Diğer ülkelerden farklı yerimiz olduğu bilinmeli
Güncelleme Tarihi:
A.A
Oluşturulma Tarihi: Mart 13, 2012 10:58
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'nin İran'dan ham petrol almaya devam ettiğini belirterek, “Biz sınır ülkesiyiz ve ham petrol tedarikimizin hemen hemen yarısını İran'dan yapıyoruz. Bu manada diğer ülkelerden biraz daha farklı bir yerimizin olduğunun bilinmesi doğru olur” dedi.
Bakan Yıldız, doğalgazla alakalı geliştirilecek projelerin İran'a yaptırımlar kapsamında olmayacağı kanaatinde bulunduğunu da bildirdi.
Kuveyt'te düzenlenen 13. Uluslararası Enerji Forumuna (UEF) katılan Bakan Yıldız, burada Avrupa Birliği Enerji Komiseri Günther Oeittinger ile ikili bir görüşme yaptı.
Görüşme sonrasında açıklama yapan Bakan Yıldız, 66 ülkenin enerji ve petrol bakanları düzeyinde katılımıyla, üretici, tüketici ve taşıyıcı ülkelerin biraraya geldiği Uluslararası Enerji Forumunun dünyadaki en büyük organizasyonlardan bir tanesi olduğunu söyledi.
Forumun sabahki oturumunda öne çıkan olgunun enerji tüketiminde büyümenin devam ettiği, dolayısıyla yatırım yapma ihtiyaçları olduğunu kaydeden Yıldız, “Önümüzdeki 10-15 yıllık sürecin, hatta 2035 yılını bulan sürecin çok iyi yönetilmesi gerektiği konuşuldu” dedi.
AB Enerji Komitesi Günther Oettinger ile yaptığı görüşmede Türkmenistan ziyareti, Azerbaycan ilişkileri, Şahdeniz 2 konsorsiyumunun son tercihinin neler getirip götürebileceği ve AB üyesi ülkelerin doğalgaz arz güvenliği probleminin çözülebilmesi için neler yapılabileceğini değerlendirdiklerini kaydeden Yıldız, bu konularda üçlü ve dörtlü toplantıların önümüzdeki süreçte Viyana ve Stuttgart'ta yapılmasını konuştuklarını bildirdi.
TAP, Batı Nabucco ve TANAP projeleriyle ilgili gelişmeleri de genel olarak değerlendirdiklerini ifade eden Yıldız, “Ben Türkmenistan gazının da gelebiliyor olması halinde ciddi bir sinerji oluşacağı kanaatindeyim. Tabii ki bunları önümüzdeki süreçte biraz daha değerlendirmekte fayda var” diye konuştu.
İran'a yaptırımlar ve Türkiye'nin durumu
Türkiye'nin, İran petrolüyle ilgili ABD veya AB'den bir istekte bulunup bulunmayacağı yönündeki soru üzerine Bakan Yıldız, doğalgazın ve doğalgazla alakalı geliştirilecek projelerin İran'a yapılması planlanan yaptırımlar kapsamında olmayacağı kanaatinde olduğunu bildirdi.
Ham petrol konusunda ise bir sınır ülkesi olarak Türkiye'nin tedarikinin hemen hemen yarısını İran'dan yaptığını hatırlatan Yıldız, şunları söyledi:
“Bu manada diğer ülkelerden biraz daha farklı bir yerimizin olduğunun bilinmesi doğru olur. İran ham petrolü İngiltere veya Fransa'nın ithalatının yüzde 1, yüzde 2'sini oluşturuyor. Bizim statümüz onlar gibi değil. Arz güvenliğiyle alakalı tabii kaynak çeşitliliğine, ülke çeşitliliğine gidilebilir, ama ana orijin noktamızın bu olduğunu bilmek lazım. Bununla alakalı gelişmeleri biz de çok yakından takip ediyoruz. Farklı ülkelerle tabii ki görüşmeler olabilir, fakat bizim İran'la çok iyi bir dostluğumuz var ve hem şu anda devam eden hem de bundan sonra geliştirilebilecek projelerle alakalı konularımız var. Yalnızca OECD açısından baktığımızda İran'a sınır olan tek ülkeyiz. O yüzden statümüzün farklı olduğunun bilinmesi lazım.”
Şu anda Türkiye'nin İran'dan petrol almaya devam ettiğini de vurgulayan Taner Yıldız, “Bugün Mart ayındayız ve İran'dan petrol almaya devam ediyoruz. İran ve diğer 11 ülkeden ham petrolü, 5 ülkeden de doğalgazı almaya devam ediyoruz” dedi.
Japonya'nın nükleer üretimi yüzde 19'a geriledi
Bu arada Forumun “Gelecekteki Enerji Talebinin Karşılanması: Uzun Döneme Yönelik Planlama ve Yatırım” başlıklı birinci oturumunda, dünyada enerji ihtiyacının artmaya devam ettiği ve petrolün önümüzdeki dönemde de ana enerji kaynağı olmaya devam edeceği ifade edildi.
Japonya JGC Corporation CEO'su Koichi Kawana, 2010 yılında Japonya'nın enerji ihtiyacının yüzde 34'ü nükleer santrallardan karşılanırken, felaket sonrası bu oranın yüzde 19'lara kadar gerilediğine dikkat çekti.
