Güncelleme Tarihi:
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, Türkiye'nin 3,5 ay önce, adımları yıl başından itibaren atılan bir ekonomik operasyona maruz kaldığını belirterek, "Gerek döviz fiyatlarındaki gevşemeler, gerek bankadaki (faiz) oranların düşmesi ve gerek piyasaların kendisini hızlı bir şekilde regüle etmesiyle bu sıkıntıları atlattık." dedi.
AA'nın Global İletişim Ortağı olduğu, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İslam Ülkeleri Standartları ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC), İslam Ticareti Geliştirme Merkezi (ICDT) ve Discover Events iş birliğinde gerçekleştirilen "Dünya Helal Zirvesi 2018 ve 6. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Helal Expo Fuarı" Yenikapı'daki Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi'nde başladı.
Nureddin Nebati, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, helal lokma, helal yeme-içme, helal kazanma ve harcamanın Müslümanların olmazsa olmazı olduğunu kaydederek, zirvenin ve fuarın bu amaçla hayata geçirildiğini söyledi.
Dünyada Müslüman nüfusunun 1,7 milyara ulaşarak 2 milyara yaklaştığını belirten Nebati, "4 trilyon dolara yakın bir pazar. Tüccar, girişimci, çalışan olmak üzere geniş bir alan var." Dedi.
Türkiye'nin 16 yılda 3 kat büyüdüğünü ve zenginleştiğini dile getiren Nebati, bu süreçte Müslümanlarla iş birliği ve onlarla dayanışma içerisinde olduğunu belirtti. Nebati, nerede acı varsa Türkiye'nin orada olduğunu, Suriyelilerin, Filistinlilerin baştacı edildiğini, İslam dünyasında acı ve gözyaşı olan her yere yardıma koşulduğunu anlattı.
Türkiye'nin 16 yıl boyunca çok ciddi operasyonlar geçirdiğini ifade eden Nebati, bunların Gezi olayları, 17-25 Aralık yargı darbesi, 15 Temmuz darbe girişimini olduğunu ifade etti.
Nureddin Nebati, Türkiye'yi bölme ve parçalama amaçlı operasyonların atlatıldığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Daha 3,5 ay öncesinde, yıl başından itibaren atılmış olan adımlarını hızlandıracak bir şekilde başlayan bir ekonomik operasyon vardı. İşte bugün onu da atlattık. Gerek döviz fiyatlarındaki gevşemeler, gerek bankadaki (faiz) oranların düşmesi ve gerek piyasaların kendisini hızlı bir şekilde regüle etmesiyle bu sıkıntıları atlattık. Nasıl atlattık? Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliği, güçlü bir hükümet, güçlü bir kabine ve milletin devletle el ele hareket etmesi ve ümmetin bu millet için ellerini semaya açıp dua etmesi. Bununla atlattık. Bugün geldiğimiz nokta Türkiye'nin dünya ülkeleri içerisindeki liderliğini pekiştiren bir durum. Türkiye güçleniyor, zenginleşiyor ve özellikle İslam dünyası için elzem olan helal kazanma ve helal yaşama konusundaki bu gibi programları da inşa ediyor."
"HAK, TÜRKİYE'DE HELAL AKREDİTASYONDA SORUMLU TEK KURUM"
Ticaret Bakan Yardımcısı Gonca Yılmaz Batur, helal olgusunun ticaret hayatında çok önemli bir noktaya geldiğini vurgulayarak, helal olgusunun tüketici trendlerini şekillendiren bir kavram haline geldiğini anlattı.
Uluslararası alanda kabul görmüş standartların önemine dikkati çeken Batur, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu standartlar sayesinde küresel düzeyde ticaret ilişkilerinin kuralları tanımlanıyor. Bu ilişkiler kolaylaşıyor, yeni pazarlara giriş fırsatları ortaya çıkıyor. Üretim seviyesi geliştiriliyor. Sürekli iyileşmeye dayalı kalite altyapıları kuruluyor. Teknoloji kullanımı hayatımızın her noktasına giriyor. Çevreyi ve sağlığı koruyan bir dil ortaya konulmuş oluyor. İşte bu noktada helal ürün ve hizmetler konusunda ortak standartların belirlenmesi, bu standarlara göre ürünlere helal belgesinin verilmesi, belgelendirmelerin akredite edilerek bu akreditasyonun da ülkelerimiz arasında tanınması zorunlu hale geliyor. Bu zorunluluk helal hizmetler noktasında büyük bir potansiyel olması dolayısıyla karşımızda."
