Güncelleme Tarihi:
Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Tuğtan, enflasyon ve son dönemde artan döviz kurları nedeniyle eksik sigorta ile karşılaşmamaları konusunda sigortalıları uyardı. Tuğtan, özellikle sanayi ve ticari sigortalıların, poliçelerini gözden geçirmeleri ve gerekiyorsa ek poliçe ile teminatlarını artırmaları gerektiğini söyledi. Mehmet Tuğtan, eksik sigorta sorununun Kahramanmaraş depremi ile ortaya çıktığını ve enflasyon, artan döviz kurlarından kaynaklandığını belirterek, bunun neticesinde de sigortalanan kıymetlerin yerine koyma maliyetinde dramatik artışlar yaşandığını kaydetti.
ENFLASYON KORUMASI
“Sigortayı yapıyorsunuz, döviz kurlarında ve enflasyondaki artış nedeniyle o teminat bedelleri düşük kalabiliyor” diyen Tuğtan, şu açıklamaları yaptı:
“Maalesef sigortalı, ya enflasyon korumasını hiç almıyor ya da enflasyon korumasını çok düşük düzeyde tutuyor. Böyle bir ortamda aslında sigortalıların düzenli olarak teminatlarını gözden geçirmeleri ve gerekiyorsa ek poliçelerle teminatlarını arttırmaları gerekiyor. Marmara depremini konuşuyorken, özellikle İstanbul, Kocaeli, Bursa gibi büyük sanayi şehirlerimizdeki işletmelerin bu konuyu gündeme almaları gerekiyor” dedi.
MÜHENDİSLERİ DİNLEYİN
Mehmet Tuğtan, eksik sigorta konusunda sigortalıları uyardıkları, yenileme dönemlerinde sigortaları yeni rayiç bedeller üzerinden yaptıklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sanayi ve ticari işlerde, işyerinin içindeki makinelerin, ticari malların değerlerinin doğru şekilde belirlenmesi ve doğru enflasyon korumasının alınması gerekiyor. Şöyle bir örnek vereyim; depremde başımıza geldi. 3 bin, 4 bin lira ilave prim ödememek için 1 milyon lira eksik teminat alan firmalar var. Her bir işletmenin kendi riskine uygun teminatları alması şart. Sigorta şirketlerinin risk mühendisleri bu katkıyı sağlıyorlar. İşletmelerin de onların görüşlerine, önerilerine uyarak poliçelerdeki bedel tutarlarını belirlemeleri doğru bir yol olur.”
SİGORTA SATMIYORLAR ALGISI YANLIŞ
Mehmet Tuğtan, sigorta şirketlerinin deprem bölgesinde yeni sigorta satışı yapmaktan kaçındıkları yönündeki eleştirilere de yanıt verdi: “Yeni sigorta yapmıyoruz demek çok yanlış olur ama sigortalanacak kıymeti her yönüyle inceliyoruz. Mesela ağır hasarlı ya da orta hasarlı bir tesise sigorta yapamazsınız. Böyle yerler geliyor bize. Bazı yerlerde de tam hasarın tespiti mümkün olmuyor. Az hasarlı deniyor, risk mühendislerimiz inceliyor, ağır hasarlı çıkıyor. Gelen riski inceliyoruz. Şunu da söylemek lazım. Özellikle olası Marmara depremi için söylüyorum. Kahramanmaraş depreminden sonra sektörde reasürans kapasitesi sorunu oluştu. Önümüzdeki dönemde reasürans maliyeti çok yükselecek. Reasürans şirketlerinin depremde ödediği 70 milyar TL hasar var. Bunu önümüzdeki üç-beş yıl içinde çıkarma çabası içinde olacaklar.”