Güncelleme Tarihi:
YASED Yeni Yönetim Kurulu'nun 2013-2014 Stratejik Programı'nı açıkladığı basın toplantısında konuşan Timuray, Türkiye'nin son 10 yıldır uluslararası doğrudan yatırımlar açısından istikrarlı bir büyümeye imza attığını belirterek, 2002 yılında 18 milyar dolar düzeyinde olan uluslararası sermaye stokunun 2012'de 10 kat artışla 180 milyar dolara ulaştığını, 2005 yılında 10 bin düzeyinde olan uluslararası sermayeli şirket sayısının ise 2012'de 30 bini aştığını bildirdi.
Yeni dönemde YASED'in, Türkiye'nin sürdürülebilir büyümesine ve ekonomik kalkınmasına katma değer yaratan uluslararası doğrudan yatırımları daha da güçlü desteklemek üzere sorumluluk almaya devam edeceğini söyleyen Timuray, "Misyonumuz, Türkiye'nin, uluslararası doğrudan yatırımlardan aldığı payı ve bir cazibe merkezi olarak rekabetçiliğini artırması için küresel standartlarda en iyi yatırım ortamının inşa edilmesinde fikir önderi ve çözüm ortağı olmak; vizyonumuz ise Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma hedefinin gerçekleşmesine, katma değer yaratan uluslararası doğrudan yatırımlarla destek veren öncü bir sivil toplum kuruluşu olmak" dedi.
Türkiye'nin dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefine paralel olarak, dünyada uluslararası sermaye çeken ilk 10 ülke arasında da olması gerektiğini düşündüklerini dile getiren Timuray, "Dünya genelinde uluslararası doğrudan yatırım (UDY) sıralamasında 10'uncu ülke her yıl 40-50 milyar dolar seviyesinde sermaye çekmektedir. Bu da bizi, dünyadaki UDY payımızı mevcut yüzde 1 seviyesinden en az yüzde 3 seviyesine çıkarma hedefine odaklamalıdır" şeklinde konuştu.
Timuray, YASED'in 2013-2014 döneminde odaklanacağı beş stratejik önceliği ise şöyle sıraladı:
"Yatırımların sürdürülebilir ve rekabetçi olmasını sağlayan uluslararası standartlarda yasal ve yönetsel düzenlemelere sahip yatırım ortamının tesisinde öncü rol almak, uluslararası yatırımların Türkiye ekonomisine ve kalkınmaya olan önem ve katkısını kamuoyu nezdinde etkin paylaşmak, Ar-Ge merkezi yatırımlarının artmasını destekleyen stratejik öneriler üretmek, küresel yetkinliklere sahip nitelikli iş gücünün yetiştirilmesi için stratejik öneriler üretmek ve şirketlerin yönetim, üretim, servis ve lojistik faaliyetlerinde, Türkiye'nin 'Bölgesel Merkez' olarak değerlendirilmesine öncülük etmek."
-"Uluslararası doğrudan yatırımlar için çekim merkezi olabiliriz"
Türkiye'nin kendi geniş iç pazarının yanı sıra çevre ülkeler de eklendiğinde, çok büyük bir bölgeye erişim sağlaması bakımından, yadsınamaz bir lojistik avantaja sahip olduğuna işaret eden Timuray, kaliteli, deneyimli ve aynı zamanda çevre ülkelerin kültürlerine adaptasyonu kolay olan iş gücü ve yönetim kabiliyeti ile de rekabetçi bir konumda olduğunun altını çizdi.
YASED Başkanı, "Dünyada batıdan doğuya doğru yaşanan sermaye akımının yaşandığı bir dönemde, ülkemizin önüne gelen bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirerek, bir uluslararası sermaye çekim merkezi olabileceğini düşünüyoruz" diye konuştu.
Toplantıda konuşan YASED Başkan Vekili Akın Kozanoğlu ise, göreve geldikleri 28 Şubat 2013 tarihinden itibaren daha etkin bir yeni yapılanma modeli üzerinde çalıştıklarını ve 5 adet öncelikli konuları ile paralel olarak, Yönetim Kurulu üyelerinin katılım ve sorumluluğunda yeni 5 Stratejik Komisyon oluşturduklarını ve komisyonların yol haritalarını çizerek çalışmalara başladıklarını ifade etti.
Hedef Singapur'un seviyesi
YASED Başkan Yardımcısı ve Novartis Türkiye Ülke Başkanı Güldem Berkman, uluslararası doğrudan yatırımı artırmak isteyen ülkelerin öncelikle kendilerine hedef edindiklerini, bunun ardından öngörülebilir, sürüdürülebilir, güvenli bir iş ortamının yaratılmasının gerektiğini ifade etti.
Berkman, Türkiye'nin bölgesel bir merkez haline gelmesinin ülkeye gelecek doğrudan yabancı yatırımların da artılması açısından önemli bir rol oynayacağını belirterek, "Şu anda 225 üyemiz içerisinde 40'ı ya üretim ya servis ya da yönetim merkezi olarak Türkiye'yi merkez olarak kullanıyor. Biz bunu minimum Singapur seviyesine getirmek istiyoruz. Şu anda bizim uluslararası yatırımcıların pek çoğu burada da iş yapıyorlar. Bunların ne kadarı Singapur'da iş yapıyorsa, bu noktalara getirmek istiyoruz. Bu minimum kısa vadede iki katına çıkarmak anlamına geliyor" ifadelerini kullandı.
Geçen yıl itibariyle bölgesel bir merkez olan Singapur yaklaşık 64 milyar dolarla uluslarararasu doğrudan yatırımlarda dünyada yüzde 4,2 oranında bir paya sahip olarak, 6. sıraya yerleşmişti.