‘Domuz gribine karşı tatlı yemeyin’ haberi baklavacıları çok kızdırdı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2009 00:00
Domuz gribine karşı bağışıklık sağlamak için baklava, şöbiyet ve ekmek kadayıfı gibi tatlıların yenmemesi gerektiği haberlerine baklavacılar sert tepki gösterdi.
Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği (BAKTAD) Genel Başkanı Mehmet Yıldırım, “Kamuoyu nezdinde tatlı ürünlerimizi töhmet altına sokan bu ağır ithamların ortadan kaldırılmasını bekliyoruz” dedi. Yıldırım, baklavanın, şifa kaynağı gıdaların başında geldiğini savundu. Baklava, kadayıf, şöbiyet ve ekmek tatlısı gibi tatlılar ve kızartmaların bağışıklık sistemini zayıflattığı için uzak durulması gerektiği yönündeki görüşlerin basında yer alması üzerine değerlendirme yapan Yıldırım, şunları kaydetti:
Şoke olduk
“Baklava ile domuz gribinin ne ilgisi var? Kelimenin tam anlamıyla şok olmuş durumdayız. Baklava, Türk sofralarının padişahı ve şifa kaynağı gıdalarımızın başında geliyor. Sağlık uzmanlarının bu önerileri, kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesinden dolayı sektöre zarar verecek. Ekonomik krizde özellikle baklava tatlı satışlarında düşüş yaşanması sektörü sıkıntıya sokacak. Birçok insan işsiz kalabilir. Tatlılardan ve kızartmalardan uzak durulmasına ilişkin görüşleri sektör olarak esefle dinledik. Baklava ile domuz gribinin ne ilgisi var! Kelimenin tam anlamıyla şoke olduk.”
Şifa verir
Baklavanın içindeki şerbetin, insana güç ve zindelik verdiğini, Türk halkının hemen hemen tüm tatlı ürünlerinde kullandığı bir ürün olduğunu ifade eden Yıldırım, “Baklavanın içindeki fıstık, tamamen doğal ve natürel. Antep fıstığının şifa verici özelliği tüm sağlık uzmanları tarafından kabul görüyor. Tüm gerekleri yerine getirilerek hazırlanmış bir baklava, yiyen için bir şifa deposudur” ifadelerini kullandı.
Domuz gribi ile tatlıları bağdaştıran haberleri ciddiye almadıklarını, fakat kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesinden dolayı sektör olarak bundan zarar göreceklerini belirten Yıldırım, “Baklava ve tatlı ürünlerimizi töhmet altına sokan bu ağır ithamların ortadan kaldırılmasını beklemekteyiz” diye konuştu. Mehmet Yıldırım, özellikle ağır kış şartlarında baklava ve tatlı tüketilmesinin önemini de dile getirdi ve “Bünyemizi güçlendirmek, vücudumuzdaki kan dolaşımını hızlandırmak ve daha zinde bir bedene sahip olmak için baklava ve tatlı yenilmesinin önemini hatırlatıyorum” dedi.
Şoke olduk
“Baklava ile domuz gribinin ne ilgisi var? Kelimenin tam anlamıyla şok olmuş durumdayız. Baklava, Türk sofralarının padişahı ve şifa kaynağı gıdalarımızın başında geliyor. Sağlık uzmanlarının bu önerileri, kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesinden dolayı sektöre zarar verecek. Ekonomik krizde özellikle baklava tatlı satışlarında düşüş yaşanması sektörü sıkıntıya sokacak. Birçok insan işsiz kalabilir. Tatlılardan ve kızartmalardan uzak durulmasına ilişkin görüşleri sektör olarak esefle dinledik. Baklava ile domuz gribinin ne ilgisi var! Kelimenin tam anlamıyla şoke olduk.”
Şifa verir
Baklavanın içindeki şerbetin, insana güç ve zindelik verdiğini, Türk halkının hemen hemen tüm tatlı ürünlerinde kullandığı bir ürün olduğunu ifade eden Yıldırım, “Baklavanın içindeki fıstık, tamamen doğal ve natürel. Antep fıstığının şifa verici özelliği tüm sağlık uzmanları tarafından kabul görüyor. Tüm gerekleri yerine getirilerek hazırlanmış bir baklava, yiyen için bir şifa deposudur” ifadelerini kullandı.
Domuz gribi ile tatlıları bağdaştıran haberleri ciddiye almadıklarını, fakat kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesinden dolayı sektör olarak bundan zarar göreceklerini belirten Yıldırım, “Baklava ve tatlı ürünlerimizi töhmet altına sokan bu ağır ithamların ortadan kaldırılmasını beklemekteyiz” diye konuştu. Mehmet Yıldırım, özellikle ağır kış şartlarında baklava ve tatlı tüketilmesinin önemini de dile getirdi ve “Bünyemizi güçlendirmek, vücudumuzdaki kan dolaşımını hızlandırmak ve daha zinde bir bedene sahip olmak için baklava ve tatlı yenilmesinin önemini hatırlatıyorum” dedi.