Güncelleme Tarihi:
Testlerin nasıl yapıldığını uygulamalı olarak anlatan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe, “Son üç buçuk yılda 29 bin 700 başvuru almıştık. Depremden sonraki altı günde ise 50 bin başvuru geldi” dedi.
Resmi rakamlara göre, İstanbul’da 90 bini riskli toplam 1 milyon 166 bin bina bulunuyor. Binalardan yüzde 73’ü 1999’daki Gölcük depreminden önce yapılmış. İstanbullular Kahramanmaraş merkezli çifte depremin ardından tedirgin. Bunun en büyük göstergesi ise İBB’nin ücretsiz olarak sunduğu dayanıklılık ölçüm testlerine olan yoğun ilgi. Başvuru için kurulan internet sitesi, dakikada alınan 10 bin tıklama yüzünden çöktü.
RİSKLİ OLARAK KODLAMIYORUZ
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökçe dün İBB’nin iştiraki olan İSTON’da bir basın toplantısı düzenledi. Binasının durumunu öğrenmek isteyen İstanbulluların yapması gerekenleri anlattı. Buğra Gökçe şunları söyledi:
“Vatandaşlar daha önce binalarının riskli raporu almasından ve bunu takip eden 90 gün içinde de tahliye, yıkım işlemlerinin başlatılmasından korktukları için testten kaçınıyorlardı. Uyguladığımız yöntem binayı direkt riskli yapı olarak kodlamıyor, vatandaşa fikir veriyor ve bundan sonraki aşama için yol gösteriyor. İlk olarak hızlı bir tarama yapıyoruz, sonraki aşamada İSTON binadan karot numunesi alıyor. Binalarını dönüştürmek isteyenlere de İBB ve KİPTAŞ olarak destek oluyoruz.”
318 BİNA KENDİ KENDİNE ÇÖKEBİLİR
İstanbul’da 318 binanın durduğu yerde çökme riski taşıdığını ifade eden Gökçe’nin mesajları şunlar:
“İstanbul’da bin 525 bina yüksek risk taşıyor. Devlet eliyle yapılsa bile, vatandaş kendi dönüştürmediği sürece bu riski ortadan kaldıramayız. 15 gün önce Avcılar ve Kartal’da kira yardımı vererek yıkıma başladık. Ev sahiplerine 4 bin 500 lira kira yardımı, kiracılara da tek seferlik taşınma yardımı yapacağız. Maalesef deprem sıcaklığı geçtikten sonra mal canın yongası oluyor. Mesela bina projede dört kat ama altı kat yapılmış. Yeniden dönüşümde dairem küçülüyor mu diye sormaya başlıyorlar. Vatandaşa ‘Can mı, mal mı’ diye sorunca, ‘Malımın da bedelini ver’ diyor. Bir can kaybı, bir mal kaybı, bir de yaşam standardı var. Kimse yaşam standardından fedakârlık yapmak istemiyor. Bu fedakârlığı yapmadığınızda, can da mal da gidiyor. Hepsinden oluyorsunuz.
EVİMİZİN DEĞERİ DÜŞER DEVRİ BİTTİ
Ayrıca satarken ve kiraya verirken evimin değeri düşer yaklaşımı da geride kaldı. Bu devir bitti. İBB, kira ve faiz desteğiyle binaları dönüştürmeye devam edecek. 10 kata kadar olan yapılarda ücretsiz analiz yapacağız. 10 kattan sonrası için de, Bakanlık tarafından akredite olmuş kurum, kuruluş ve laboratuvarda yapmak yasal zorunluluk. Bir sonraki aşamada karot aldırmak isteyenler için İSTON devreye girecek. Hızlı tarama yöntemi için sadece mal sahiplerinin başvurması gerekiyor.”