"Dolarda 1.92 TL tahmin değil varsayım"

Merkez Bankası tarafından Ceylan Intercontinental Otel'de düzenlenen basın toplantısıyla "Enflasyon Raporu" açıklandı. Toplantıda soruları yanıtlayan Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, enflasyon görünümüne ilişkin bir soru üzerine, "27 Ağustos konuşmasından itibaren kısa vadeli faiz oranlarının 6.75 ile 7.75 arasında dalgalanmasının beklenmesi gerektiğini ve enflasyonda ciddi düşüş olana kadar da bu şekilde devam etmesinin beklendiğini ifade ettik. Dolayısıyla sözle yönlendirmeyi enflasyona bağlayarak yapmış olduk" dedi.

ABD MERKEZ BANKASI İÇİN ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK ARTMAYA BAŞLADI
Başçı, Türkiye'de nispeten talep unsurlarının oldukça güçlü olduğu, istihdam dinamikleri de her şeye rağmen olumlu olduğu ve Merkez Bankası Kanunu'nun verdiği görev nedeniyle bir önceliklendirme yapmaları gerektiğinden enflasyonu ön plana çıkardıklarını ifade ederek, "Merkez Bankası'nın büyüme tahminlerini paylaşmadık. Orta Vadeli Program (OVP) tahmini olan yüzde 4 büyüme ile piyasadaki beklenti birbirinden çok uzak değil. Bizim görüşümüz de buna yakın. Daha dengeli bir büyüme olması gerekiyor. 2014'te iç talebin daha az, dış talebin biraz daha fazla katkı verdiği bir görünüm olacağını tahmin ediyoruz. Buradaki temel belirleyici AB'deki toparlanma ile Türkiye'nin AB'ye olan ihracatı konusunda ciddi hassasiyet var" diye konuştu.

FED'in 2014'te alacağı kararın Merkez Bankası politikalarına nasıl etki edeceğine ilişkin soruya da Başçı, "FED ile ilgili Mayıs ve Haziran ayında önemli sinyal verildi ve önemliydi. ABD Merkez Bankası için öngörülebilirlik artmaya başladı. Bundan sonra çok büyük bir sürpriz gelmemesi gerekir. Bundan sonraki ayarlamaların sınırlı olabileceğini tahmin ediyoruz. Elimizde iyi marjlar var. Şu anda ek parasal sıkılaştırmaların yeterli olabileceğini düşünüyoruz" dedi.

SIKILAŞMA GEREKİRSE SIKILAŞMA YAPABİLİRİZ
Başçı, raporun riskler bölümünde, gelecek dönemde sermaye akımlarının hızlanması veya sermaye akımlarında nisbi yavaşlama gözlenmesi alternatiflerinin bulunduğunu belirterek,"Sermaye akımlarının hızlanması halinde rezervlerimizi artırma yönünde adımlar atacağımızı, eğer sermaye akımlarında yavaşlama olursa ek parasal sıkılaştırmaları artırabiliriz. İlave sıkılaştırmanın gereceğini öngörmüyoruz, ama gerekirse de enflasyon görünümü açısından PPK yapabilir. Bütün raporda söylediğimiz sinyal; bizden kesinlikle gevşeme beklemeyin, eğer sıkılaşma gerekirse sıkılaşma yapabiliriz" diye konuştu.

TÜRK LİRASI DEĞER KAZANABİLİR Mİ?
Döviz kuru etkileriyle ilgili olarak Başçı, enflasyon raporunu işaret ederek, "Arkadaşlar tahminlerini sürekli yeniliyorlar. Aşağı yukarı bugünlerde yüzde 10 civarında döviz kurlarındaki değişikliğin 1 ila 1.5 puan arasında, 1 yıl zarfında enflasyona etkisinin olabileceğini düşünüyorlar. 6 ay içerisinde bunun öneml bir kısmı tamamlanıyor" dedi. Başçı, döviz kurlarıyla ilgili ancak, tahmin yapabileceklerini vurgulayarak, "Bizim varsayımımız, Temmuz Enflasyon Raporu'nda 1.92 civarında bir dolar kuruna işaret ediyordu. Bu raporda da yine içinde bulunduğumuz ayın ortalamasını kullanıyoruz. Dolayısıyla bu bir çalışma varsayımı. Fakat, Türk Lirası değer kazanabilir mi? Biz, belirliliği arttırdıkça, bir de temkinli duruşumuzu korudukça, Türk Lirası'nın değer kazanması ihtimali var. Ancak, bunu Merkez Bankası'nın kur tahmini olarak almamanız gerekir. Türk Lirası'nın değer kazanma ihtimali değer kaybetme ihtimaline göre daha yüksek, bizim görüşümüz" diye konuştu.

BİZDEN PARA POLİTİKASINDA GEVŞEME BEKLEMEYİN
Başçı, enflasyonun yüzde 5'e düşürülmesi için ne gerektiği ynündeki soruya da, "Enflasyonu düşürmek için mutlaka bizim iç talep konusunda çok sağlam duruş sergilemeye devam etmemiz gerekiyor. Benim burada mesaj vermek istediğimşey şu; enflasyona odaklı bir para politikası devam ediyor ve para politikasında bizden bir gevşeme beklemeyin. Bizden, aslında enflasyon hedefe iyice yaklaşana kadar, hatta hedefe ulaşana kadar para politikasında gevşeme beklemeyin" dedi.