Depolama kapasitesi yüzde 5’in altında!

SERT kış koşullarında arz kaynaklarında sorun yaşanması durumunda yeraltı depo kapasitesi son derece düşük olan Türkiye, talebi karşılamakta ciddi sorun yaşıyor. Doğalgaz dağıtım şirketleri Bursagaz ve Kayserigaz’ın yüzde 80 hissesini elinde bulunduran Alman enerji şirketi EWE’nin Türkiye Genel Müdürü Bekir Sami Acar, Ukrayna’da yaşanan olaylar nedeniyle Avrupa’da doğalgaz depolarına olan ilginin son dönemde daha da arttığını söyleyerek, “Almanya yıllık tüketiminin yüzde 20’sini depolayabiliyor. Türkiye’de ise bu oran yüzde 5’in altında. Biz EWE Türkiye olarak Ukrayna’da yaşanan kriz nedeniyle eylem planları hazırladık” şeklinde konuştu.

ELVERİŞLİ DEĞİL

Önceki açıklamalarında depolama yatırımlarına ilgi gösterdiklerini söyleyen EWE Turkey Holding Genel Müdürü Acar, “Tecrübemizi Türkiye’ye getirmek istiyoruz. Bu konuda birçok inceleme yaptık. Ancak şu anda Türkiye’de özel sektör açısından doğalgaz depolama yatırımları yapmak için yatırım ortamı elverişli değil. En az 1 milyar metreküplük bir yatırım yapmak gerek. Böylesi bir yatırımın finanse edilebilmesi için belli fiyat garantilerinin olması ve iş modelinin tanımlanması gerekiyor. Piyasada net bir fiyat sinyali oluşmalı ve depolama yapanın fiyatının belli olması lazım” şeklinde konuştu.

KRİTİK HALE GELİYOR

EWE Turkey Holding’in Eş Genel Müdürü Frank Quante ise yaptığı konuşmada, Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan gerilimin ardından Avrupa açısından Türkiye ve alternatif enerji güzergâhlarının daha önemli hale geldiğini vurgulayarak, “Türkiye koridoru çok cazip hale geldi. Özellikle Avrupa, Rus gazından daha bağımsız olmak istiyor. Norveç ve Rus gazına alternatif bir gaz girişi açısından Türkiye gittikçe daha kritik hale geliyor. Türkiye’de yapılacak yeni gaz hatlarıyla da yakından ilgilenebiliriz” dedi.

35 milyon hane 10 milyonu sübvanse ediyor

KURDAKİ artış nedeniyle doğalgaz tedarikçilerinin zorlu bir yıl geçirdiklerini dile getiren Acar, doğalgazda BOTAŞ’ın uyguladığı sübvansiyonun rekabetin önündeki en büyük olduğunu söyledi. BOTAŞ’ın ayrıştırılmasının bir an önce hayata geçmesi gerektiğini söyleyen Acar, “BOTAŞ’ın gazı sübvansiyonla satması tüketiciler açısından avantajlı bir durum. Tüketiciler açısından bakıldığında özel sektörün argümanı nedir” sorusuna ise şu yanıtı verdi: “Devlet gazı belki ucuz satıyor ama bu para başka şekilde tüketicilerin cebinden çıkıyor. 10 milyon gaz kullanıcısı var, 35-40 milyon hane 10 milyon haneyi sübvanse ediyor. Daha verimli tüketmek için hiçbir teşvik yok. Kısa vadede devam edebilir ama uzun vadede verimliliğin önünde engel. Devletin kaynakları da sonsuz değil. Ertelenmiş zamların çok daha yıkıcı etkisi oluyor. Bunu 2008’de yaşadık. Şayet kontrat devirleri yapılmayacaksa yasa değişsin. Yatırımcı da planını buna göre yapsın.”