Güncelleme Tarihi:
YAKLAŞIK 40 yıldır tekstil sektöründe faaliyet gösteren 1995 yılında ise kendi markasını kuran Muammer Akçay, bugün Prada’dan Hugo Boss’a, Lacoste’den Tommy Hilfiger’a, Moschino’dan Diesel’e kadar birçok dünya devi markasına kumaş üretiyor. Denizli’deki 15 bin metrekare kapalı alanda üretim gerçekleştiren Bezsan Tekstil’de 200 çalışanı bulunduğunu anlatan Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Akçay, “Yılda 4 milyon metre dokuma kumaş kapasitesine sahibiz. Bu alanda yaptığımız çalışmalar ile dünya markalarının da radarındayız. 2019 yılında da ciromuzu arttırıp ihracatımızı büyütmek için çalışacağız” dedi. Muammer Akçay, şirketin kuruluşunu ve büyümesini ise şöyle anlattı:
“Sektörde aileden gelen bir bilgi birikimine sahibiz. 1980’lerde Sultanhamam’da tekstil ticareti ile çalışmalara başladım. 15 yıl sonra dokuma kumaş üretimine geçtim. Daha sonra kendi markamı kurmak için faaliyetler yürüttüm. Bu dönemde Rusya pazarı Türkiye için çok önemliydi. Biz de sektördeki her şirket gibi bu ülkeye önemli miktarda üretim yapmaya başladık. Ancak 1998 yılında Rusya’da yaşanan kriz bizi yeni pazar arayışlarına yönlendirdi. Biz de bu dönemde rotamızı Avrupa’ya çevirdik. 2000’li yılların başında Avrupa’daki fuarlara katılmaya başladık. İlk katıldığımız fuar da Fransa’nın başkenti Paris’teki Texworld Paris oldu. Daha sonra Premiere Vision Paris’e katılmaya hak kazandım. Amacımız bu fuara bir kez girip iş yapmak değildi. Her yıl katılmaya başladık ve sonunda dünya markalarının dikkatini çektik.
HUGO BOSS İLK FİRMA
Bu dönemde daha yerel markalarla çalışıyorduk. Yine Avrupa’da çok bilinmeyen ancak bölgesinde daha kuvvetli şirketlere kumaş temin ettik. Daha sonra ise devlerle masaya oturduk. 2005 yılında ise Çin gerçeği öne çıktı. Rekabetçi fiyatlarla öne çıkıyorlardı. Ancak tüm bunlara rağmen büyümemizi sürdürmeyi başardık. 2007 yılından itibaren ise ilk önce Hugo Boss ile çalışmaya başladık. Daha sonra Tommy Hilfiger geldi. Bu markalara dokuma kumaşı üretiyoruz. Ürün yelpazemiz çok farklı ve geniş. Bunlar ceket, pantolon, mont ve gömlek gibi ürünlerde kullanılıyor.
2010 yılından sonra ise ciddi bir büyüme kaydettik. Denizli’deki ikinci fabrikamızı 2014’te hayata geçirdik.
200 KİŞİ ÇALIŞIYOR
Bu tarihten sonra ise koleksiyon ve Ar-Ge çalışmalarımız hızlandı. Şirketin ikinci nesli olan çocuklarımda aktif rol almaya başladılar. Bugün toplamda 20 milyon dolarlık ciromuz bulunuyor. Üretimimizin yüzde 80’ini ihraç ediyoruz. Tüm Avrupa pazarı yanında Avustralya, Japonya, Güney kore, Amerika bizim için en önemli pazarların başında geliyor.
Ancak Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerimiz tüm hızıyla sürüyor. Şirketimizde aktif 200 çalışanımız var. 2018 yılında yüzde 25 büyüme gerçekleştirdik, 2019 yılında ise kapasite arttırımı programımızda yok. Yılda 8 farklı fuara katılıyoruz. Bu fuarlar bizim çok önemli ve değerli. Çünkü fuarlarda yeni ürünlerimizi de sergileme imkanımız oluyor. Denizli Türkiye’nin tekstil sektöründe en önemli şehirlerinden birisi. Biz de bu şehirde sağladığımız istihdam katkısı ile mutluluk duyuyoruz. Sektör olarak da ihracatçı birliklerinde bu alanda önemli çalışmalara imza atıyoruz.”
