Güncelleme Tarihi:
Geçen Kasım ve Aralık aylarında yaşanan mali krizin ardından programda herhangi bir revizyona gidilip gidilmeyeceği yönündeki soru üzerine İzmirlioğlu, "Bunu söylemek için henüz erken. Program krize rağmen başarı ile uygulanıyor" dedi.
Meclis hızlı çalışıyor
Programın uygulanma sürecinde yapısal değişimlerin gerçekleştirildiğini, Parlamento'nun son 20 yılın en hızlı çalışan Meclisi olduğunu anlatan İzmirlioğlu, "Hükümet üzerine düşen kararnameleri süratle çıkardı. Program büyüklükleri 2000 yılında son derece başarılı olmuştur" diye konuştu.
Cari açıkta beklenen hedefe ulaşılamadığını, ancak bunun büyüklükleri tehdit edecek bir durum olmadığını kaydeden Akın İzmirlioğlu, gayri safi milli hasılanın (GSMH) yüzde 2.8'i oranında beklenen cari açık oranının yüzde 4.5 civarında gerçekleştiğini, bu tür programları uygulayan ülkelerde zaman zaman cari açığın görülebildiğini söyledi.
Krizi kimse görmedi
Geçen dönemde faizlerin hızlı düştüğü ve burada oluşan talebin tüketime kayabileceği yönünde uyarıları olduğunu hatırlatan İzmirlioğlu, "Talebin kısılması yönünde bir tavsiyeniz oldu mu?" şeklindeki soruyu, "Yok. Krizi kimse görmedi. Çünkü kriz olacak büyülükte bir indikatör yoktu Türkiye'de" diye cevapladı.
Programın bütünüyle son derece başarılı olduğunu vurgulayan İzmirlioğlu, "Programın uygulanmasındaki başarı belki çok iyi anlatılamamıştır. Bu kriz programın test edilmesine neden oldu. Arkasında sağlam duruluyor mu, durulmuyor mu? diye... Sapasağlam duruluyor" diye konuştu.
Revizyon için erken
"Mali kesimde yaşanan krizin ardından hedeflerde bir revizyon olacak mı?" şeklindeki soruya da İzmirlioğlu, şöyle cevap verdi: "Revizyon olup olmayacağı konusu için henüz çok erken. İlk aydayız daha.
Faizler krizin ardından yükseldi ama şimdi yönünü aşağıya çevirdi. Endişe edecek bir şey yoktur. Normal hedeflere doğru gitmesini bekliyoruz. Gitmezse tedbir alınır ama Ocak ayı öngörü için erken."
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) enflasyon ve büyüme hedeflerinde revizyon yaptığı hatırlatılması üzerine de İzmirlioğlu, "TÜSİAD'a bakarak bir şey söylemem. İki hafta sonra da başka bir şey söylerler... Yüzde 4.5 bir büyüme bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Programın arkasında hükümet ve Meclis'in sapasağlam durduğunu yineleyen Müsteşar İzmirlioğlu, "Bu anlatılamıyor herhalde. Bir Allahın kulunun da tereddüte düşmemesi lazım... Paniklemeseler ne kriz olur, ne bir şey olur... Üç ayı görünce bir değerlendirmeyi yaparız. Görüşlerimizi hükümete iletiriz" dedi.
Enerji Bakanlığı ile DPT gerginliği
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile DPT arasında enerji projeleri konusunda yaşanan gerginliğe ilişkin olarak da İzmirlioğlu, "Enerji Bakanlığı ile aramızda hiçbir sorun yok. Resmi yazılarımızı yazıyoruz, cevabını da alıyoruz" dedi.
Aynı konuda cevap veren Müsteşar Yardımcılığı'na vekalet eden Şevki Emin Kahyagil de enerji piyasasının serbestleştirilmesine ilişkin tasarının şu an Meclis'te bulunduğunu hatırlatarak, kanunun çıkışıyla düzenleyici kurulun devreye gireceğini ve Hazine garantili, alım garantili bir projeye DPT'nin uygun görüş vermesi diye bir şeyin gündemde olmayacağını kaydetti.
Enerjide bu yıl zaman zaman sıkıntılar olabileceğine dikkat çeken Kahyagil, "Ancak 2003'ün başından veya yap-işlet projelerinin devreye girişine bağlı olarak 2002'nin ikinci yarısından itibaren enerji sıkıntısı hafifleyecek" dedi.
Türkiye'nin 2003 ve 2004'lerde enerji üretimi itibariyle yeterli seviyede olacağını anlatan Kahyagil, 2005'ten itibaren yeni projelere ihtiyaç duyulabileceğini, bu projelere muhtemelen düzenleme kurulunun alacağı kararlara göre devam edileceğini söyledi.
Garantili sistemle Türkiye'nin enerji problemlerini çözmenin mümkün olmadığını söyleyen Kahyagil, "Daha önce uygun görüşü verilen 29 projeye garanti verip vermeme tamamen Hazine'nin sorumluluğunda artık. Onun haricinde yeni bir projeye uygun görüş verilmesi en azından Dünya Bankası'na verilen taahhütlere aykırıdır... Tabi yine son kararı hükümet verir" diye konuştu.
DPT'nin mobil santrallara bakışı koonusunda da Kahyagil, "Bu konuda bizden bir görüş alınmış değil. Enerji Bakanlığı'nın sorumluluğunda" cevabını verdi.
Proje sayısının düşürülmesi
Yatırım proje stoklarının ayıklanması konusunda da Kahyağil, şöyle konuştu: "Önümüzdeki bir iki yıl daha proje sayısının düşürülmesinden yanayız. Projeler ortalama 10 yılda bitiyor. En fazla yatırımın altı yılda gerçekleşmesi gerekir. Bunun için hem proje sayısını azaltmak, hem de ödeneği artırmak yönünde gayretler sürmeli."
İdeal reel faiz yüzde 10
Mali krizin önümüzdeki döneme nasıl yansıyacağı konusunda Yıllık Programlar ve Konjonktür Değerlendirme Genel Müdürü Cavit Dağdaş bilgi verdi.
Dağdaş, Ocak ayından bu yana ikinci elde faiz oranlarının yüzde 50'ler seviyesine indiğini kaydederek, "Bizim için ideal olan reel faizlerin yüzde 10 civarında olması" diye konuştu.
Cavit Dağdaş, istikrar programının kısa vadede istihdam üzerinde bazı olumsuz etkileri olabileceğini, ancak orta vadede istikrarlı verimliliğe dayanan ücret yapısıyla istihdamı artırıcı yönde rol oynayacağını kaydetti. (aa)