Ticaret Bakanlığının ilgili kurumu Helal Akreditasyon Kurumu'nun (HAK) kısa zaman önce kurduklarını anımsatan Batur, HAK'ın Türkiye'de helal akreditasyonda sorumlu tek kurum olacağını ifade etti.
"FİLİSTİN'İN ÜRÜNLERİNİN KALİTESİ VE İHRACATI ARTIYOR"
Filistin Ulusal Ekonomi Bakanı Abeer Odeh ise Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Türk halkının Filistin'i kutlu davasında hiç yalnız bırakmadığını kaydederek, Erdoğan'a ve Türk halkına teşekkür etti.
Filistin'in Türkiye ve diğer ülkelerle arasındaki ilişkileri geliştirmek için sürekli çaba sarf ettiklerini dile getiren Odeh, her türlü engellemelere, yok etme çalışmalarına rağmen Filistin'in ve Filistin halkının hala var olduğunu ve böyle konferanslarda şirketleri ile varlıklarını sürdürdüklerini anlattı.
Odeh, bu konferansa ve zirveye katılmalarının, ürünlerini tanıtma adına büyük fırsat olduğunu kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
"Gerçekten ürünlerimizin kalitesi sürekli artmaktadır. Biz 80 ülkeye kadar ürünlerimizin gittiğini görüyoruz, ihracatımız artıyor. Hükümetimiz özel sektörle ortaklık yapmaya çalışıyor. Yatırımların önünü açmak için politika sunuyor ve aynı zamanda ticaretimizi geliştirme adına ortaklarımızla ilişkilerimizi güçlendirmeye çalışıyoruz. Ürünleri geliştirerek daha fazla ülkeye ihracat yapmayı amaçlıyoruz. Türk yatırımcılarla ortaklık yapmak istiyoruz. Türk heyetlerine ülkemizdeki yatırım bölgelerini tanıtmayı ve onların Filistin'de yatırım yapmalarını istiyoruz. Turizm, ilaç ve birçok sanayide iş birliği yapmak istiyoruz."
Odeh, fuarda, Türkiye, Filistin ve diğer ülkelerin ortak çıkarına bir sözleşme imzalanabileceğini sözlerine ekledi.
"İSLAMİ STANDARTLARI YERİNE GETİREREK KALKINABİLİRİZ"
İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) Yönetim Kurulu Başkanı Saad Bin Othman Al Kasabi ise, İslam standartlarının çok önemli olduğunu belirterek, bu standartla ile tüm alanlarda kalite elde edilmesi için çalışıldığını söyledi.
SMIIC'nin yaptığı çalışmalardan bahseden Kasabi, verdikleri helal sertifika ile Müslümanların helal gıda ve ürünlere ulaşması noktasında onlara yardımcı olmaya çalıştıklarını anlattı.
Kasabi, İslam ülkelerinin bu standartları yerine getirerek kalkınabileceğini kaydederek, bu fuarında da söz konusu standartların hayata geçirilmesi için katkı sağladığını aktardı.
"MÜSLÜMAN ÜLKELER HELAL PAZARINDAN DAHA FAZLA PAY ALMALI"
İslami Ticareti Geliştirme Merkezi (ICDT) Genel Direktörü El Hassane Hzaine de, fuarın İslam ülkeleri arasındaki iş birliğinin bir sonucu olduğunu belirterek, ICDT'nin 2012'den beri bu etkinliğin düzenlenmesine destek olduğunu söyledi.
Fuara 80 ülkeden katılım olduğunu anlatan Hzaine, etkinliğin İslam ülkeleri arasındaki ticaretin gelişmesine katkıda bulunacağını vurguladı.
Hazine, helal gıda pazarının hızla büyüdüğüne dikkati çekerek, Müslüman ülkelerin bu pazardan daha fazla pay alması gerektiğinin altını çizdi.
Türkiye'nin İslam ülkeleri ile ticaretinin arttığını dile getiren Hzaine, "Türkiye ekonomisi, diğer İslam ülkelerine örnek oluyor. Önümüzdeki yıllarda daha da gelişeceğine inanıyorum. Türkiye'nin İslam ülkeleri ile ticareti daha da artacaktır." dedi.