Güncelleme Tarihi:
Obama, attığı bir tweet ile başarısını dünyaya duyururken, Türkiye’de ise halen çalışmalar sözde sürüyor.
SEÇİLDİĞİ iki dönemde de küresel ısınma ve yüksek karbon emisyonlarına karşı büyük bir savaş yürüten ABD Başkanı Barack Obama, geçtiğimiz hafta attığı bir tweet ile atmosfere salınan karbondioksit oranının aldıkları tedbirler ile 2008-2012 yılları arasında yüzde 15 düştüğünü bunun 1,5 milyon aracın yollardan çekilmesine eşit olduğunu belirtti.
KÜÇÜK OTO TALEBİ ARTTI
Obama döneminde yapılan değişikliklerle istasyonlarda satılan yakıtın içeriği ve araçların karbon salınım sınırlandırmaları düzenlendi ve daha çevreci bir hale getirildi. Özellikle elektrikli ve hibrit araç satışları için önemli destekler veren Obama, düşük emisyonlu araçların satışında da etkili oldu. Bu sayede ülkede devasa araçların dışında son dönemde hiç satılmayan B ve C sınıfı küçük otomobiller de talep görmeye, hemen hemen her firma bu tip araçlarını satışa sunmaya başladı.
YÜKÜMLÜLÜĞÜMÜZ VAR
Avrupa’da da özellikle araçlardaki emisyon oranlarına ilişkin sert sınırlamalar son yıllarda atmosfere salınan karbondioksit oranınında çok önemli düşüşler yaşanmasına yol açıyor. Türkiye’de ise son dönemde en çok tartışılan konuların başında emisyon oranlarına göre vergilendirme yer alsa da henüz somut bir adım atılmış değil. Türkiye’nin Kyoto Protokolü ve iklim değişikliği çerçevesinde karbondioksit emisyonunun azaltılması yükümlülüğü bulunuyor. Bu çerçevede hem çevre hem de halk sağlığını koruyacak en önemli önlemlerin başında motorlu taşıt araçlarının kullanıldığı sürede ödenen vergide ve MTV’de öncelikle karbondioksit emisyonunu ele alarak değerlendirilmesi ve yaşa göre verginin azaltılması uygulamasından vazgeçilmesi yer alıyor.
ÇALIŞMA BAŞLATILDI
Bu doğrultuda Maliye Bakanlığı, 3-4 ay önce Türkiye’de kullanılan araçlarda Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) ve Özel Tüketim Vergisi’nin (ÖTV) hesaplanmasında aracın emisyon oranının da dikkate alınması yönünde bir çalışma başlattıklarını duyurdu. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in talimatı ile çevrenin korunması ve yüksek teknolojinin teşvik edilmesi amacıyla başlatılan çalışmayla ilgili şu ana kadar somut bir gelişme ise olmadı.
Kirlettiğin kadar öde
Avrupa ülkelerinde halen uygulanmakta olan vergi sistemlerinde, ‘’kirlettiğin kadar öde’’ olarak da nitelenen ve araçların kilometre başına açığa çıkarttıkları karbondioksit değerine göre vergi hesaplanıyor. Halen 27 AB üyesi ülkeden 17’si (Avusturya, Belçika, Güney Kıbrıs, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, İrlanda, Letonya, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Portekiz, Romanya, İspanya, İsveç ve İngiltere) binek otomobillerde bu sistemi uyguluyor. 15 ülke de elektrikli araç alımlarında vergi teşvikleri sunuyor. Vergiye esas olan gram/km değerleri, genelde fabrika verilerinden ya da ölçümlerden alınıyor. Türkiye’de ise MTV, araçların ‘silindir hacmi’, ‘yaş’ ve ‘ağırlık (kamyon ve çekicilerde)’ esasına göre alınıyor.
Uzun yolda en büyük risk kilo
BRİSA, Lassa markasıyla hayata geçirdiği “Yola Sağlam Çık” projesi kapsamında Türkiye genelinde 3 bin 500 şoförle bir araya geldi. Yapılan anket sonucunda sürücülerin yüzde 70-75’inin fazla kilolu olduğu belirlendi. Yanlış beslenme alışkanlıkları hareketsizlikle birleştiğinde birçok hastalığa davetiye çıkardığı gibi, trafik güvenliğini de tehlikeye atıyor. Uzun yol şoförleri, vücutlarına hakim olmakta güçlük çektikleri için kaza
riski artıyor.
‘Alfa’ için yeni ülke aranıyor
İTALYAN Fiat ve Amerikan Chrysler Grubu’nun CEO’su Sergio Marchionne, Fiat’ın altı aylık verilerine ilişkin analistlerle yaptığı konferans görüşmesinde, Alfa Romeo’nun yeni modellerini yurtdışında üretebileceğini açıkladı. Endüstriyel üretimle ilgili yeni bir yasa çıkarılmadığı sürece İtalya’da üretim yapmanın mümkün olmadığını belirten Marchionne, Anayasa Mahkemesi’nin bu konudaki kararının ardından yasal bir boşluk ve belirsizlik doğduğunu ve bu şekilde çalışmanın ve tesisleri yönetmenin imkansız hale geldiğini ifade etti.
PEKİ NEREDE ÜRETİLECEK
Marchionne, hükümetin duruma müdahale etme sözü verdiğini ancak henüz bir şey yapmadığını da sözlerine ekledi. Marchionne, Metalürji İşçileri Federasyonu Genel Başkanı Maurizio Landini ile Roma’da bir görüşme gerçekleştirirken, markanın geleceği için yetkililerle temaslarını devam ettirecek. Marchionne’nin bu açıklamaları sonrası 100 yılı aşkın süredir birbirinden dikkat çekici ve etkileyeci otomobiller üretmesiyle tanınan İtalyan markanın, nerede üretileceği tartışılmaya başlandı.
Alman Volkswagen Grubu’nun da satın almak için yoğun şekilde uğraştığı ancak Marchionne’nin her defasında ‘Satılık değil’ dediği Alfa Romeo’nun, Fiat’ın en kârlı üretim tesislerinden biri olan Tofaş’ın Bursa fabrikasında üretilebileceği olasılığı da gündeme geldi. Ancak Tofaş yetkilileri gündemlerinden böyle bir şeyin olmadığını belirterek, söylentileri yalanladı.
Dört yapraklı yonca 90 yaşında!
ALFA Romeo’nun, sportif modellerine özel bir kimlik kazandıran efsanevi sembolü “Quadrifoglio Verde”(dört yapraklı yonca) 90’uncu yaşını kutluyor. Quadrifoglio Verde, Alfa Romeo’nun sadece dünyanın dört bir yanındaki yarış pistlerinde performans sergileyen araçlarında değil, aynı zamanda bazı özel üretim modellerinde de temsil ediliyor. 100 yılı aşkın süredir birbirinden çekici otomobiller üretmesiyle tanınan İtalyan markası Alfa Romeo başarılı motorları ve mühendislik alanında elde ettiği sonuçlarla da adından övgüyle söz ettirmeye devam ediyor. Dört yapraklı yonca, İtalyan Hava Kuvvetleri armasının halen bir parçası olan ve Birinci Dünya Savaşı’nda “10. Caproni Bombardıman Filosu”nun uçaklarını diğerlerinden ayıran bayrakta yer alıyordu.