzdaki payı nedir?
- Tüm ciro içindeki payından çok emin değilim ama Regent Street’teki bu mağazada satışların yüzde 10’u kişiye özel dikimden geliyor. Üç jenerasyona burada hizmet veriyoruz.
Ciro hedefi 20 milyon dolar
BİLSAR Yönetim Kurulu Başkanı Selman Bilal, Türkiye ve çevre ülkeler için güçlü bir marka arayışına girdiklerini belirterek “Hem kadın hem erkek koleksiyonu olan bir marka istiyorduk. Üretim lisansını almak önemliydi. Pek çok İtalyan marka ithalat ağırlıklı bizimle çalışmak istiyordu. İstemedik” dedi. Bilal şöyle konuştu: “İlk bir kaç yıl sadece Türkiye’de 10-20 milyon dolar ciro bekliyoruz. Şimdiden seçkin bayilerimize ürünleri vermeye başladık. Çevre ülkelerle ciro bir kaç katına çıkar” dedi.
Fransız bakan iki takım aldı
İNGİLTERE ’de geçtiğimiz haftalarda yapılan G-20 zirvesinde Fransa Maliye Bakanı Christine Lagerde, 2 tane Austin Reed takım elbise aldıktan sonra “İngiltere ekonomisi için üzerime düşeni yaptım. İki takım elbise alarak ekonomiye gerekli itici gücü verdim” demişti. Fransız bakanın esprisi İngiliz basınında geniş yer bulmuştu.
Türkiye, Avrupa’da ilk
Çok fazla yaygın değilsiniz aslında. Kaç ülkede mağazanız var?
- İngiltere dışında Hindistan, Malezya, Japonya, Endonezya, Tayland, Güney Kore, ABD, Kolombiya, Brezilya ve Ortadoğu’da 10 kadar ülkede mağazalarımız var. Yakında Dubai’de mağaza açıyoruz. En büyük pazarlarımız İngiltere, Japonya ve ABD şeklinde sıralanıyor.
Türkiye için beklentileriniz neler?
- Türkiye’de çok iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum. Türkiye Avrupa’da girdiğimiz ilk ülke. Bir öngörümüz yok. Bekleyip, Bilsar’ın neler yaptığını göreceğiz. Önemli olan yapıyı doğru kurmak.
Türkiye’nin yeri kritik
Neden Avrupa açılımına İtalya, Fransa, Almanya’dan değil de Türkiye’den başlıyorsunuz?
- Türkiye coğrafi olarak çok kritik bir yerde. Muazzam bir potansiyeli var ve harika fırsatlar sunuyor. Genç ve büyük nüfus, büyüyen pazar bizi çekti. Avrupa’nın fazla gelişmiş pazarlarından daha cazip göründü. Genellikle markalar çıktıkları noktadan etrafa yayılır ve en son en uzağa gider. Biz İngiltere’den çıkıp en uzaklara gitmişiz. Şimdi o en uzaklardan kendimize doğru dönüyoruz. Türkiye’den de İngiltere’ye doğru Avrupa’da bir yayılma olacak. Türkiye’nin yanında İran, Irak, Ukrayna gibi çevre ülkelerdeki yapılanmayı da Bilsar gerçekleştirecek.
Bilsar dünyada biliniyor
Bilsar’la ortaklık yaptınız. Türkiye’ye tek başınıza gelmeyi düşünmediniz mi? Çevre ülkelerdeki planlar nedir?
- Yeni pazarda çok yatırım yapmak gerekiyor ve yerel bir ortak neler yapılması gerektiğini çok daha iyi bilir. Pazarı, beklentileri onlar sayesinde çok daha çabuk ve doğru öğrenmek varken neden tek başımıza girelim? Bilsar dünya perakende piyasasında bilinen, üretimiyle göz dolduran bir firma. Köklü bir üretim geleneği var. Üretimi, marka yönetimini biliyorlar. Pek çok kişi onları önerdi, övdü. Çevre ülkeleri de eminim bizden daha iyi biliyorlar.
Koleksiyon da yapacak
Türkiye’de üretimi artırma planınız var mı?
- Üretim Kuzey Afrika, Türkiye ve Doğu Avrupa ile Çin’de gerçekleşiyor. Türkiye’de ağırlıklı olarak penye ve denim üretiliyor. Türkiye’de üretimimiz giderek artacak. Türkiye bize çok yakın. Kalite iyi ve kısa sürede teslimat yapılıyor. Uzakdoğu ucuz ama çok uzak. Üretimin çok azı İngiltere’de.
