Dolardaki düşüş altını uçurdu

Güncelleme Tarihi:

Dolardaki düşüş altını uçurdu
Oluşturulma Tarihi: Nisan 21, 2011 10:13

Piyasalarda risk iştahının artması doları üç yılın en düşüğüne getirirken, euro/dolar paritesi 1.46 seviyesini de aşarak son 15 ayın yükseğine çıktı. Dolardaki düşüşün altın talebini artırması da değerli madenin onsunu 1,508 dolarla yeni rekoruna taşıdı.

Haberin Devamı

Pariteye paralel olarak içeride euro/TL 2.21'in üzerine çıkarken, dolar/TL ise 1.51'in üstünde seyrediyor.

 

ABD'de açıklanan ilk çeyrek bilançolarında beklentilerin üzerinde kârların gelmesi, küresel ekonomideki toparlanma algısını artırıyor. Bu, hisse senetleri piyasalarında alımları beraberinde getirirken, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) yakın zamanda faiz artırımına gitmeyeceği beklentisi doların, diğer para birimleri karşısında gerilemesine neden oluyor.

 

Doların önde gelen altı ekonominin para birimi karşındaki performansını ölçen Dolar Endeksi, 73.898 ile 2008'den beri en düşük seviyeye geriledi. Uzmanlar, teknik göstergelerin yine 2008’in başlarında görülen 70.968 dip seviyesinin test edilebileceğini belirtiyor.

 

Haberin Devamı

DOLARDAKİ DÜŞÜŞ ALTINI YÜKSELTİYOR 

Dolardaki zayıf seyir ile küresel ekonomideki toparlanma beklentisi emtia piyasasında alımları güçlendiriyor. Altının onsu spot piyasada 1,508 doları geçerek yeni rekorunu kırarken, petrolde yükseliş seyri devam ediyor. Haziran vadeli Brent tipi petrolün varil fiyatı 124.6 doları görürken, aynı vadede ABD ham petrolü kontratları da 112.1 dolara çıktı.

 

YENİ HEDEF 1,590 DOLAR

Altındaki yükselişte ABD'nin kredi notuna yönelik son olumsuz değerlendirmelerin yarattığı endişelerin de etkili olduğunu belirtiliyor.

 

Avustralya merkezli finansal danışmanlık şirketi Fat Prophets'in emtia analisti David Lennox, "ABD'nin kredi notu algısının kısa zamanda yükseleceğini düşünmüyoruz, bu da altında fiyat artışını süreceğine yönelik beklentimizin arkasındaki temel nedeni oluşturuyor. Altının yeni hedefi için tahminimiz 1,590 dolar" dedi.

 

Haberin Devamı

HİSSE SENETLERİNDE OLUMLU SEYİR

ABD'de özellikle teknoloji şirketlerinin açıkladığı olumlu kâr rakamları, bu ürünlerinin üretimin önemli bir kısmının gerçekleştiği Asya piyasalarında da olumlu karşılandı.

 

Dün kapanış sonrası açıklanan Apple bilançosunda, ilk çeyrek karının geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 95'lik artışı kaydetmesiyle Asya endeksleri yüzde 1´e kadar değişen oranda yükseldi.

 

YATIRIMCILAR GÜVENLİ LİMANA YÖNELİYOR

İstanbul Altın  Borsası (İAB) Başkan Vekili Osman Saraç, A.A'ya yaptığı açıklamada, özellikle ABD'de büyümenin gücüne dair  belirsizliklerin süreceğinin tahmin edildiğini, bunun da yatırımcıları altın gibi  güvenli varlıklara çektiğini bildirdi.

Haberin Devamı

Saraç, altın fiyatlarındaki yükselişe ilişkin AA muhabirine yaptığı  açıklamada, global ekonominin sağlığıyla ilgili kaygıların yatırımcıların güvenli  bir liman olan altına talepte artışa yol açarak fiyatları 1,500 dolar/ons'un  üzerinde rekora taşıdığını, son günlerde gerek Avrupa'da gerekse ABD'de yaşanan  mali sorunlara dair endişelerin yatırımcıları altına çekmeye devam ederken,  uluslararası piyasada altının ons fiyatının bugün 1.509,01 dolara ulaşarak yeni  bir rekor kırdığını hatırlattı.

Derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'un (S&P) ABD'nin kredi  görünümünü negatife çevirmesinden sonra ABD'de ekonomik toparlanmanın  gerçekleşebileceğine dair belirsizliğin artarken, altının da güvenli bir yatırım  aracı olarak önem kazandığını ifade eden Saraç, S&P'nin “ABD'de politika  yapıcıların federal bütçe açığını kesmek için bir plan üzerinde  anlaşamayabileceği” riskine işaret ettiğini, ABD'nin uzunca bir süre mali  sorunları çözemeyeceğine dair işaretlerin altını olumlu etkilediğini anlattı.

