Güncelleme Tarihi:
ÇUKUROVA Grubu’nun borçları nedeniyle Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) el koyduğu dijital yayın platformu Digiturk’e en büyük rakibi D-Smart talip oldu. D-Smart CEO’su Ali Güven, Türkiye’den bir dünya markası çıkarmak, milli serveti korumak ve Türkiye’de döviz kalması amacıyla Digiturk’e talip olduklarını belirterek, “Sadece futbol değil, tüm Digiturk operasyonlarını istiyoruz” dedi. Güven, Hürriyet’e yaptığı özel açıklamada şunları söyledi:
TEK KUTU KULLANILABİLİR
“Digiturk’ün Türkiye’de büyüyerek daha fazla değerlenmesi gerekiyor. Digiturk milli bir servet durumda. Bu gözle bakıldığı zaman yaptığı yatırımların en çok geri dönüşü D-Smart ile olacak. Çünkü aynı işi yapıyoruz. İki şirketin birleşmesiyle yapılacak optimizasyon, fiyatları düşürecek, kaliteyi artıracak ve tek ‘decoder’ (kutu) kullanılmaya başlanacak. Ayrıca iki şirketin birleşmesi durumunda yabancı içerikler için harcanan 100 milyonlarca dolar da Türkiye’de kalacak.”
REKABET KURUMU
Şu anda Digitürk’ü almak için adı geçen şirketler arasında en mantıklı birleşmenin D-Smart ile gerçekleşeceğini söyleyen Güven, “Bizim tâbi olduğumuz üç tane çok önemli kuruluş var; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), Rekabet Kurumu ve RTÜK. Özellikle burada Rekabet Kurumu’nun kuralları belirleyici. Rekabet Kurumu’nun kuralları ve izinleri imkan verirse talip oluruz. Burada son sözü devlet söyler” dedi.Bir operatör olarak Digiturk ile ilgilenmelerinin en doğal hakları olduğunu da kaydeden Güven, bununla ilgili çalışmaları başlattıklarını söyledi.
5 milyon abone dünya devi yapar
D-SMART olarak hedeflerinin, Türkiye’de çok güçlü bir marka olmak ve yurtdışına Türkiye’den bir marka çıkarmak olduğunu söyleyen Güven, Doğu Avrupa, Kuzey Afrika, Orta Doğu, Kafkaslar ve Güney Rusya’da da aktif bir ‘pay-tv’ (ödemeli TV hizmeti) markası haline gelmek istediklerini söyledi. Güven, D-Smart ile Digiturk’ün birleşmesi durumunda toplamda 4-5 milyon aboneye sahip bir şirket olacağını sözlerine ekleyerek, söz konusu abone sayısıyla D-Smart ve Digiturk’ün dünya sıralamasına girebileceğini belirtti.
Digiturk’e kimler talip?
D-Smart’ın dışında TMSF’nin bünyesindeki Digitürk’e son dönemde resmi olmayan kaynaklara göre Fransız Canal Plus, Ciner Grubu, Doğuş Grubu ve Türk Telekom’un da talip olduğu iddia ediliyor.
Futbol ‘elit’ bir ürün oldu
ALT lisanslama modeli ile tek bir operatör yerine birkaç operatörün Lig TV yayını yapılabileceğine dikkat çeken Güven, 1 milyon abone Lig TV izlerken, alt lisanslama modeliyle 1 milyon yeni Lig TV abonesi oluşacağını ifade ediyor. Güven, “Digiturk, son ihalede iki kat bedel ile ihaleyi aldı. Abonelik fiyatları arttı ve abonelerin içeriğe ulaşımı kısıtlandı. Futbol çok elit ve pahalı bir ürün haline geldi. Tersine futbol yayınlarının ucuzlaması ve daha büyük kitleye ulaşması gerekiyor. Digiturk’ü kim alırsa alsın, adil bir rekabet için alt lisanslama veya bölünme gibi modeller üzerinden durulmalı” dedi.
Kim alırsa alsın alt lisansı versin
DIGITURK’ün şu anda yaklaşık 1 milyonu Lig TV üyesi olmak üzere toplamda 2.6 milyon TV abonesi bulunuğunu söyleyen Güven, D-Smart’ta ise bu rakamın 1.6 milyon civarında olduğunu ifade etti. Güven, “Alt lisanslama haklarının kullanılması gerekiyor. Alt lisanslama ile tüketicinin korunmasının ve mağdur olmamasının sağlandığını söyleyen Güven, 1.5 yıldan beri Rekabet Kurumu’na bunu savunduklarını ifade etti. Güven, “Fiyatları Digiturk’ün belirlemesi şartıyla Digiturk’ten alt lisanslama hakkı talep ettik. D-Smart’ın 1.6 milyon abonesine Lig TV yayını taşımak istedik. Marka yine Lig TV olarak kalacaktı. Yani daha çok eve Lig TV girecekti. Digiturk bunu kabul etmedi. Biz ise bu prensibi devam ettiriyoruz. Bugün biz Digiturk’u alsak da söz konusu alt lisanslama haklarını herkese (Teledünya, Tivibu vs. ) vereceğiz. Digiturk’ü kim alırsa alsın bunu yapması gerekiyor” dedi.
Alt lisanslama nedir?
ALT lisanslama, bir operatörün sahip olduğu yayın hakkını diğer operatörlere satması olarak tanımlanıyor. Yani yayın hakkına sahip olan operatör Rekabet Kurumu’nun belirlediği şartlarla yayına alt lisanslama hakkı getirebiliyor. Fiyatlar Rekabet Kurumu belirliyor. Şu anda İtalya, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi Batı Avrupa ülkelerinde kullanılıyor.