Dünya mermer rezervinin yüzde 40’ı Türkiye’de
Güncelleme Tarihi:
ADANA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 22, 2006 11:52
Adana Mermerciler Odası Başkanı Levent Yazlamaz, dünya mermer rezervinin yüzde 40’ına sahip olan Türkiye’nin bunun kıymetini bilmediğini savunarak, “Türkiye büyük bir servetin üzerinde oturuyor ama kıymetini bilmiyor. Sadece 200 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz” dedi.
Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlü’nce yapılan çalışmalarda bu rezervin 5.1 milyar metreküp (14 milyar ton) olarak belirlendiğini belirten Levent Yazlamaz, Türkiye’nin sahip olduğu servetin farkında olmadığını kaydetti. Görünür mermer rezervinin yaklaşık 1.5 milyar ton civarında olduğunu anlatan Yazlamaz, “Bu bile dünyanın mermer ihtiyacını 80 yıl karşılayacak düzeyde. Ülkemizde 80’in üzerinde değişik yapıda, 120’nin üzerinde değişik renk ve desende mermer rezervi belirlenmiştir. Sektörde yaklaşık bine yakın ocak, bin 500’ü aşkın fabrika ve 7 bin civarında atölye faaliyet göstermektedir. Yaklaşık 100 bin insan bu sektörden ekmek yemektedir. Bu kadar büyük bir sektör olan mermerin ihracat rakamı ise sadece 200 milyon dolar civarındadır” diye konuştu.
“MERMERE TALEP ARTIYOR”
Dünyada mermere olan talebin sürekli arttığını, mermercilik sektörünün en cazip sektörlerden biri olma yolunda ilerlediğini anlatan Levent Yazlamaz, şunları söyledi: “Doğal kaynaklarını iyi, verimli kullanan ülkeler ya tam kalkınmış ya da bu yolda önemli mesafeler almıştır. Buna en bariz örnek olarak, dünya mermer ticaretinde Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin paylarının miktar ve değer olarak çok yüksek olması gösterilebilir. Bize yakın olan bu coğrafyadaki ülkelerden çoğu, yeterli rezerve sahip değildir. Bu nedenle ekonomik anlamda yaşadıkları sıkıntıyı ithal ettikleri ürünleri işleyerek atlatmaya çalışmaktadırlar. İşte bu noktada Türkiye hem rezerv bakımından hem de işleme açısından son derece şanslıdır. İtalya, Hindistan, Çin, İspanya, Brezilya ve Güney Amerika ülkeleri mermer ihracatında önemli bir paya sahiptir. Buna karşın ABD başta olmak üzere İngiltere, Orta Doğu ülkeleri ve Orta Avrupa ülkeleri ise yüksek mermer tüketimi olan ülkeler. Böylesi bir dünya mermer trafiğinde rezerv şansından başta coğrafi konumundan dolayı da Türkiye daha şanslıdır. İşte Türkiye bu şansını kullanabilirse sadece mermer sektörünün değil, ülkemizin de yıldızı parlar. Yüzde 40’lık rezerve sahip olan bir ülke 200 milyon dolarlık mermer ihraç ediyorsa burada bir aksaklık var demektir. Bu nedenle sektörün hem üretimde hem de ihraçta kesinlikle desteklenmesi, ara eleman sıkıntısının ortadan kaldırılması lazımdır. Aksi halde koca milli servet toprağın altında kalmaya devam eder.”
“MERMERE TALEP ARTIYOR”
Dünyada mermere olan talebin sürekli arttığını, mermercilik sektörünün en cazip sektörlerden biri olma yolunda ilerlediğini anlatan Levent Yazlamaz, şunları söyledi: “Doğal kaynaklarını iyi, verimli kullanan ülkeler ya tam kalkınmış ya da bu yolda önemli mesafeler almıştır. Buna en bariz örnek olarak, dünya mermer ticaretinde Avrupa Birliği’ne üye ülkelerin paylarının miktar ve değer olarak çok yüksek olması gösterilebilir. Bize yakın olan bu coğrafyadaki ülkelerden çoğu, yeterli rezerve sahip değildir. Bu nedenle ekonomik anlamda yaşadıkları sıkıntıyı ithal ettikleri ürünleri işleyerek atlatmaya çalışmaktadırlar. İşte bu noktada Türkiye hem rezerv bakımından hem de işleme açısından son derece şanslıdır. İtalya, Hindistan, Çin, İspanya, Brezilya ve Güney Amerika ülkeleri mermer ihracatında önemli bir paya sahiptir. Buna karşın ABD başta olmak üzere İngiltere, Orta Doğu ülkeleri ve Orta Avrupa ülkeleri ise yüksek mermer tüketimi olan ülkeler. Böylesi bir dünya mermer trafiğinde rezerv şansından başta coğrafi konumundan dolayı da Türkiye daha şanslıdır. İşte Türkiye bu şansını kullanabilirse sadece mermer sektörünün değil, ülkemizin de yıldızı parlar. Yüzde 40’lık rezerve sahip olan bir ülke 200 milyon dolarlık mermer ihraç ediyorsa burada bir aksaklık var demektir. Bu nedenle sektörün hem üretimde hem de ihraçta kesinlikle desteklenmesi, ara eleman sıkıntısının ortadan kaldırılması lazımdır. Aksi halde koca milli servet toprağın altında kalmaya devam eder.”