Nükleerin yerini petrol ve doğalgazın aldığını kaydeden Kawana, 2020 yılına kadar geniş çaplı doğalgaz projeleri geliştirmeyi hedeflediklerini bildirdi.
Kuveyt'te düzenlenen 13. Uluslararası Enerji Forumuna (UEF) katılan Bakan Yıldız, burada Avrupa Birliği Enerji Komiseri Günther Oeittinger ile ikili bir görüşme yaptı.
Görüşme sonrasında açıklama yapan Bakan Yıldız, 66 ülkenin enerji ve petrol bakanları düzeyinde katılımıyla, üretici, tüketici ve taşıyıcı ülkelerin biraraya geldiği Uluslararası Enerji Forumunun dünyadaki en büyük organizasyonlardan bir tanesi olduğunu söyledi.
Forumun sabahki oturumunda öne çıkan olgunun enerji tüketiminde büyümenin devam ettiği, dolayısıyla yatırım yapma ihtiyaçları olduğunu kaydeden Yıldız, “Önümüzdeki 10-15 yıllık sürecin, hatta 2035 yılını bulan sürecin çok iyi yönetilmesi gerektiği konuşuldu” dedi.
AB Enerji Komitesi Günther Oettinger ile yaptığı görüşmede Türkmenistan ziyareti, Azerbaycan ilişkileri, Şahdeniz 2 konsorsiyumunun son tercihinin neler getirip götürebileceği ve AB üyesi ülkelerin doğalgaz arz güvenliği probleminin çözülebilmesi için neler yapılabileceğini değerlendirdiklerini kaydeden Yıldız, bu konularda üçlü ve dörtlü toplantıların önümüzdeki süreçte Viyana ve Stuttgart'ta yapılmasını konuştuklarını bildirdi.
TAP, Batı Nabucco ve TANAP projeleriyle ilgili gelişmeleri de genel olarak değerlendirdiklerini ifade eden Yıldız, “Ben Türkmenistan gazının da gelebiliyor olması halinde ciddi bir sinerji oluşacağı kanaatindeyim. Tabii ki bunları önümüzdeki süreçte biraz daha değerlendirmekte fayda var” diye konuştu.
İran'a yaptırımlar ve Türkiye'nin durumu
Türkiye'nin, İran petrolüyle ilgili ABD veya AB'den bir istekte bulunup bulunmayacağı yönündeki soru üzerine Bakan Yıldız, doğalgazın ve doğalgazla alakalı geliştirilecek projelerin İran'a yapılması planlanan yaptırımlar kapsamında olmayacağı kanaatinde olduğunu bildirdi.
Ham petrol konusunda ise bir sınır ülkesi olarak Türkiye'nin tedarikinin hemen hemen yarısını İran'dan yaptığını hatırlatan Yıldız, şunları söyledi:
“Bu manada diğer ülkelerden biraz daha farklı bir yerimizin olduğunun bilinmesi doğru olur. İran ham petrolü İngiltere veya Fransa'nın ithalatının yüzde 1, yüzde 2'sini oluşturuyor. Bizim statümüz onlar gibi değil. Arz güvenliğiyle alakalı tabii kaynak çeşitliliğine, ülke çeşitliliğine gidilebilir, ama ana orijin noktamızın bu olduğunu bilmek lazım. Bununla alakalı gelişmeleri biz de çok yakından takip ediyoruz. Farklı ülkelerle tabii ki görüşmeler olabilir, fakat bizim İran'la çok iyi bir dostluğumuz var ve hem şu anda devam eden hem de bundan sonra geliştirilebilecek projelerle alakalı konularımız var. Yalnızca OECD açısından baktığımızda İran'a sınır olan tek ülkeyiz. O yüzden statümüzün farklı olduğunun bilinmesi lazım.”
Şu anda Türkiye'nin İran'dan petrol almaya devam ettiğini de vurgulayan Taner Yıldız, “Bugün Mart ayındayız ve İran'dan petrol almaya devam ediyoruz. İran ve diğer 11 ülkeden ham petrolü, 5 ülkeden de doğalgazı almaya devam ediyoruz” dedi.
Japonya'nın nükleer üretimi yüzde 19'a geriledi
Bu arada Forumun “Gelecekteki Enerji Talebinin Karşılanması: Uzun Döneme Yönelik Planlama ve Yatırım” başlıklı birinci oturumunda, dünyada enerji ihtiyacının artmaya devam ettiği ve petrolün önümüzdeki dönemde de ana enerji kaynağı olmaya devam edeceği ifade edildi.
Japonya JGC Corporation CEO'su Koichi Kawana, 2010 yılında Japonya'nın enerji ihtiyacının yüzde 34'ü nükleer santrallardan karşılanırken, felaket sonrası bu oranın yüzde 19'lara kadar gerilediğine dikkat çekti.
Nükleerin yerini petrol ve doğalgazın aldığını kaydeden Kawana, 2020 yılına kadar geniş çaplı doğalgaz projeleri geliştirmeyi hedeflediklerini bildirdi.