Dünya nereye biz nereye…

Almanya’nın güneş enerjisinde elde ettiği son veriler ise yenilenebilir enerji alanında heyecan yarattı. Temmuz ayında Almanya’da bir ilk yaşanarak güneşten üretilen elektrik, nükleeri solladı. Alman The Energiewende Blog’da yer alan Craig Morris imzalı haberde, bu gelişmeye yönelik “Temmuzun son günlerine kadar rakamlar başa baş gidiyordu, ancak ön rakamlara göre Almanya’nın güneş panellerinden ürettiği enerji, nükleer santrallerden ürettiğini kıl payıyla geçti” deniliyor. Güneşten elde edilen enerjinin, nükleer enerjiye kıyasla daha fazla olmasının sebepleri, temmuz ayının oldukça güneşli geçmesinin yanı sıra, ülkedeki Grafenrheinheld Nükleer Enerji Santrali’nin kapatılması ve Grundremmingen-C, Isar II ve Philippsburg-2 santrallerinin yıllık bakıma girmesi olarak gösteriliyor.

GÜNEŞE HIZLI GEÇİŞ

Temmuzda bol güneşle birlikte havanın rüzgârlı olması her iki alanda da elektrik üretiminin artmasına yol açtı. Alman Fraunhofer Enstitüsü’nün verilerine göre, ülkedeki rüzgar ve güneş enerjisi santralleri temmuzda toplamda 11.7 teravatsaat (TWh) elektrik üretti. 25 Temmuz’da Almanya bir rekor kırarak, enerji ihtiyacının yüzde 78’ini yenilenebilir kaynaklardan karşıladı. Yıllar içindeki gelişime bakıldığında ise yenilenebilir enerji 2000’de Almanya enerji tüketiminin yalnızca yüzde 6.2’sini karşılarken, bu oran geçtiğimiz yıl yüzde 30’a kadar yükselmişti. Almanya’nın Energiewende (Enerji geçişi) olarak bilinen yenilenebilir enerjiye geçiş programı, 2022’ye kadar nükleer santrallerin kademeli olarak kapatılmasını öngörüyor. Almanya’da toplam 1.5 milyon fotovoltaik solar tesisi bulunuyor. Almanya yenilenebilir enerjinin elektrik üretimindeki payını arttırmak çizdiği yolda emin adımlarla ilerlerken, 2025’te yenilenebilirin payının yüzde 40-45, 2050’de de yüzde 80 olması hedefleniyor. Almanya’nın en büyük elektrik şirketi E.ON ise geçtiğimiz yıl kömür, gaz ve nükleer enerjiden çıkacağını, buradaki payını yenilenebilir enerjiye aktaracağını açıklamıştı.

TÜRKİYE BİNDE DÖRDÜ

Solarbaba Platformu’nun kurucusu olan Ateş Uğurel, Türkiye’nin güneş elektriği kurulu gücünün toplam 162 MW olduğuna işaret ederek, “Türkiye’nin güneşteki kapasitesi bugün Almanya’nın binde dördü. Türkiye’de bürokratik engeller çok fazla. Güneş enerjisinde süreç halen kaplumbağa hızıyla ilerliyor. Güneşe yatırım için iki farklı imkan var: Lisanslı ve lisanssız. Lisanslı olarak sektöre girmek isteyenler için bakanlık MW bazında kapasite belirliyor ve farklı bölgelerde farklı trafo merkezleri nezdinde yarışma yapıyor. İlk 600MW’’lık yarışma bitmesine rağmen, lisanslı güneş santrali pazarı hala oluşmadı. Diğer yandan dünyaki tüm ülkelerde güneş enerjisi devrimi evlerde ve çatılarda başlamış. Türkiye’de ise çatılarda kurulabilecek 50 kW’a kadar olan küçük GES’lerle ilgili yönetmeliği sektör 8 aydır bekliyor. Çatısına iki üç panel kuracakla, araziye 1 MW santral kuracak bugün aynı mevzuata tabii. Küçük kurulumlar yapılamıyor” diyor.