Güncelleme Tarihi:
Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, “Denizli diğer illerden farklı değil. Krizden Kayseri, Gaziantep nasıl etkilendiyse Denizli´de öyle etkilendi. Bugün kullanmakta olduğu elektrik kriz döneminin öncesiyle aynı. Çalışan sayısı kriz döneminden önceki rakamlara ulaştı. 2006 yılında 151 bindi, geçen ay 146 bin, bugün 150 bin. Denizli’nin ihracatı bundan dört yıl önce aylık 212 milyon dolar idi, geçen ay ihracat 209 milyon dolar oldu. Denizli’nin son dönemde yatırımla ilgili şikayeti var. Son dönemde Denizli ihmal edilmiş, müteşebbis ruhu ihmal edilerek terk edilmiş gibi geldi bize. Üç sene önce yatırım 350-400 milyon dolar iken 100 milyon dolarlara kadar düştü. 5084 Sayılı Teşvik Yasası nedeniyle Denizli´ye yatırım yapılmıyor” dedi.
Yeni pazarlar buluyoruz
Denizli’nin yeni dönemde müteşebbis ruhunun yeni teşviklerle kendisine benzeyen Gaziantep, Konya, Kayseri illeri gibi olacağına inandığını belirten Müjdat Keçeci, şöyle konuştu: “Biz her şeyin en iyisini, en kalitelisini üretiyoruz. Ama satamadığınız ürününüz olursa en modern fabrikanın da hiçbir anlamı yok diye düşünüyoruz. Denizli’nin mutlak surette gelecekle ilgili planlarını satış ve pazarlama üzerine yapması lazım. Biz oda olarak bu konuda gerekli girişimlerde bulunuyoruz. Yeni pazarlar bulmak, çevre ülkelere giderek fırsatları görmeye çalışıyoruz. 30 üyeyle Güney Afrika’ya gittik, 10 gün önce 30 arkadaşla Irak´a gittik. Güney Afrika, Afrika pazarına girmek için çok önemli bir nokta. Irak, bizim için çok önemli bir pazar. 30 arkadaş Musul, Kerkük ve Erbil´e gittik, bir eskortla görüşmelerimizi yaptık. Bugüne kadar bizim gibi hiçbir grup jammerlerle Musul’a, Kerkük’e girmemiştir. Irak’ın çevremizde görebileceğiniz her şeye ihtiyacı var. Defterden silgisine, cama kadar. Tarihi bağlarımız nedeniyle bizim dışımızda başka bir ülkenin oraya girebileceğini düşünmüyorum. Musul’u, Kerkük´ü farklı algılayın ama Erbil huzur içerisinde. Köşe başları kapılmış, dünya firmaları tarafından yapılacak işler belirlenmiş. Irak’a giremezsek fırsat olarak bize bu imkanı ABD, Almanya, İngiltere firmaları ileride vermeyecek.”
Toparlanma süreci başladı
DENİZLİLİ iş dünyasının son dönemde önemli ekonomik sıkıntılar yaşadığını, şimdi krizi geride bıraktığını, farklı proje ve yatırımlarla reel sektörün güçlenerek hayatını devam ettirdiğini belirten Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, şu değerlendirmeyi yaptı: “2010 yılında Türkiye´nin genelinde başlayan toparlanma, ilimizde de başlamıştır. 2011 yılında düşük enflasyon ile yüzde 5-6 civarında büyüme sağlanırsa, işte o zaman rahatlıkla krizi geride bıraktık diyebiliriz.Bu büyümenin de ithalata bağlı olmaması gerekmektedir. Başlı başına ekonomik büyüme rakamlarının yeterli olmadığı da herkes tarafından bilinmektedir. Bize göre köklü çözümlerden biri de, Denizli´de ve Anadolu´nun diğer illerindeki firmaların yüzde 99´unun KOBİ olduğunu bilmekten geçmektedir. KOBİ´ler yatırımlarında ihtiyaç duydukları gerekli uzun ve orta vadeli finansman ihtiyaçlarının karşılanması için doğrudan tasarruf sahiplerinden borçlanabilmeli, sermaye piyasalarında hisse senedi ve tahvil satabilmelidir. Bu mekanizma vakit geçirilmeden kurulmalı, devlet tarafından ve finans kesiminin de desteğiyle bir an önce işler hale getirilmelidir. KOBİ Borsası en kısa zamanda kurulmalıdır.”
Daha güzelini başarabiliriz
KENT olarak ekonomik kriz döneminde yapılan eleştirileri hak etmediklerini söyleyen Denizli Valisi Yavuz Erkmen, “Birlik, beraberlik ve huzur içerisinde çok daha güzel şeyleri başara-bile-ceğimize inanıyoruz. Ban-kamızdan tek beklediği-miz şey de Denizli´deki firmaları-mızın da kredilerinin yapılandır-ması için son noktayı koymanın zamanının geldiğini düşünüyorum. Denizli´de atıl durumda kalan işletme istemiyoruz. Bu konuyu genel müdürle toplantının sonunda da görüşeceğim” dedi.
Türkiye’de güçlü olmak yeterli değil
ARKAS Holding´in 46 yıllık bir kuruluş olduğunu, Türkiye´de 5 bin, yurt dışı şirket ve şubelerinde 700 kişinin istihdam edildiğini belirten Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas, şöyle konuştu: “Akdeniz ve Karadeniz’de dolaşan 26 gemimiz var. 10 yıl önce Cezayir’e sefer başlattığımızda düzenli sefer için mal yoktu. Şimdi her hafta taşıyoruz. Mısır ve Lübnan da öyle. Orada, adamımız yoksa algılayamayız. Sadece Türkiye´de güçlü olmak yeterli değil. 550 bin konteyner taşıdık bu sene Akdeniz ve Karadeniz’de, en çok yük taşıyan şirket biziz.”