FARK YARATANLAR: TURBOJET MOTORU SERİ ÜRETİME HAZIR
TÜRKİYE savunma sanayii alanında birçok şirket öne çıkan çalışmalara imza atıyor. Bu şirketlerin başında da Kale Grubu geliyor. Kale Grubu şirketlerinden Kale Ar-Ge tarafından geliştirilen ve SOM füzesinde kullanılacak KTJ-3200 turbojet motoru seri imalata hazır. Motorun yıl sonuna kadar SOM ile uçuş testlerinin yapılması bekleniyor. Seri imalat için Savunma Sanayii Başkanlığı’ndan (SSB) ihale beklediklerini belirten Kale Grubu Başkan Yardımcısı ve Teknik Bölüm Başkanı Osman Okyay, projede 79 mühendisin çalıştığını söyledi: “2012’de SOM motoru ihalesini kazandığımızda SSB grubumuza Ar-Ge çalışmalarında kullanmak için 25 milyon dolar verdi. Bizim için kendi motorumuzu imal edebilmek için çok önemli bir adımdı. Bu paranın üzerine 25 milyon dolar da kendi kaynaklarımızdan harcadık. Sonuçta ortaya 30 dakika çalışması istenirken 5 saat çalışabilen KTJ3200 motoru ortaya çıktı. Tasarım, prototip imalatı derken özel bir test merkezini hayata geçirdik. Artık bir motor ailesi için hazırız” dedi. Osman Okyay, “Özel bir test merkezi inşa ettik. Burada motora iletmek için saniyede 10 kilogram hava üfleyebilecek bir ortam oluşturduk. Ayrıca +70 santigrat dereceden -57 santigrat dereceye kadar iklimlendirme yapacak, havayı yüksek irtifada kurutacak bir ortam oluşturduk” dedi.
DESTEK VERENLER: VANLI KADIN GİRİŞİMCİLERE SERTİFİKA VERİLDİ
GARANTİ Bankası ve Boğaziçi Üniversitesi Yaşamboyu Eğitim Merkezi (BÜYEM) iş birliğiyle hayata geçirilen Kadın Girişimci Yönetici Okulu kapsamında Van’da eğitime katılan girişimci kadınlar sertifikalarını aldı. Garanti Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre, girişimci kadınların işlerini büyütmek hedefiyle gerçekleştirilen Kadın Girişimci Yönetici Okulu’nun 27. durağı Van oldu. Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri tarafından gerçekleştirilen eğitim programını başarıyla tamamlayan Vanlı kadın girişimciler tören ile sertifikalarını aldılar. Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran, sürdürülebilir bir gelecek için ekonomik ve toplumsal kalkınmadaki en önemli parçanın kadınların iş hayatı ve sosyal hayattaki gücünün artması olduğunu belirtti.
FUAR TAKVİMİ: HALI SEKTÖRÜ GAZİANTEP’TE BULUŞTU
HANNOVERS Fair Türkiye tarafından, Gaziantep Ticaret Odası (GTO), Gaziantep Sanayi Odası, Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği (GAHİB) ve Gaziantep Halıcılar ve Dokumacılar Odası iş birliğiyle düzenlenen “Domotex Türkiye 2019 Halı ve Zemin Kaplamaları Fuarı” Ortadoğu Fuar Merkezi’nde törenle kapılarını açtı. Dünya halı ticaretinin yaklaşık 16 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip olduğunu ifade eden GAHİB Başkanı Ahmet Kaplan, bu pazarda Çin’in yaklaşık 3 milyar dolarla en çok halı ihracatı gerçekleştiren ülke konumunda bulunduğunu söyledi. Türkiye’nin yaklaşık 2.3 milyar dolarlık halı ihracatıyla dünyada ikinci ülke konumunda olduğunu anlatan Kaplan, “Türkiye’deki halı üretimi ve ticaretinin başkenti ise 1 milyar 550 milyon dolarlık ihracata sahip Gaziantep’tir” dedi.
İHRACATTA YENİ ROTALAR BEBEK ÜRÜNLERİNDE HEDEF PAZAR POLONYA
TÜRKİYE’de bebek ve çocuk konfeksiyonunda üretimin yüzde 80’ini tek başına karşılayan Bursa, bu kez rotasını Polonya’ya çevirdi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmail Kuş, “Polonya, Avrupa’nın geçiş kapısı konumunda. Bursa için de bu pazardan üst düzeyde faydalanmalıyız” dedi. BTSO olarak 1 ay önce Tekstil ve Giysilik Kumaş UR-GE Projesi üyelerini Lodz kentinde Polonyalı firmalarla buluşturduklarını hatırlatan İsmail Kuş, “Bebek ve çocuk konfeksiyonunda Bursamızın üretim tecrübesi üst noktada. Bizler de geniş bir katılımla B2B organizasyonu gerçekleştirdik. Polonya, Avrupa’nın geçiş kapısı konumunda. Bursa için de bu pazardan üst düzeyde faydalanmalıyız” dedi. Bebe Çocuk Konfeksiyon Sektörü Sanayici ve İş Adamları Derneği (BEKSİAD) Başkanı Ömer Yıldız, BTSO öncülüğünde düzenlenen organizasyonunun sektör için büyük önem taşıdığını ifade etti.