Güncelleme Tarihi:
Geçtiğimiz günlerde Birleşik Arap Emirlikleri'nde yer alan Ras Al Khaimah'a (RAK) yaptığımız gezide Dubai'ye de uğrama şansımız oldu.
En son iki sene önce geldiğimde ana konusu gayrimenkul krizi ve iflas söylentileri olan bölgede gündem artık tamamen değişmiş. O dönem duran inşaatların önemli bir kısmı bitirilmiş, kriz sözü gündelik hayattan neredeyse kalkmış. Kent eski günlerine geri dönmüş.
828 METRELÄ°K BURJ KHALIFA'YA ZÄ°YARETÇİ Ä°LGÄ°SÄ° ÇOK YOÄžUNÂ
Biz yaklaşık 1 hafta önce randevu almamıza rağmen ancak akşam saat 18.30'a, yani karanlığa yer bulabildik. Ve o gün sadece 23.00 seansı boştu...
KÖRFEZ'DEN PARA AKIYOR
Ortadoğu'da yaşanan Arap baharının Dubai'ye herhangi bir olumsuz etkisi yok. Aksine, karışıklık yaşanan bölgelerden Dubai'ye kaçan ciddi miktarda para var. Bu paranın 150 milyar dolar civarında olduğunu söyleniyor. Konuşulan, 110 kişide 1 milyar doların üzerinde para olduğu yönünde.
Paranın buraya akmasının en önemli nedenlerinden birisi bölgede uluslararası hukuk ve bankacılık kurallarının geçerli olduğu nadir ülkelerden olması.
Bunun yanında hem BAE ekonomisinin hem de Dubai'nin büyümeye devam etmesi ve resesyonun buralara uğramaması bölgeyi çekim merkezi haline getiriyor. Artık ezberlenen lojistik ve vergi avantajları da cabası.
TÃœRKÄ°YE'YE GELÄ°R MÄ°?
Peki bu para Dubai'den Türkiye'ye gelir mi?
Bu soruyu yönelttiğimiz Türkiye'nin Dubai'deki ticaret müsteşarı Serdar Kumbaracı, Arap baharı ile birlikte gelen paranın yatırım için yer aradığına ve Türkiye için büyük bir fırsat olduğuna şu sözlerle dikkat çekiyor:
"Dubai'de yatırım için yer arayan ne kadarlık bir para olduğunu kesin olarak söyleyemem ama buraya ciddi bir miktarda para girdi. Bize göre bu paranın bir kısmı Türkiye'ye gelebilir. Özellikle inşaat sektörü ilk etapta onlar için çok cazip."
YEDÄ° AYRI FÄ°RMA TAKÄ°BE ALDI
İnşaat sektörü cazip ama paranın gelebilmesi için bir an önce mütekabiliyet engelinin kalkması gerekiyor. Meclis'te bununla ilgili çalışmaların devam ettiğini biliyoruz.
Kumbaracı, mütekabiliyet esası kalkar kalkmaz Türkiye'deki inşaat sektörüne çok ciddi bir ilgi oluşacağını düşünüyor. Hatta daha şimdiden 7 ayrı Dubai firması Türkiye'deki gayrimenkul sektörü ile ilgilenmeye başlamış.
BAKAN ÇAĞLAYAN DİZİLERLE İLGİLİ ÇALIŞMA BAŞLATTI
Dubai'de şu anda 12 adet Türk dizisi gösteriliyor. İlgi inanılmaz düzeyde. Mesela Aşk-ı Memnu'nun prime time'daki ratingi tam yüzde 40'a ulaşmış. Herkes Türk dizileri başladığında evinde oturup bunları izliyor. Zaten Kıvanç Tatlıtuğ ve Beren Saat'i bilmeyen yok gibi. Dubai halkının yeni kahramanları olmuşlar. Hatta Türkiye'ye Aşk-ı Memnu turları bile düzenleniyor.
Türk dizilerine ve sanatçılarına bu kadar ilgi varken bunu yatırıma ve ticarete çevirmenin bir yolu olabilir mi?
İşte bu soruyu tam 1.5 sene önce Devlet Bakanı Zafer Çağlayan sormuş. Türk dizilerinin halk üzerindeki etkisini farkedince 'birşeyler yapmamız lazım' demiş ve bir çalışma başlatmış. Şimdilerde bu çalışma bitmek üzere ve dizileri kullanarak neler yapılabileceğinin somut bir haritası hazırlanıyor.
DÄ°ZÄ°LERE TÃœRKÄ°YE MARKASI YERLEÅžTÄ°RÄ°LECEK
Burada ilk öne çıkan Türk dizilerinin içerisinde Türkiye'nin ürünlerinin reklamlarının yapılması. Markalardan ziyade öncelikle Türk narenciyesi ve Türk zeytini gibi kavramların bu dizilerin içine yerleştirilmesi planlanıyor. Böylece Türk malı algısı kuvvetlendirilecek. Daha sonrasında ise Türk markalarının reklamları gelebilir.
