ANKA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 24, 2006 13:23
Dünya Bankası, Türkiye ekonomisinde sağlanan olağanüstü büyümenin, henüz istihdamda işgücüne katılan genç işçilerin sayısını telafi edecek net bir artış sağlamadığını, işsizlik oranının yüzde 10.3’le 2002 yılındaki yüzde 10.6’ya yakın bir düzeyde seyrettiğini bildirdi.
Dünya Bankası, geçen hafta sonunda açıklanan 2006 Dünya Kalkınma Göstergeleri raporunda Türkiye’ye ilişkin olarak yer alan verilerle ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada raporun Türkiye’deki büyümenin 2003 yılından beri kayda değer bir canlanma gösterdiğini ortaya koyduğu belirtilerek, yatırımların GSYİH’deki payının arttığı bunun da gelecek yıllardaki büyümenin sürdürebilirliği açısından olumlu bir işaret olduğu kaydedildi.
Buna karşın, cari işlemler açığının, önceki yıllara oranla büyüdüğü, bunun da güçlü büyüme, liranın değer kazanması ve yükselen petrol fiyatlarının sonucu olduğu belirtildi. Ancak açıklamada, "borç yaratmayan uzun vadeli sermaye girişlerinin artan kullanımı ve AB üyeliği sürecinin" cari işlemler açığıyla ilgili riskleri frenleyen faktörler olduğu bildirildi.
Türkiye’nin dış borçlarının GSYİH’a oranının, özellikle güçlü mali performans nedeniyle önemli bir gerileme kaydettiğine dikkat çekilen açıklamada, söz konusu performansın IMF’ye olan borçlarda da önemli bir düşüşe neden olduğuna dikkat çekildi. Açıklamada Türkiye’nin IMF’ye olan borçlarının GSYİH’a 2003 yılında yüzde 10.1 olan oranının 2004 yılında yüzde 7.1’e indiğine işaret edildi.
OLAĞANÜSTÜ BÜYÜME
Raporda Türkiye’nin son dört yılda ekonomik büyümede sağladığı ilerlemeye dikkat çekilirken, sağlanan ortalama yüzde 8’e yakın büyümenin dünyanın en yüksek büyüme oranlarından biri olduğu vurgulanarak, "Bu ilerleme şans eseri değil, kıdemli politika yapımcılarının, Türkiye ve vatandaşları için büyük yararlar sağlayan ve Türkiye’nin AB’ye katılma olanağını iyileştiren büyümeye dönük ekonomik programı uygulama yönündeki bilinçli kararların soncudur" değerlendirmesi yapıldı.
İSTİHDAMA YANSIMADI
Buna karşın, ekonomideki büyümenin istihdama henüz yansımadığı belirtilen raporda şöyle denildi: "Ancak, bu olağanüstü ilerlemeye karşın, ekonomideki büyüme henüz işgücüne katılan genç işçilerin sayısını telafi edecek net bir artış sağlamadı. Veriler, bunun sonucunun 2005 yılı sonunda yüzde 10.3 olan işsizlik oranının esas olarak yüzde 10.6 olan 2002 yılının sonundaki düzeye yakın olmayı sürdürdüğünü gösteriyor."
SOSYAL GÖSTERGELER
Sosyal göstergeler açısından ise son dönemdeki eğilimin olumlu olduğu ifade edilen açıklamada Türkiye’nin sağlık ve eğitim alanlarında "büyük bir ilerleme" sağladığı belirtildi. Eğitime katılma oranlarının ilk eğitim düzeyinde yüzde 95’e, orta eğitimde ise yüzde 85’e çıktığına dikkat çekilirken de "Ancak devam eden zorluk, bu oranı, yüksek öğretim ve okul öncesinde de artırmak. Genel olarak iyi eğitilmiş bir Türkiye, daha iyi hayat standartlarını ve daha iyi sağlık göstergeleri beraber getirecek" denildi.