Güncelleme Tarihi:
Suni Sentetik İplik Üreticileri Birliği (SUSEB) Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Zorlu, yaptığı açıklamada, sentetik iplik sektörünün, diğer sektörlerde olduğu gibi Çin ve Hindistan'ın başını çektiği Uzak Doğu ülkelerinin haksız rekabetinden olumsuz yönde etkilendiğini söyledi.
Bu süreçte, Sönmez Holding bünyesindeki Sönmez Filament Sentetik İplik Sanayi A.Ş ve Nergis Holding iştiraklerinden Polylen Sentetik İplik Sanayi A.Ş ve Nergis Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş ve Sifaş Sentetik İplik Fabrikaları A.Ş'nin üretimden çekildiğini hatırlatan Zorlu, sektörde sadece Zorlu Holding şirketlerinden Korteks Mensucat Sanayi ve Ticaret A.Ş, Politeks Entegre Plastik ve Tekstil Ticaret ve Sanayi A.Ş'nin ayakta kaldığını belirtti.
“Kapasitemizi düşürmek zorunda kalıyoruz”
Zorlu, sektördeki firmaların birçoğunun haksız rekabet altında kapandığını, var olanların da düşük kapasiteyle çalıştığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Sasa, çok cüzi miktarda çalışıyor, Polyteks ile biz (Korteks) varız şu anda. Bizim kendi kapasitemiz 550 ton. Diğerlerinin kapasitesi 200 tondu, bunların hepsi kapandı. Takribi 30-35 ton civarında Polyteks çalışıyor şu anda.
Sasa'nın kapasitesini bilmiyorum, o da 25-40 kapasiteli çalışıyor, onun da kapasitesinin ne kadarını kullandığını bilmiyorum. Biz de hemen hemen yüzde 60 kapasiteyle çalışıyoruz. İplik olarak yüzde 80 ile çalışıyoruz, ama yarı mamuller var. Haksız rekabetin karşısında, Avrupa'ya ve Türkiye'ye üçüncü ülkelerden gelen mallar karşısında, kapasitemizi düşürmek zorunda kalıyoruz. Biz rakiplerimizle birebir mücadele edebiliriz, onun arkasında devlet olursa biz devletle mücadele edemeyiz.”
Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun bu konuda firmalara destek olup olmayacağının uygulamalara bağlı olduğunu vurgulayan Zorlu, bunu yakında göreceklerini dile getirdi.
“Anti-damping var, ama yeterli değil”
Zorlu, Türkiye'ye yüksek miktarda dampingli mallar geldiğini belirterek, “Türkiye'nin ürettiği kadar da Türkiye'ye mal geliyor. Bu, bakanlığın verdiği rakamlar, bizim rakamımız değil. Türkiye'ye ne kadar ithal mal geldi, her malın metresi, kilosu var zaten” dedi.
Üçüncü ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları olmadığı ve çok yüksek gümrük vergileri uygulandığı için bu ülkelere mal satma şanslarının olmadığını ifade eden Zorlu, şöyle devam etti:
“Bizim pazarımız iplikte de Avrupa'ydı. Avrupa'da tekstil bitti. Çok cüzi var. Bizim de Avrupa piyasasına yaptığımız ihracat çok cüzi, yüzdelik bakımından bir şey karşılamaz. Biz kendi ülkemizde dahi mücadele edemiyoruz.
Biz üçüncü ülkelere mal satamayız, gümrük duvarları çok yüksek. Yüzde 30, 40, 50 olan var. Rekabet edebilmemiz için 'üçüncü ülkelerden Türkiye'ye gelen malların gümrük duvarlarını ve anti-damping vergilerini yükseltin' diyoruz. Biz mesela ham maddemizi üçüncü ülkeden alsak yüzde 6, yarı mamul, tam mamul yüzde 4 gümrük var. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Yüzde 4, yüzde 5 gümrük, gümrük değil zaten. Anti-damping var, ama yeterli değil.”