Emre Özpeynirci
Oluşturulma Tarihi: Eylül 21, 2009 00:00
TEMSA Global CEO’su Mehmet Buldurgan, krizde sadece otobüs ihracatıyla yükün taşınmaz hale geldiğini belirterek, “Krizde yatırımı kesmeyen kamu ihalelerine girmek için hibrid otobüs bile ürettik” dedi. Temsa Global Genel Müdürü Yusuf Soner ise Adapazarı’ndaki kamyon fabrikaları için her türlü ortaklığa açık olduklarını belirtti.
ADANA’nın ardından 1 yıl içinde Mısır ve Adapazarı fabrikalarını devreye sokan ve son 5 yılda 120 milyon doların üzerinde yatırım yaparak global bir marka haline gelen Sabancı Grubu’na bağlı Temsa, ekonomik krizden büyük yara aldı. 2008 yılında 1 milyar TL’yi aşan ciroya ulaşan şirket, bu yıl özellikle ağır ticari araç satışlarında yaşanan büyük düşüşle yüzde 50’den fazla küçüldü. Krize adeta otobüs ihracatıyla direnmeye çalışan Temsa Global, yıl sonu ciro hedefini ise 500 bin TL’ye kadar çekti.
Ekmek teknesi yanıyor
Temsa Global Genel Müdürü Yusuf Soner, Türkiye’de ticari araç sektörünün yandığını belirterek, “Özellikle ağır ticaride üretim, yüzde 90’ın üzerinde düştü. Türkiye’nin ekmek teknesi yanıyor. Bu yangına çare bulun. Yerli üretime sahip çıkın” diyerek içinde bulundukları zor durumu dile getiriyor. Soner, Temsa Global’ın 2008 sonunda Adapazarı’nda devreye soktuğu kamyon fabrikasında üretiminin neredeyse durma noktasına geldiğini belirterek, “Fabrikanın 3’te 2’den fazla kapasitesi atıl durumda. Bu kapasiteyi doldurmak için her türlü ortaklığa açığız. Bu Mitsubishi’yle olur, başka markalarla da olur. 50 bin adet kamyon üretecek kapasitemiz boş. Gelsinler kullansınlar. Anahtar elimizde sallıyoruz” dedi.
Adapazarı parasını çıkardı“Adapazarı fabrikası krizde devreye girdi. Keşke bu yatırımı yapmasaydık dediğiniz oldu mu “ sorusuna ise Soner, “Tabiki hayır. Zaten Adapazarı fabrikası, yaptığımız yatırımı fersah fersah çıkardı. Lojistik maliyetlerinden kazandı” dedi.
Temsa Global’in CEO’su Mehmet Buldurgan ise Adapazarı fabrikalarından daha fazla verim almak için üretim yapmak isteyen firmalara kapılarını açtıklarını belirterek, “Bu gelenler Japon da olabilir Çinli de” açıklamasını yaptı. İç pazardaki küçülmeyi, krizde alımı durdurmayan kamu sektörüne girmekle aşmaya çalıştıklarını da söyleyen Buldurgan şöyle konuştu: “Sadece otobüs ihracatıyla bu yük taşınmaz hale gelmişti. Yeni fırsatlara açık bir şirketiz. Bizde Ar-Ge’ye yaptığımız yatırımın gücünü kullandık. Mayıs ayında ilk şehir otobüsü üretimimize başladık. Avenue isimli otobüsü, 300 Türk mühendisin gücüyle tamamen kendimiz geliştirdik. Şimdi her türlü kamu ihalesine hazırız. Bununla da yetinmeyip özellikle Avrupa’da verilen teşviklerle şehir içinde hızla büyüyen hibrid otobüs konusunda da harekete geçtik. Kısa sürede Avenue’nın hibrid versiyonunu geliştirdik.”
