Güncelleme Tarihi:
Recep Koçak, sigorta poliçelerinde teminatın genellikle Türk Lirası cinsinden verildiğini, doğal olarak taşımakta oldukları riskin de dolar cinsinden düştüğünü belirterek, ancak poliçe primlerinin TL cinsinden olmasının dolar cinsinden gelirlerinin azalmasına yol açtığını kaydetti.
Ancak dolar üzerinden düzenlenen poliçelerin bu dalgalanmadan etkilenmediğini ifade ederek, “Dolarda her ne kadar öngörülemeyen bir yükselme meydana gelmiş ise de bu artışın bugünkü seviyelerde, hatta biraz daha yukarıda gerçekleşmesi durumunda dahi, sigorta sektörü ciddi düzeyde etkilenmeyecektir” dedi.
KİŞİ BAŞINA PRİM 146 DOLAR
Recep Koçak, dolardaki yılsonu hedefinin 1,92 olduğuna da değinerek, bugün itibariyle görülen durumun yıl sonu seviyesinin biraz daha yukarıda olacağını söyledi. Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her ne kadar böyle olsa da, bu sene gerçekleştirmekte olduğumuz prim üretim artışının bu artışı karşılayacağı ve 2012 yılı sonunda ulaştığımız kişi başına 146 dolar seviyesini koruyacağımızı, hatta bu tutarı bir miktar artırabileceğimizi düşünüyorum. Tabii bu varsayım, doların bugünkü seviyesinin, Merkez Bankası’nın 2013 yılsonu hedefinin bir hayli üzerinde olduğu da dikkate alındığında; doların en azından yılsonu itibariyle bugünkü seviyesini koruduğu takdirde geçerli olacaktır. Tahminlerimize göre 2013 yılı prim üretimi yüzde 20’nin üzerinde bir artış gösterecektir. Dolar kurunda gerçekleşecek artışın bu oranların altında olacağı düşünüldüğünde, bu alanda bir olumsuzluk beklemiyorum.”
DALGALANMALARA HAZIRIZ
Recep Koçak, önümüzdeki dönem ekonomideki beklentilerini de açıkladı. Türkiye’nin dışında meydana gelen olumsuzlukların ortadan kalkması ile piyasanın dengeye oturacağını, dolar ve piyasadaki dalgalanmaların da durulacağını belirten Koçak, bu noktada önemli bir başka unsurun da Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) izleyeceği politika olduğuna dikkat çekti. Recep Koçak, bu konuda şu açıklamaları yaptı: “FED kararlarında bir değişiklik olmadığını yapmış olduğu son alımlardan ve açıklamalarından görüyoruz. Ancak ABD ekonomisi uygulamış olduğu politikalar sonrasında bir düzelme içine girmiştir ve buna bağlı olarak önümüzdeki dönemlerde tahvil alımını kısmaları sürpriz olmamalıdır. Çünkü hali hazırdaki politikalarının ilelebet sürdürülebilir bir uygulama olmadığı; er ya da geç politika değişikliğine gidileceği açıktır.
Bu nedenle Fed’in uyguladığı politikalara bağlı olarak ileride yine irili ufaklı dalgalanmaları global bazda tüm ülkeler yaşayabilecektir. Biz sigorta sektörü olarak bu duruma hazırlıklıyız. Ancak bizi asıl etkileyecek olan sigortalıların, diğer bir deyişle müşterilerimizin, bu duruma hazırlıklı olup olmamalarıdır. Bu nedenle Amerikan Merkez Bankası’nın tahvil alımını kısması neticesinde meydana gelebilecek kur riskini devamlı surette dikkate alırsak, böyle bir geçişi ülke olarak çok daha rahat atlatacağımızı söyleyebilirim.”
Ekonomideki dalgalanma ilk bizi etkiliyor
TÜRKİYE Sigorta Birliği Başkanı Recep Koçak, ekonomide meydana gelen olumsuz gelişmeler sonrasında bundan ilk etkilenen sektörler arasında sigorta sektörünün geldiğini belirterek, şunları söyledi: “Kişi ve kurumlar ilave tasarrufa gitme ihtiyacı duyduğunda, maalesef ilk kısılan kalemlerden biri sigorta olmaktadır. Ayrıca ticaretin zayıflaması nakliyat sektörünü doğrudan etkilemekte, dolayısıyla bizim için son derece önemli olan nakliyat sigortalarında da üretim azalmaktadır. Diğer taraftan ekonomideki belirsizliğin uzun sürmesi; yeni yatırımların ertelenmesi, ihracatta düşüş, otomobil ve emlak satışlarının gerilemesi gibi sonuçlar doğurabilecek ve bunların neticesinde küçülen ekonomi ve reasürans piyasasındaki daralma sektörü zora sokabilecek sonuçlar yaratacaktır. Bununla birlikte,
bugün itibariyle dolardaki artış ve piyasadaki dalgalanma bir kriz seviyesinde olmadığından ve daha çok Amerikan Merkez Bankası ve Suriye’deki iç savaştan kaynaklandığından, bu durumun uzun vadeli olmayacağı, piyasaların yılsonunda bir dengeye gelebileceğini düşünüyoruz. Nitekim, FED’in tahvil alımını kısmaması sebebiyle dolarda ve faiz oranlarında önemli bir gerileme meydana gelmiştir.”