Güncelleme Tarihi:
Türkiye, 133.9 milyar dolarlık ara malı (hammadde) ithalatı yaptığı anılan dönemde toplam 117.1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirebildi. Toplam ihracat, tüketim ve yatırım mallarıyla birlikte 184 milyar dolara ulaşan toplam ithalatın ise ancak yüzde 63.7’sini karşıladı.
Mart sonu itibariyle son bir yıllık dönemde toplam ihracat 117 milyar 148.7 milyon dolar olurken, ithalat 183 milyar 972,3 milyon dolara ulaştı. Bir yıllık dönemde Türkiye, 66 milyar 823,6 milyon dolar dış ticaret açığı verdi.
133.9 MİLYAR DOLARI HAMMADDE
Son bir yıldaki ithalatın 133 milyar 919,1 milyon dolarlık bölümünü hammadde (ara malları) oluşturdu. Buna göre yıllık ihracatla; yıllık ara malı ithalatının yüzde 87.5’i, toplam ithalatın ise sadece yüzde 63.7’si karşılanabildi. Diğer bir deyişle Türkiye her 100 dolarlık ihracata karşılık 114.3 doları ara malı olmak üzere toplam 157 dolarlık ithalat gerçekleştirdi.
Son bir yıldaki ihracat ve ara malı ithalatının aylık ortalama tutarları baz alındığında, bir yıl boyunca gerçekleştirilen toplam ihracatın, hammadde ithalatının ancak 10.5 aylık tutarını karşılayabildiği hesaplandı. Bir yıldaki toplam ihracat, toplam ithalatın ise ancak yedi buçuk aylık tutarına karşılayabildi.
AÇIĞI BÜYÜTÜYOR
İthalat faturasının büyük bölümünü ara malları (hammadde) oluştururken, yatırım malları ile yurttaşların ithal tüketiminin daha düşük tutarlarda olduğu dikkati çekti. Mart sonu itibariyle son bir yılda ithal hammaddeye ödenen döviz, Türkiye’nin toplam ithalat faturasının yüzde 72.8’ine denk geldi. Aynı dönemde ithalatın 28 milyar 900,8 milyon dolarla yüzde 15.7’lik bir bölümünü yatırım (sermaye) malları, yüzde 11.1 oranındaki 20 milyar 378.2 milyon dolarlık bir bölümü ise tüketim maddeleri oluşturdu.
Buna göre ithalatın büyük bölümü, hammadde için; diğer bir deyişle üretim ve ihracat için yapılıyor. Türk sanayicinin ihraç edeceği ürünlerde kullanacağı ara malını ithalatla karşılaması, ihracatın ithalatı ve buna bağlı olarak dış ticaret açığını büyüten bir mekanizma şeklinde işlemesine yol açıyor.
YILLARA GÖRE SEYİR
Hem ihracat hem de iç tüketime yönelik sanayi üretiminin neredeyse tamamen ithal girdiye bağımlı hale gelmesinde, 2007 sonlarına kadar olan dönemdeki yoğun sıcak para girişleriyle kurların hızlı gerilemesi, diğer bir deyişle Türk parasının dövizler karşısında aşırı değerlenmesi etkili oldu. Bu yılın ilk çeyreğinde ise dış ve iç istikrarsızlık etkisiyle önceki beş yıldakinin tersine bir tren yaşandı; ancak YTL’nin değer yitirdiği bu dönemde dış ticaret dengesinde belirgin bir düzelme henüz görülmedi.
Son bir yılda hammadde ithalatının ancak yüzde 87.5’ini karşılayabilen toplam ihracat, 2001 yılında bunun yüzde 103.4’ü düzeyinde bulunuyordu. Diğer bir deyişle Türkiye hammadde ithalatından daha yüksek tutarda ihracat yapıyordu.
Aşırı boyutlardaki hammadde ithalatı yerli ara malı üreticilerinin iş hacmini daraltarak, başka ülkelerin üretim ve istihdam artışına katkı yapıyor. İthal edilen hammaddenin önemli bir bölümü de iç tüketime yönelik üretimde kullanılıyor. Son altı yılda, tüketim malı ihracatının hammadde ithalatına oranının da yüzde 50’lerden yüzde 35’lere indiği görülüyor. Türk ihracatçısının giderek daha fazla hammadde ithal ederek, bunun bir bölümünü ihracata, bir kısmını da iç tüketime yönelik üretimde kullanmasının, Türkiye’nin dış ticaret açığı ve buna bağlı olarak cari işlemler açığının sürekli büyümesinde etkili olduğu dikkati çekiyor.