Güncelleme Tarihi:
Türkiye'de yılda üretilen ortalama 25 bin ton kuru domatesin yüzde 99'u ihraç ediliyor. Yüzde 80'i ABD ve AB ülkelerine ihraç edilen kuru domatesten ülkeye, 80 milyon dolar döviz girdisi sağlanıyor.
Salça ve Konserve Sanayicileri Derneği (SALKONDER) Başkanı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi İcra Kurulu üyesi Rıza Seyyar, yaptığı açıklamada, Türkiye'de yaklaşık 2 - 2,5 milyon ton arasında sanayi domatesi yetiştirildiğini, bunun ağırlıklı olarak Aydın, İzmir, Manisa, Balıkesir ve Bursa ovalarından elde edildiğini belirtti.
Üretilen 2,5 milyon ton sanayi domatesinden 350-400 bin tonunun kurutulduğuna işaret eden Seyyar, şunları söyledi:
"Toplamda Türkiye'de 300-330 bin dekarlık bir ekiliş var. Buradan elde edilen domates de 2,5 milyon ton civarında. Yıllara göre değişiyor bu rekolteye bağlı olarak, bu sene beklentimiz 2 milyon 250 bin ton sanayi domatesi. Bu domatesin yaklaşık 200-250 bin tonu taze olarak pazara gidiyor. Yaklaşık 350 ile 400 bin ton arası da kurutmalık olarak sergilere geliyor. Geri kalan kısım ise 1 milyon 700 bin tonu da salça sanayinde kullanılıyor, salça elde ediliyor."
Üretimin tamamı ihraç ediliyor
Seyyar, Türkiye'de 25 yıldır kuru domates ihracatı yapıldığını ve bugün 80 milyon dolar ihracat geliri olduğuna dikkati çekerek, "Yıllara bağlı olarak değişmekle birlikte Türkiye'nin toplam üretimi yılda ortalama 25 bin ton civarında. En fazla 2010 yılında 35 bin ton üretilmişti. Üretilen ürünün yüzde 70'i ağırlıklı olarak 6 ülkeye gidiyor. Başta Amerika, İtalya, Almanya,
İngiltere, Avustralya ve Hollanda olmak üzere. Diğer yüzde 30'u ise dünyanın
muhtelif ülkelerine yaklaşık 70'e yakın ülkeye ihracat yapılıyor. Ama toplam üretimin yüzde 80'i Avrupa ve Amerika'ya geri kalan yüzde 20'si de dünyanın geri kalanı diyebiliriz." diye konuştu.
Alternatif üreticiler fiyatları düşürdü
Seyyar, 14 kilogram yaş domatesten 1 kilogram kuru domates elde edildiğini kaydederek, 10 yıl öncesinde 7 dolar civarında olan fiyatların alıcı ülkelerin alternatif üretici yaratmak istemesi nedeniyle düştüğünü vurguladı.
Üretim anlamında özellikle Afrika'da denemeler yapıldığına değinen Seyyar, "Uzak Doğu'da Çin'de üretimler başladı. Dolayısıyla oralardaki fiyat baskısı buraya da yansıyor. Bundan 10 yıl 15 yıl önce bu fiyat seviyeleri 4 dolar değil 7-8 dolar seviyelerindeydi, oralardan buralara kadar geriledi" dedi.
Avrupa tuzla, ABD kükürtle kurutulan domates istiyor
Avrupa ülkelerinin tuzla ABD'nin ise kükürt ile kurutulan domatesleri tercih ettiğini ifade eden Seyyar, "Avrupa'da özellikle kükürtsüz domates tercih ediliyor. Zaten gördüğümüz alanda tuzlu domates üretiliyor Avrupa için. Amerika için üretiliyor olsaydı kükürtlü olacaktı. Domatesi kükürt ile kuruttuğunuzda çok daha kırmızı çok daha parlak bir renk alırsınız. Amerikan pazarı onu tercih ediyor. Amerika, Avustralya ve Yeni Zelanda pazarı kükürtlüyü tercih ediyor dünyanın geri kalanı ise tuzluyu tercih ediyor. Tuzlu ürünler kükürtlüye göre biraz daha mat olur. Avrupa'nın tercih sebebinin tuzlu olması da katkı maddelerinin, koruyucuların ve renklendiricilerin Avrupa'da daha az izin veriliyor olmasından kaynaklanıyor"diye konuştu.
İç pazarda yüzde 1 tüketim oranı var
Üretilen ürünün yüzde 99'u ihraç edilirken yüzde 1'inin Türkiye pazarında tüketildiğini dile getiren Seyyar, şunları kaydetti:
"Türkiye pazarında çok absürt fiyatlar görüyoruz marketlere baktığımız zaman, 12, 15, 15 lira gibi çok değişik fiyatlar görüyoruz. Çünkü çok tüketilen bir ürün olmadığı için gurme bir ürün olarak yaklaşılıyor. Arz talep dengesi olmadığı için çok da dengeli bir fiyat oluşmuyor. İç pazar bu üründen çok fazla pay almıyor, ölçülememekle birlikte tahminimiz yüzde 1 civarında diye düşünüyoruz. Çünkü birkaç yıldır cateringlerde, restoranlarda, otellerde yemeklerin yanında garnitür ve meze olarak görmeye başladık. Onun dışında çok fazla evsel bir tüketimi yok."