Güncelleme Tarihi:
EĞİTİM sisteminde teknolojiyi devreye sokarak bilgi toplumu yaratıp, zengin fakir arasında fırsat eşitliğini sağlamak amacıyla yaklaşık 6 yıl önce hayata
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da büyük önem verdiği proje kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı işbirliği ile Türkiye‘deki tüm dersliklere birer adet dizüstü bilgisayar, projeksiyon cihazı ve akıllı tahtanın konulup, öğrencileri tablet bilgisayarların dağıtılması öngörülüyordu. Bir çok ilde tablet ve akıllı tahtalar dağıtılsa da tek elden yürümediği için beklenen verimin alınamadığı projenin yeni stratejisinde, bu kez iletişim operatörlerinin baş rolde olacağı ileri sürülüyor. Daha önce ürün gruplarına yönelik düzenlenen Fatih Projesi ihaleleri, yeni strateji kapsamında bölgelere ayrılan şehir grupları üzerinden gerçekleştirilecek. Başka bir deyişle önceden sadece tablet veya akıllı tahta ihalesi gibi tek bir ürün grubunun ihalesi yapılırken, yeni strateji kapsamında şehirlerin ihtiyacı olan tüm cihaz, ürün ve altyapı hizmetleri için tek elden ihaleye çıkılacak. İletişim operatörleri de bu ihaleleri alarak Fatih Projesi’ni yeniden canlandırmaya çalışacak.
BİR BÖLGEYİ ÜSTLENECEKLER
Konuya yakın kaynaklardan aldığımız bilgilere göre Fatih Projesi’nin yeni stratejisi kapsamında Türkiye beş farklı bölgeye ayrılacak. Oluşturulan bölgelerde, sosyo-ekonomik duruma göre iyi durumda ve kötü durumda şehirler yer alacak. Bölgeler belirlendikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı, söz konusu bölgelerin ihtiyaçları doğrultusunda ihale açacak. Düzenlenecek bu ihaledeki tüm alımları iletişim operatörleri gerçekleştirecek. İddialara göre her bir operatör en az bir bölgenin Fatih Projesi uygulamasını üstlenecek. İhale kapsamında akıllı tahta, tablet, bilgisayar ve TV, kamera gibi eğitimde kullanılacak elektronik ürünler operatörler tarafından karşılanacak. Operatörler, ihalede öğrenci başına fiyat verecek. Verilen bu fiyat, o bölgenin öğrenci sayısına göre hesaplanacak. Fatih Projesi’nin yeni stratejisi için ilgili bakanlıklar, şu anda Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone’un yöneticileriyle görüşmeler yapmaya başladı. Bu görüşmelerden sonra Fatih Projesi’nin yeni stratejisi ve ihale takviminin açıklanması bekleniyor.
5 BİLEŞENDEN OLUŞUYOR
Lise, ortaokul ve ilkokul olmak üzere eğitim seviyelerine göre 3 aşamada gerçekleştirilmek üzere hayata geçirilen beklenen Fatih Projesi, 5 bileşenden oluşuyor. Bu bileşenlerin başında ‘Donanım Altyapısının iyileştirilmesi’ geliyor. Bu kapsamda okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim düzeyindeki tüm okulların 620 bin dersliğine birer adet dizüstü bilgisayar ve projeksiyon cihazı sağlanması planlanıyor. Her okula en az bir adet çok amaçlı fotokopi makinesi, akıllı tahta, doküman kamera ve mikroskop kameranın bulunduğu akıllı bir sınıf oluşturulması da amaçlanıyor. ‘E-içeriğin Sağlanması ve Yönetilmesi’ bileşeninde ses, video, animasyon, sunu, fotoğraf, resim gibi içeriklerle eğitimin desteklenmesi hedeflenirken, öğretim programlarında etkin bilişim teknolojisi sınıfı kullanımı, öğretmenlere hizmet içi eğitim ve genişbant internet kullanımının sağlanması amaçlanıyor.
2.5 milyar TL harcandı
FATİH Projesi, Milli Eğitim Bakanlığı ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı işbirliğinde gerçekleştiriliyor. Öğrencilere tablet bilgisayarlar verilerek başlayan proje kapsamında, bugüne kadar 58 ihale ve 110 doğrudan alım yapıldı. 2011 ve 2012 yıllarında pilot uygulamalar yapılırken, 2013-2014-2015 yılları için yaklaşık 1 milyar lira, 2016 Kasım’a kadar ise 1 milyar 549 lira harcandı. Bu da son 4 yılda Fatih Projesi için toplamda yaklaşık 2.5 milyar lira harcandığını gösteriyor.
Zengin fakir ayrımı bitecek
Fatih Projesi kapsamında pilot okullara dizüstü bilgisayar, yakın atımlı projeksiyon, tavan tipi projeksiyon, çok amaçlı fotokopi makinesi, akıllı tahta ve her dersliğe geniş bant internet bağlantısı kurulumları gerçekleştirildi. Pilot okullara her ay düzenli olarak ziyaretler yapılırken, karşılaşılan problemler ve sorunların dinlenildiği, öğrenci, öğretmen ve yöneticilerin görüşleri alınarak bundan sonraki uygulamalarla ilgili daha sağlıklı kararların alınabildiği açıklanıyor. Yani özet olarak bu projenin pilot okullardan çıkıp tüm Türkiye’ye yayılması eğitimin gelişmesi açsından çok önemli.
Çünkü bu sayede ders tekrarlarının kolaylaşması, yer ve zamana bağlı kalmadan öğretimin sağlanması, çoklu ortamlarda değişik materyallerin kullanılmasıyla öğrenmenin kalıcılığının sağlanması, eğitim alanlarındaki bilişim teknolojisinin kalitesinin arttırılması, gelir ve yaşam düzeyi düşük ailelerin çocukları ile yüksek olanların çocukları arasında fırsat eşitliğinin sağlanması, öğrencilerin bilişim teknolojileri araçlarıyla okul dışında da öğrenim etkinlikleri gerçekleştirmesi hedefleniyor. Bu proje tek cümleyle “kitaplı, ve defterili eğitim” yerine, “bilişim teknolojili eğitim” demektir.