Haberin Devamı

Yunanistan'ın borcunu yeniden yapılandırmak zorunda kalabileceği  endişesiyle ülkenin kamu borcunun ödenmemesine karşı sigortalama maliyetinin  artarken, Portekiz, İrlanda ve İspanya'nın ekonomik sağlığına dair endişelerin  sürerken, yeniden gündeme gelen Euro bölgesi borç sorununun yatırımcıların  güvenli liman olarak altına yönelmelerini teşvik ettiğini belirten Saraç, şu  görüşleri dile getirdi:

“Piyasada altına destek veren bir başka faktör de enflasyonun artacağı  hakkındaki endişelerdi. Çin enflasyonla mücadele amacıyla geçen hafta sonunda bu  yıl 4. kez bankaların zorunlu karşılık oranını artırırken, bazı ABD Merkez  Bankası yetkilileri de gelecek aylarda enflasyon riski uyarısında bulundu. Dünya  genelinde bir süredir devam eden gevşek para politikası enflasyonun artacağı  endişesine yol açmıştı. Çin'de son 10 yıldır kaydedilenden daha yüksek bir  enflasyon olacağı görüşü altının Çin'de eskisinden daha fazla tercih edilen bir  yatırım olacağını gösterdi. Dünyanın en büyük altın üreticisi olan Çin,  Hindistan'dan sonra gelen dünyanın 2. büyük altın tüketicisi. Yıllar boyunca enflasyona karşı bir korunma aracı olarak bilinen altın, enflasyon ortamından  yararlanmaktadır.

Haberin Devamı

Diğer taraftan ABD Merkez Bankası'nın bu yılın Haziran ayında  tamamlanacak olan 600 milyar dolarlık bono alım programını kısa keseceğine dair  bir işaret bulunmamakta ve ABD'de miktarsal gevşemenin sürecek olması dolarda  zayıflamaya, altında ise güçlenmeye yol açmaktaydı. ABD Doları'nın değer kaybı  yatırımcıların alternatif bir para birimi olarak altına talebini artırarak  fiyatlara destek sağladı. Avrupa Merkez Bankası başta olmak üzere bazı merkez  bankaları faiz artırımına giderken, ABD Merkez Bankası'nın bu artışı izlemede  yavaş kalacağı ve gevşek para politikasını sürdüreceği beklentisi doların bir  döviz sepeti karşısında 16 ayın en düşük seviyesine gerilemesine yol açtı ve bu  durum da dolar cinsinden fiyatlandırılan altına destek veriyor. Son aylarda gıda  fiyatlarında kaydedilen artışlar ve beraberinde enflasyondaki artış beklentisi  altına destek veren diğer etkenlerdendir.”
       
“ÇİN VE HİNDİSTAN TÜKETİCİLERİNDEN GELİR ARTIŞI ALTIN TALEBİNE DESTEK SAĞLADI”
       
Osman Saraç, altının Nisan ayında yüzde 5 oranında değer kazanırken,  riskten kaçınacak bir varlık olmasının metalin kazancını sürdüreceğini  gösterdiğini kaydederek, “Özellikle ABD'de büyümenin gücüne dair  belirsizliklerin süreceği tahmin edilmekte, bu da yatırımcıları altın gibi  güvenli varlıklara çekmektedir. Çin ve Hindistan'da tüketicilerin gelirlerinde  kaydedilen artış da dünya altın talebinde ilk iki sırada yer alan bu ülkelerde  talebe destek sağladı” dedi.

Son dönemlerde Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yaşanan karmaşa sonrasında  artan jeopolitik gerginlik ve beraberinde yükselen petrol fiyatları ile enflasyon  endişelerinin Ocak ayı sonundan beri altın başta olmak üzere tüm kıymetli  metallerin değer kazanmasını sağladığını hatırlatan Saraç, ham petrol  fiyatlarının varil başına 126 dolara kadar yükseldikten sonra gerilemesine karşın  piyasada altının lehine gelişen diğer etkenlerin metalin değer kaybını  engellediğini söyledi.

Kıymetli madenler danışmanlık şirketi GFMS'nin geçen hafta bir rapor  açıkladığını, şirketin, altının 10 yıldır süren yükselişinin yıl sonuna değin  metali 1,600 dolar/ons'un üzerine yükseltebileceğini belirttiğini bildiren Saraç,  ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde faiz oranlarının artacağı beklentisinin  altın üzerinde baskı yaratabileceği, ancak bunların yakın vadede gerçekleşmesinin  muhtemel olmadığını söyleyen GFMS'nin, özellikle Asya'dan gelen güçlü yatırım  talebi, resmi sektör satışlarının eksikliği, toparlanmakta olan mücevher talebi  ve piyasaya hurda geri dönüşünün azalmasının etkisiyle metalin desteklendiğini  belirttiğini kaydetti.
Saraç, GFMS'nin 2011 yılında mücevher amaçlı altın talebinde bir miktar  düşüş yaşanabileceğini ifade ettiğini de belirtti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!