Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2005 00:00
TMSF’nin Uzan Grubu alacakları nedeniyle el koyduğu Türk dergicilik hayatının iki markası Ses ve Hayat, dün satışa sunuldu. Ses Dergisi için en yüksek teklifi 37 bin dolarla Hürmedya verirken, Akademi Grubu Hayat Dergisi için 110 bin dolar verdi. Akademi Grubu’nun sahibi Mehmet Karasu ‘Hayat, çocukluğumuzda severek okuduğumuz kaliteli bir dergidir’ dedi.
TASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), Uzan Grubu alacakları için el koyduğu Ses ve Hayat dergilerinin marka ve yayın hakkı ile Hayat Yayınları Arşivi’nin satışı için dün ihale yaptı. İhalede Ses Dergisi’ne Hürmedya 37 bin dolar teklif ederken, Hayat Dergisi ve Hayat Resimli Roman’ı ise 110 bin dolara Akademi Grubu’nun sahibi Mehmet Karasu aldı. Hayat Yayınları Arşivi ise 159 bin dolar muhammen bedelle satışa sunuldu ancak alıcı çıkmadığı için ihale perşembe gününe kaldı. Hayat Resimli Roman ve Hayat Dergisi yayın hakkını alan Mehmet Karasu, ‘İhaleyi aldığım için çok sevinçliyim. Hayat dergisi çocukluğumuzda severek okuduğumuz kaliteli bir dergidir. Bu dergiyi en kısa zamanda tekrar çıkarıp, yeni nesille tanıştıracağız’ diye konuştu.
FENERBAHÇE YