Güncelleme Tarihi:
Konuşmasında Türkiye’nin bugünkü ekonomik büyümesinin arkasındaki en büyük gücün Avrupa Birliği’re entegrasyonun bir hükümet politikası olarak uygulanması olduğunu ifade eden Derviş, Türkiye’nin AB’ye entegre olduğu kadar büyüdüğünü, AB’den uzaklaşırsa büyümesinin de yavaşlayacağını savundu. Kemal Derviş, Türkiye’nin 1999’da AB’ye aday ülke konumuna gelmesi sürecindeki hayata geçirdiği reformlar ve hükümetin özellikle Başbakan Yardımcısı Ali Babacan yönetimindeki ekonomi kadrosunun para politikasında kurumların özerkliğini koruyan tavrı sayesinde 2002-2007 arasının Türkiye’nin altın çağı olduğunu söyledi. Derviş, bu dönemde Türk Hava Yolları’nın, 2001’deki krizi bu dönemdeki reformların da etkisiyle fırsata çevirerek hızlı bir gelişim gösterdiğini de ifade etti.Derviş, 2007’deki seçimlerden sonra “demokrasi anlayışının seçimi kazananın istediğini yapması olarak algılanmasının” ve AB’den uzaklaşılmasının ekonomik büyümeyi yavaşlattığını iddia etti.
Avrupa’da Müslümanların önemli bir azınlığı oluşturduğuna dikkati çeken Derviş, Avrupalıların bunu gözardı etmemesi gerektiğini belirterek, “Avrupa, İslam ile yaşamalı” diye konuştu.