Güncelleme Tarihi:
SAYILARI her geçen gün artan kadın girişimcilerimizden bazıları, geleneksel hünerleriyle öne çıkıyor. Eskişehir’de ‘çömlekte kuru fasulye’ ile ünlenen Balıkesirli Ayten Çetin de böyle bir kadın girişimcimiz. Kendisi o kadar ünlenmiş ki Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin inşa ettiği Uluönder Parkı’ndaki ikinci restoranını 2.000 metrekarelik bir işletme olarak açabilmiş. Şu anda çorbalardan, pilavlara, tatlılara Anadolu lezzetlerinden seçtiği mönüsüyle Eskişehir’e gidenlerin uğrak yeri. ‘Ayten Usta Gurme’ markasıyla işini geliştirmeye devam eden Ayten Çetin şöyle konuşuyor:
ÖĞRETMEN EMEKLİSİYİM
“Eşim Hayati Bey ile 1984’te evlendik. O, sigorta sektöründe üst düzey görevlerde çalışıyordu. Ben de Haydarpaşa Sağlık Meslek Lisesi’nde öğretmendim. 23 yıl öğretmenlik yaptım ve 2003 sonunda emekli oldum. Eşim de Güven Sigorta’dan emekli oldu. İkramiyelerimizle ve o zamana kadar ki birikimlerimizle bir akaryakıt istasyonu açmaya karar verdik. Eskişehir’de bir yer varmış 2003’te şirketi kurduk ve Eskişehir’de akaryakıt istasyonu (Opet) açtık. Ben Balıkesirliyim. Eşim Bilecikli. İşimiz umduğumuz gibi gitti ve 2006’da da ikincisini açtık. İlk istasyonumuzda (Eskişehir çıkışına 5 kilometre) ‘Ayten Usta’ (restorant) açmıştık. Yemeğimize, çayımıza çok özendik. Restoranda ciro çok iyi geliyordu, her ay yeni rekorlar kırarak yürüyorduk. Çünkü ilk baştan itibaren özgün yemekler yapmaya dikkat ettik. Kuru fasulyede çok iddialı olduk. Tek tek çömlekte ve fırında pişirdik. Tabii ki yanına pilav, çorba ve köfte de ekledik. İkinci istasyonu da 2006’da açtık. Oraya da bir restoran ekledik.
2 BİN METREKARE
3 yıl önce Büyükşehir Belediye Başkanımız, Uluönder Parkı’nı yaptıktan sonra içindeki restoran işletmesini de biz üstlendik ve daha büyük daha özel bir restoran açtık. 2.000 metrekare kapalı alanı var. Mönüye çok özendik. Sabah kahvaltıları için farklı ürünler düşündük. Diğer yörelerin kahvaltılarından yeni lezzetler ekledik. Pazar günleri müşteri sayımız 600’ü aşabiliyor. Yemeklerde de kuzu güveç, tandır, tirit, keşkek v.b. tarihi lezzetleri kendimize göre yeniden yorumladık. Eskişehir’de aslında çok güzel yerler var ve rekabet de zor. O yüzden mönüyü oluştururken, farklı olmalıydık. Yunus aşı, Bağlar Salatası, Sakarı Salatası, sütlaç ile zerdeyi birleştirip Kardelen yaptık. Bazı tatlıları birleştirip ‘Anadolu çeşnisi’ dedik. Çünkü ben burada baklava yapıp rekabet edemezdim. Ama iddialı olduklarımla öne geçebilirdim. Bugüne kadar pişirdiğim çömlekte kuru fasulye sayısı yaklaşık 220 bin adete yakın.
ÇOCUKLAR DA İSTEKLİ
Şu anda iki restoranımızda çalışanların sayısı 70 kişi. İstasyonlarla 100’e yakın istihdamımız var. Restoranda bazı hazır ürünlerin satışı da oluyor. Tarhana, erişte, bazı reçeller, Çerkez mantısı gibi ürünler bunlar. Kızım İngiltere’de ekonomi yüksek lisansı yapıyor. Oğlumun biri işleme mezunu, biri de yurt dışında okumaya hazırlanıyor. Biz işimizi bir yere kadar götürürüz onlar daha da geliştirirler. Büyük oğlum da kızım da işimizi gliştirmeye çok istekli.”
5.5 milyon lira restoran cirosu
Akaryakıt istasyonlarıyla birlikte aile işinin toplam cirosunun 40 milyon liraya yaklaştığını söyleyen Ayten Çetin, “a10 yıl kadar önce yola çıktığımızda çok küçük bir şirkettik. İlk restoranımızı minimum yatırımla açmıştık. Şehirdeki büyük restoranımızı açarken ise çok daha profesyoneldik. Mutfak lojistiği konusunda hayli deneyim kazanmıştık. O yüzden 2.000 metre kapalı alanımızın 1.000 metrekaresini mutfak yaptık. 2 milyon liralık yatırım oldu. Restoran işi patrona çok bağımlıdır. Şu anda iki restoran ciromuz 5.5 milyon liraya ulaşmış durumda. Bu işte amatör ruhla devam edeceğiz” diyor.