OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 25, 2001 00:00
1 Ocak 2002 tarihinden itibaren efektif olarak kullanılmaya başlanacak
Euro için
döviz büroları da hazırlıklarını tamamladı. Yetkililer, Euro'nun bilinmeyen bir para olduğunu halkın bu para birimini nasıl karşılayacağının merak edildiğini belirtiyorlar. Avrupa Birliği'nin 12 ülkesinde 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren Euro banknotları ve madeni paralarının efektif olarak kullanılmaya başlanacak olması, AB ile yoğun ticari ilişkileri bulunan Türkiye'de da yakından takip ediliyor. Mali sektörde, bankalarda hazırlıklar tamamlanma aşamasına gelirken, diğer piyasaların değişime pratikte kısa sürede adapte olması bekleniyor. Türkiye genelinde yaklaşık 5 bin kişinin çalıştığı, şubeleriyle birlikte 900 civarındaki döviz bürosunda ise Avrupa ülkelerinin Euro'ya geçişine, sektöre gelir getirici unsuru olarak bakılıyor. Yetkili Müesseseler Derneği Başkanı Seyran Çakmakçı, 450-500 üyesi bulunan Yetkili Müesseseler Derneği olarak efektif piyasaların doğabilecek her türlü değişimine hazır olduklarını söyledi. Euro'nun şu anda tedavülde bulunmadığını, ne çeşit bir para olduğunun bilinmediğini ve bunun Euro'ya karşı bir güvensizlik yaratabileceğini ifade eden Çakmakçı, 5 aylık bir sürede Euro'nun kullanıma hazır efektif hale gelebileceğini düşünmediğini belirtti. Şu anki paritenin kesinlikle güvenli olmadığını ifade eden Çakmakçı, ''Çünkü yılbaşında dolara yönelme olabilir ve piyasa dengeleri tamamen değişebilir. Tanınmayan bir para halk tarafından güvensiz bulunursa (Euro) ters tepki yaratabilir'' dedi. ''İYİCE TANINMASI İÇİN ZAMANA İHTİYAÇ VAR'' Çakmakçı, Euro'nun tedavüle girdikten sonra halk tarafından iyice tanınması açısından zamana ihtiyaç bulunduğunu kaydederek, sahtecilik olaylarının sıkça olabileceğine dikkat çekti. Çakmakçı, ayrıca şu anda dolaşımda bulunan Avrupa Birliği üyesi ülkelerin paralarının değişim sürecinin sıkıntı yaratabileceğini savundu. Yetkili Müesseseler Derneği olarak bütün üyelerine ve diğer sektörçalışanlarına bu konuda gerekli açıklamaları her zaman ulaştırdıklarını vurgulayan Çakmakçı, şunları kaydetti: ''Yetkili müesseseler olarak efektif piyasalarının doğabilecek her türlü değişimine hazırız. Euro'ya geçiş efektif çeşidinde azalma göstereceği için işlemlerimizin daha basit yapılabilirliği hasıl olacaktır. Çok çeşitli efektif yerine daha az çeşit efektif ile işlemlerimizi gerçekleştireceğiz.'' Çakmakçı, Euro'ya geçişte uzun sürecek olan bu değişimin yetkili müesseselerin (döviz büroları) işlem hacimlerini artıracağını, ve gelir getirici unsur olarak sektöre katkıda bulunacağını belirtti. Çakmakçı, ''Bugün bir döviz bürosunun günlük işlem hacmi en az 500 bin
dolar. Euro'ya geçiÅŸ döviz bürolarının iÅŸlem hacmini en az bir misli artıracak'' dedi. TÃœRKÄ°YE'YE ETKÄ°LERÄ° DAHA ÇOK DOLAYLI Ä°ktisadi Kalkıma Vakfı (Ä°KV) Uzman Yardımcısı Levent Kırval da, Euro'nun efektif olarak kullanılmaya baÅŸlanmasının Türkiye'ye etkilerinin daha çok dolaylı olacağını söyledi. Euro'nun direkt etkisinin, 12 ülkede tek para birimi olmasının Avrupa BirliÄŸi ülkelerine yapılacak ihracatta maliyetleri azaltma, deÄŸiÅŸim maliyetlerini ortadan kaldırma ÅŸeklinde olacağını belirten Kırval, ÅŸunları söyledi: ''Bin markla ÅŸu andaki 12 Avrupa BirliÄŸi ülkesinde dolaÅŸmaya baÅŸlarsanız ve dolaşırken paranızı her geçtiÄŸiniz ülke para birimiyle deÄŸiÅŸtirirseniz, 12. ülkeye geldiÄŸinizde elinizde 650 mark kalır. Toplam yüzde 35'leri bulan maliyet kaybı tek para biriminin kullanılması ile artık olmayacak.'' Türkiye'de bankaların çoÄŸunluÄŸunun hesaplarını muhasebelerini Euro'ya ayarlamış durumda olduklarını söyleyen Kırval, bütün hesaplarda tüm muhasebe tablolarında euro sepetinin kullanıldığını, ÅŸuanda Türkiye'de 2-3 bankanın Eurobond satışına baÅŸladığını kaydetti. Kırval, reel sektörün ise gerek üretim anlamında gerek gerçekleÅŸtirdiÄŸi ticari aktivite olarak çok fazla hazır olmadığını, ancak reel sektörün pratikte kısa sürede adapte olabileceÄŸini, bir çözüme ulaÅŸacağını belirtti. Euro'nun kullanıma girmesinin Türkiye'ye etkisinin daha çok dolaylı olacağını belirten Kırval, ''Bu konuda önemli bir öngörü, özellikle Türkiye'nin borçlanmasını daha kolaylaÅŸtırabilecek olması. Dolar karşısında Euro çok alternatif kur durumunda bulunacak, dolarizasyona bir alternatif olabilecek'' dedi. Levent Kırval, bunun dışında Akdeniz ülkelerinin turizm gelirlerini artırmak için kendi paralarının deÄŸerini düşürmelerinin deönlenmiÅŸ olacağını, bunun Türkiye turizmine rekabet avantajı getireceÄŸini söyledi. Türkiye'de dolaşımda 15-20 milyar mark bulunduÄŸuna dikkat çeken Kırval, bir baÅŸka öngörünün de 12 ülkede fiyatların sabitlenmesi nedeniyle Türkiye'nin rekabet gücü olan ürünleri satmasının daha kolaylaÅŸacağı yönünde olduÄŸunu kaydetti. Â
button