Doğalgaz depolama çalışması hızlanıyor

Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği'nin toplantısına katılan Bakan Güler, “Türkiye'de ve Antalya'da Doğalgaz” konusunda işadamlarına bilgi verdi. Türkiye'nin 'enerji koridoru' olduğunu, petrol ve doğalgaz üretiminin yüzde 75'inin de ülkemiz çevresinde, tüketicinin de batıda bulunduğunu belirten Bakan Güler, “Böyle olunca ülkemizin jeopolitik ve jeostratejik durumu son derece önemli hale geliyor. Biz bu coğrafyayı en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz” dedi.
Türkiye'nin bu konumunun son derece önemli olduğunu vurgulayan Bakan Güler, Türkiye üzerinden Azerbaycan'ın doğudaki ve diğer birimlerin doğalgazını alıp Avusturya'ya kadar giden bir hat olduğunu anlattı. Bu projeyle birlikte, Yunanistan'la başlatılan anlaşmayla İtalya'ya ulaştırılacak bir proje bulunduğunu kaydeden Güler, şöyle konuştu:

“Bu projelerle Avrupa'yı güneyden ve ortadan kucaklayacak durumda oluyoruz. Enerji koridoru ve köprüsü oluyoruz, hem de enerji ile AB'ye girmiş oluyoruz ve birbirimize bağlıyoruz. Çeşmenin başında olmanın avantajı var. Son günlerde doğalgaz kesintileri ve azalmalarını da ele alırsak önemli noktada oluyoruz.”
Hükümetin son derece önemli olan Bakü-Tiflis-Ceyhan projesini sessiz sedasız tamamlamak üzere olduğunu belirten Bakan Güler, Bakü ve Tiflis'ten gelen petrolün 27 Mayıs tarihinde Ceyhan'dan tankere yükleneceği müjdesini verdi.

DOĞALGAZ KRİZİNİ ÇOK İYİ YÖNETTİK

Türkiye'nin ilk kez 1987 yılında doğalgaz anlaşması yaptığını, bu konudaki alımın yüzde 65'inin Rusya'dan yapıldığını söyleyen Bakan Güler, İran, Mısır ve Nijerya'dan da doğalgaz alımı yapıldığını bildirdi. Doğalgaz depolamasında sıkıntı yaşandığını vurgulayan bakan Güler, şöyle devam etti:

“20 yıldır doğalgaz alıyoruz. Ama doğalgaz deposunu ihmal etmişiz. Ukrayna ile doğalgaz konusunda sıkıntı yaşadık. İran'dan gelen doğalgazda da düşüş oldu. Ancak son yaşanan doğalgaz krizini çok iyi yöneterek atlattık. Kömür santralları ve barajları devreye soktuk, tüm santralleri yüzde yüz çalıştırdık. Elektrik kesintisine yol açmadık. Aksi bir durum olsaydı ülke ekonomisi çok büyük zarar görürdü. Doğalgaz krizini çok iyi yönettik.”

Yaşanan sıkıntıların doğalgaz depolarının önemini bir kez daha ortaya çıkardığını anlatan Güler, şunları kaydetti:
“Silivri'de yeraltı deposunu süratli şekilde yetiştirmeye çalışıyoruz. TPAO'nun yeraltında 1.6 milyar metreküplük kaynağı var. Buranın hacmini geliştirmeye çalışıyoruz. 2002 yılında mukavelesi yapılmış ama daha sonra konsorsiyumla sorun çıktığı için çalışma 2004 yılına kadar dondurulmuş. Anlaşma yaptık, çalışmayı bitirmeye çalışıyoruz. Mukavele zayıf yapıldığı için şirketle zaman zaman sorunlar çıkıyor, çözmeye çalışıyoruz.
Tuzgölü'nün altında bir depo düşünüyoruz. 700 metre derinlikte tuz zonları var. Bunları eriterek meydana gelen boşluğu gazla doldurmayı düşünüyoruz. 1-5 milyar metreküp arasında hacmi olacak.”

Güneş, rüzgar ve diğer alternatif enerji kaynaklarının kullanımını sağlamak amacıyla, yeni çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Güler, kömür sahalarını elektrik santralı yapılması şartıyla özel sektöre devrettiklerini bildirdi.
Yeni bir bina dizayn ettiklerini söyleyen bakan Güler, güneş ısısı ve ısı yalıtımı kullanılacak yeni bir bina projesi geliştirdiklerini, bunu da yakında açıklayacaklarını ifade etti. Bakan Güler, Tedaş'ın özelleştirilmesini hızlandırdıklarını devletin enerjide üretim, iletim ve dağıtımdan çekileceğini sadece denetim görevini yapacağını belirtti.

MANAVGAT BARIŞ SUYU

Türkiye'deki akarsuların denize aktığını ve yılda 5 milyar dolarlık kayıp olduğunu dile getiren Bakan Güler, şöyle devam etti.

“Manavgat Barış Suyu Projesi konusunda İsrail ile anlaşma yapıldı. Fiyat ve suyun nakliyesi konusu çözülemedi. Fiyat ve taşımacılık konusunda karşı taraftan öneri bekliyoruz. Manavgat Suyu'nun bölgedeki 33 kilometrelik alanda bulunan otellerin ihtiyacı olarak kullanılması için çalışmalar yapılıyor. Bu suyu çok iyi kullanmalıyız. 30 yıllık bir ihtiyacı karşılayacak kapasitesi var.”