Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar
Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Esnaf ve Sanaatkarlar Odası (TESK) Genel Kurulu'nda konuştu. Erdoğan burada yaptığı açıklamada New York Times'ın Ankara Hacı Bayram Camii'nden IŞİD'e katılanlar olduğu haberiyle ilgili olarak, "Dün bir gazete Hacı Bayram Camii'den çıkışımızın fotoğrafını kullanıp bizi teröre destek vermekle suçluyor. Bu en hafif tabiriyle edepsizliktir, alçaklıktır, adiliktir" dedi.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları:
Bizim kültürümüzde esnaf sadece alan satan ticaret yapan kişi değildir. Esnaf semtimizin, mahallemizin ağabeyidir. Kültürün, dilin, geleneğin muhafızıdır. Adaletin teminatıdır. En önemlisi esnaf güvenirliğin, dürüstlüğün simgesidir. Bütün bu vasıflar 9 asırlık süreçte Anadolu'yu, Trakya'yı şekillendirmiştir. Esnaf gerektiğinde silah tutmuş vatanını korumuştur, gerektiğinde polise, savcıya intikal etmeden adaletin tecelli etmesini sağlamıştır. 10 Ağustos'ta milletimiz tarihte ilk kez doğrudan oyuyla cumhurbaşkanını seçti. 12. Cumhurbaşkanı olarak bugün ilk kez bu tarzda bir toplantıda kürsüden katılımcılara hitap ediyor.
'NE YAPTIĞININ MUHASEBESİNİ YAPAR'
Yarın da TÜSİAD İstişare kurulunda Türkiye ekonomisini değerlendireceğiz. Esnaf her yeni güne yeni bir heyecanla, umutla uyanır, dükkanını Besmele ile dua ile açar, akşam da kanaat içinde kazandığını şükrederek dükkanını kapatır. Akşam esnaf için muhasebe zamanıdır. Bizim esnaf sadece kendi hesabını yapmaz, ülkesi için ne yaptığının muhasebesini yapar.
Yeni Türkiye esasında önemli boyutuyla unutulanların tekrar hatırlandığı Türkiye'dir. Bizi biz yapan değerlerin yeniden ihya edildiği Türkiye'dir. Yüzümüzü 2023'e döndük. Ancak bize gelecek istikameti çizecek köklerimize bağlanmaya başladık. Son 200 yıl içinde bize unutturulanlarla tarihimizden uzaklaştırıldık. Yeni Türkiye derken unutturulanları yeniden hatırlamaya başlıyoruz. Bizim ticaret kültürümüzde acımasız bir rekabet diye bir mefhum asla olmamıştır. Büyüme bedeli her ne olursa olsun zenginleşme, bizim kalkınma tarzımız olamaz.
'SABOTAJLARA İTİBAR ETMEYECEĞİZ'
Biz 2023'e inşallah yanımıza şehitlerimizin ruhaniyetini alarak yürüyeceğiz. 2023'e Ahilik kültürüne yeniden sarılarak yürüyeceğiz.
Başbakanlığım esnasında zaman zaman esnaf kardeşlerimizle bir araya gelip çözüm sürecini anlattık. Anadolu'nun 81 vilayeti dolaşıldı. Sadece TESK olarak 10 milyonluk kitleyi temsil ediyorsunuz. Bu sürece yüreğini koyması her meselenin Türkiye'nin gündeminden tek tek çıkmasına yol açacak.
Terör, kepenk kapatmalar, güvensizlik atmosferi, yatırıma, eğitime, turizme yapılan saldırılar esnafımızın kaybetmesine yol açtı. Bu sorun Türkiye'nin gündeminden çıkması ile esnafımız da bu süreçten kesinlikle kazançlı çıkacak. Geride bıraktığımız 1.5 yıllık süreç doğu ve güneydoğuda ekonomik hayatın canlanmasına yol açtı.
Anneler çocukların dağa kaçırılmasına itiraz ediyorsa, esnaf da zorla kepenk kapattırılmasına itiraz ediyor. Sabotajlara itibar etmeyeceğiz. Gençlerin ölmediği, kepenklerin kapatılmadığı dönemleri muhafaza edeceğiz.