Ticari ateşe Serdar Kumbaracı da dizilerin Dubai'de çok önemli olduğunun altını çiziyor. Bakan Zafer Çağlayan'ın önderliğinde başlayan çalışmanın çok önemli olduğunu ve iki ülke arasında yeni kapılar açabileceğini belirtiyor:
"Burada en gencinden en yaşlısına herkes Türk dizilerini izliyor. Bir belediye başkanı geçenlerde bana '89 yaşındaki babam Kurtlar Vadisi'ni seyretmeden yatmıyor' dedi. Bir diğerinin eşi de neredeyse her diziyi izliyormuş. Hatta o başkan da bana, 'eşim yüzünden her hafta üç Türk dizisi izliyorum' dedi.
O nedenle bakanlığın başlattığı çalışma çok önemli. Biz de o çalışma ile birlikte Türkiye'ye daha fazla yatırım getirebilmek için elimizden geleni yapacağız."
BURASI DÃœNYANIN BAÄžDAT CADDESÄ°
Kumbaracı, Dubai'de Türk perakendeciler için de büyük fırsatlar olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle gıda ve tekstil alanında bir Türk markasının başarılı olmaması neredeyse imkansız gibi. Birçok Dubaili yatırımcı da Türk zincirlerini ülkeye getirebilmek için arka arkaya temaslar yapıyor. Franchise talebi yığılmış durumda.
Kumbaracı'nın verdiği bilgiye göre son dönemde Türk zincirleri ile Dubaililer arasındaki çok fazla görüşme yapılıyor. Bu görüşmeler neticesinde şimdilik gıdada dört Türk zincirinin ülkeye girişi kesin gibi gözüküyor. Hemen arkasından da tekstilciler gelecek. Zaten Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği (AMPD) de bu konuya çok ilgi gösteriyor.
Bu arada Türk firmalarına çok ilgi gösteren Dubaili yatırımcılar Mart ayında İstanbul'da düzenlenecek büyük bir forum için Türkiye'ye gelecek. Burada markasını bölgeye ihraç etmek isteyen Türklerle Dubaili yatırımcılar arasında yeni ortaklıklar gerçekleştirilmesi bekleniyor.
Önümüzdeki dönemde birçok Türk markasının Dubai'deki alışveriş merkezlerinde hızlı bir şekilde yayıldığını görmek sürpriz olmayacak.
PERAKENDECÄ°LERÄ°N KAYGISI YANLIÅž
Türkiye'deki perakendecilerin Birleşik Arap Emirlikleri ile ilgili bir kaygısı var. O da bu pazarın lüks tüketime yönelik olması.
Ancak bu yanlış bir algı. Çünkü nüfusun sadece yüzde 20'si çok zengin. Yani 1 milyonu. Arkada kalan 5 milyon var. Onun da yanında asıl olarak buraya 1 yılda ortalama 30 milyon turist geliyor. Yani en tepe haricinde tam 35 milyonluk bir pazar oluÅŸuyor.Â
ÖNEMLİ ORTAKLIK FIRSATLARI VAR
Kumbaracı, Türk firmaları için burada ciddi ortaklık fırsatları bulunduğunu belirtiyor. Özellikle önümüzdeki dönemde tekrar başlayacak olan mega inşaat projeleri sayesinde Türk inşaat sektörü ciddi anlamda kazanç sağlayabilir.
İnşaatın da ötesinde Dubai'ye sadece Dubai olarak bakmamak gerekiyor. Burası Hindistan'a, Asya'ya, Afrika'ya açılan çok önemli bir kapı. Özellikle GCC ( Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan, BAE) ülkeleri için anahtar konumda.
Kumbaracı'ya göre bu bölgede yapılacak iÅŸbirlikleri Türk firmaları tam bir 'kazanç-kazanç' durumu yaratacak ve yeni pazarlara ulaşılmasını saÄŸlayacak.Â
"VÄ°ZELER HER AN KALKABÄ°LÄ°R"
Bu bilgiyi veren de Türkiye'nin Dubai Başbaşkonsolosu Ümit Yalçın. Yalçın, konu ile ilgili bir taslak hazırladıklarını belirtiyor.
Buna karşılık BAE tarafının bazı talepleri olmuş. Şu anda o talepler üzerinde görüşmeler sürüyor. Ancak Yalçın, bu küçük sorunlarının aşılacağını düşünüyor. Yakın bir zamanda Dubai ile vizelerin kaldırılması hiç şaşırtıcı olmayacak.
Çetin, Dubai vizesinin aslında sadece formalite olduğunu ve şimdiye kadar kimnsenin vize alamama gibi bir sıkıntı yaşamadığını belirtiyor.
Ancak yine de vize psikolojik bir engel. Bu engel kalkınca iki taraf için de hareketlilik artacak. Bunun yatırım ve turizm tarafına ciddi yansımalarının olabileceğini söylüyor.
Â