Tapusu, pasaportu bizde
TEMSA Arge Merkezi’nde Türk mühendisler tarafından geliştirilen yüzde 100 yerli ilk toplu taşıma aracı olan ‘Avenue’ serisi ‘Hibrid’ versiyonu ile tamamlandı. Hibrid Avenue, aynı uzunluktaki standart otobüslere kıyasla yüzde 25 daha fazla yakıt tasarrufu sağlıyor. 2010 yılı son çeyreğinde seri üretime girmesi planlanan Temsa Hibrid Avenue’nun yokuş çıkarken aldığı takviye, dizel motora gelen yükü dolayısıyla yakıt tüketimini azaltıyor. Temsa Global CEO’su Mehmek Buldurgan, “Elimizde tapusu, pasaportu bizde olan bir ürün var. Bağımsız bir üreticiyiz. Biz bu ürün çeşitleri ile dış ve iç kamu ihalelerin en güçlü adayıyız” dedi.
Tarihindeki ikinci kritik sürece girdi
2000-2001 döneminde batma noktasından kendi markasını yaratıp, ihracata yönelmekle çıkan Temsa Global, tarihindeki ikinci önemli dönemece girmiş durumda. Temsa’nın 5-6 yılda sıfırdan 750 milyon dolarlık global bir şirkete dönüşmesinin mimarlarından olan Mehmet Buldurgan, “Bu zor süreçten Ar-Ge’ye ve insana yaptığımız yatırımlarla çıkacağız” dedi. “Sabancı Holding’in Toyota’daki hisselerini 85 milyon dolara ALJ Grup’a sattıktan sonra otomotivdeki tek gücü Temsa kaldı. Acaba Sabancı, iyi bir fırsat bulursa Temsa’yı da satabilir mi” sorusuna ise Buldurgan, “Buna Sabancı Holding karar verir. Ama unutmayın Toyota’da Sabancı sadece distribütördü. Biz hem üreticiyiz hem de global bir markayız. Bu krizden güçlenerek çıkarız” cevabını verdi.
Fuarın ‘EN’leri
FRANKFURT OTOMOBİL FUARINDAN KARELEREN siyasi
Renault Fluence Z.E.Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün ve Devlet Bakanı Zafer Çağlayan’ın ‘gelinimiz’ dedikleri Bursa’da üretilen elektrikli Fluence fuarın ‘en siyasi’si oldu.
EN liseli
Fiat 500
Fiat 500, köklü tarihe sahip bir model olsa da halen liseli gençler kadar ateşli. İtalyan üretici standdaki liseli kızlarla 500’ün karakterini en güzel şekilde ortaya koydu.
EN seksi
Lamborghini Reventon RoadsterSadece 21 adet üretilecek olan Lamborghini Reventon Roadster, hem tasarımı hem de tanıtımıyla fuarın ‘en seksi’si oldu. 650 beygir gücündeki aracın fiyatıysa 1.3 milyon
dolar.
EN retro
Citroen REVOLTeTasarımında, Citroen’in üretim tarihine damga vuran modeli 2CV’ten izler taşıyan REVOLTe konsepti, geçmişe gönderme yapan modeller arasında en dikkat çeken araç oldu.
EN yarışçı
Ferrari 458 ItaliaFerrari F430’un yerini alan 570 beygir gücündeki yeni modeli 458 Italia, geliştirme sürecinde en büyük katkıyı sağlayan Formula 1’in efsanevi yarışçısı Michael Schumacher tarafından tanıtıldı.
EN sıradışılar
Peugeot BB1 - VW L1 Concept - BMW VEDPeugeot’nun motosiklet gidonlu konsepti BB1, 2.5 metrelik uzunluğuna rağmen 4 kişiye yolculuk imkanı sunuyor. Volkswagen’nin 380 kilogram ağırlığındaki L1 konsepti ise 2 silindirli 29 beygir gücündeki dizel motoruyla 100 kilometrede ortalama 1.2 litre mazot tüketiyor. BMW’nin VED konsepti ise hem aerodinamik tasarım özellikleri hem de motoruyla ‘en sıradışılar’ arasındaki yerini aldı.