Çözüm süreci tek başına bir siyaasi partinin değil 70 milyonun ortak sürecidir. Doğu, Güneydoğu ne kadar dertliyse batının da o kadar dertli olması gerekir. Terörün bedelini sadece oradaki anneler, esnaf ödemedi. İnşallah bu meseleyi de 77 milyon hep birlikte çözeceğiz. Hiç kimse süreci sabote etmek için yapılan tahriklere aldanmasın.
Esnaf ve sanatkarımızın bu hayati meselede daha fazla inisiyatif alacağına da yürekten inanıyorum.
Dünyada teröre en büyük bedel ödeyen ülkelerden biriyiz. Son dönemde güvenlik ve özgürlük dengesini gözeterek terörle mücadeleyi sürdürdük. Türkiye 30 yılı aşkın süredir terörle mücadelede her zaman yalnız oldu. İşlenen cinayetler bazı ülkeler tarafından görmezden gelindi. Hatta bazı ülkeler seyirci kalmakla kalmadılar, Türkiye'ye yönelik teröre destek verdiler. Türkiye ayrım yapmaksızın her türlü terörün karşısında bir ülkedir. Biz İslami terör diye bir kavramı asla tanımıyoruz. Barış dini olan İslam'a kimse terörü yakıştıramaz. Sünni terör, Şii terör gibi kavramı asla kabul etmedik. Mezhepçiliği reddeden bir dinin mensubuyuz. ABD'deki bazı gazete ve TV'ler, Avrupa'daki ve Türkiye'deki malum medya kuruluşları Türkiye'ye maksatlı haberler yapıyor.
NEW YORK TIMES HABERİ
Dün Amerika'da bir basın kuruluşu ise benim ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Hacı Bayram Camii'nin çıkışında görüntülenmiş fotoğrafımızı koyarak bizi terör örgütlerine destek vermekle suçluyor. En açık tabiri ile bu edepsizliktir alçaklıktır hainliktir. Yok Türkiye petrol alıyor, yok Türkiye'de tedavi görüyorlarmış. Böyle bir şey asla mümkün değil.
Erdoğan'ın tepki gösterdiği New York Times gazetesi, söz konusu haberiyle birlikte
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu'nu
Hacıbayram Camii'nden çıkarken gösteren bu fotoğrafı kullanmıştı.
Türkiye böyle yalan haberler karşısında diz çökmeyecek kadar büyük bir ülkedir. Bizim için Musul'da alıkonulan 49 can herşeyden önemlidir. Biz mesuliyet makamındayız, konuşurken dikkatli konuşmalıyız. 49 canın hassasiyetiyle hareket etmek zorundayız. Üzülerek ifade ediyorum bu hassasiyetin taşıonmadığını ihanet şebekelerinin değirmenine su taşındığını görüyoruz. Pazartesi BM GEnel Kurulu'nda dünya liderleriyle bu çirkin algı operasyonunu anlatacağız. Her zaman yaşatmanın tarafındayız. Bu ülke cana kıyanların zulmedenlerin karşısında olmuştur.
'BAYAT SENARYO UYGULANMAK İSTENİYOR'
Türkiye'deki istikrara yönelik içeriden ve dışarıdan yapılan algı operasyonunun bir hedefi de ekonomi. Bugün aynı bayat senaryo uygulanmak isteniyor. Belli kredi derecelendirrme kuruluşları üzerinden olumsuz değerlendirmelerin yapıldığına şahit oluyoruz. Hamdolsun Türkiye'de bu tuzaklara düşmedi. Hükümetin yer esağlam basarak tedbirli ilerleyerek bu tuzakları boşa çıkaracak. Türkiye ekonomisi 2013'te yüzde 4'ü aşan bir büyüme kaydetti. Avrupa'da en ideali Almanya yüzde 0,8 büyüdü. Kredi derecelendirme kuruluşlarından 2 tanesi zorlama açıklamalarla Türkiye'yi eleştiriyor. Batmak üzere olan Avrupa ülkelerine artı puan verirken siyaseten çökertemedikleri Türkiye'yi ekonomik olarak çökertmenin hesabını yapıyor.
Biz bunlarla ekonomimizi büyütmedik biz dünyayı fellik fellik dolaşarak ekonomimizi büyüttük. O yüzden gerekirse bu iki kuruluşla ilişkimizi keseriz. Zaten bunları yıllık belli bir ücrette ödüyoruz.