Churchill, Elizabeth Taylor ve Beatles gemiden müşterisi
Dünyaya açılmanızın öyküsü de çok enteresan. ABD-İngiltere arasında gidip gelen transatlantik gemilerde küçük butikler açtınız ve iki kıta arasında tanındınız.
- ABD’ye açılmamız 1920’lerde gerçekleşti. Transatlantik gemilerdeki butikler sayesinde uluslararası bilinirlik kazandık. Elizabeth Taylor, Winston Churchill, Dean Martin, Beatles gibi pek çok kişi bu gemilerde alışveriş yaptı. Kraliyet ailelerinden de önemli müşterilerimiz oldu. Asya ve Japonya’ya da gemilerden açıldık. 1930’larda uluslararası olmuştuk.
Daha derini olamaz krizin dibindeyiz yavaşça çıkacağız
Krizi nasıl hissediyor-sunuz? Ne zaman atlatacağız sizce?
- Japonya aslında uzun zamandır krizde. Bu global krizden de önce başlamıştı. Zaten zor bir pazardır. ABD ise çok zor zamanlardan geçiyor. En büyük gerilemeyi yaşıyor, her açıdan? İngiltere bir finans merkezi olduğu için krizi çok fena hissetti. Bence şu anda dipteyiz. Bundan daha dibi olamaz. Çok yavaşça ve dikkatle yüzeye doğru çıkıyoruz. Ancak asla hızlı olmayacak. Aslında insanlar hâlâ harcıyor ama çok dikkatli harcıyor. Zor zaman ama hiçbir şey imkansız değil.
Tasarım yapacak
Koleksiyonlar konusunda Bilsar’ın esnekliği olacak mı?
- Koleksiyonları Türkiye’de kendilerine göre şekillendire-bilecekler. Yerel talep ve ihtiyaçlara göre koleksiyonları oluşturacaklar. Bizim DNA’mızı taşıyacak bir çerçeve olacak. İçini diledikleri gibi dolduracaklar. Türkiye ve çevre ülkelere de kendileri üretim yapacak.
225 yıllık Viyella’yı aldı ciroyu yüzde 30 artıracak
Cironuz nedir?
- Bütün grubun cirosu 2008 yılında 115 milyon sterlindi.
2009 yılı için beklentiniz?
- 150 milyon sterline çıkacak.
Ekonomik kriz ortamında çok ciddi bir artış. Buna şubat ayında satın aldığınız Viyella markasının cirosu da dahil mi?
- Evet Viyella markası dahil edildiğinde bu büyüklüğe ulaşacağız.
1784’te kurulmuş kadın giyim markası Viyella’yı kaça satın aldınız?
- Açıklamıyoruz. İyi bir fiyata satın aldık. Viyella harika bir marka. Ona değerini veren bize değer katan bir fiyata satın aldık.
Özel dikimin cirodaki payı yüzde 10 civarında
Kişiye özel dikimin cironuzdaki payı nedir?
- Tüm ciro içindeki payından çok emin değilim ama Regent Street’teki bu mağazada satışların yüzde 10’u kişiye özel dikimden geliyor. Üç jenerasyona burada hizmet veriyoruz.
Ciro hedefi 20 milyon dolar
BİLSAR Yönetim Kurulu Başkanı Selman Bilal, Türkiye ve çevre ülkeler için güçlü bir marka arayışına girdiklerini belirterek “Hem kadın hem erkek koleksiyonu olan bir marka istiyorduk. Üretim lisansını almak önemliydi. Pek çok İtalyan marka ithalat ağırlıklı bizimle çalışmak istiyordu. İstemedik” dedi. Bilal şöyle konuştu: “İlk bir kaç yıl sadece Türkiye’de 10-20 milyon dolar ciro bekliyoruz. Şimdiden seçkin bayilerimize ürünleri vermeye başladık. Çevre ülkelerle ciro bir kaç katına çıkar” dedi.
Fransız bakan iki takım aldı
İNGİLTERE ’de geçtiğimiz haftalarda yapılan G-20 zirvesinde Fransa Maliye Bakanı Christine Lagerde, 2 tane Austin Reed takım elbise aldıktan sonra “İngiltere ekonomisi için üzerime düşeni yaptım. İki takım elbise alarak ekonomiye gerekli itici gücü verdim” demişti. Fransız bakanın esprisi İngiliz basınında geniş yer bulmuştu.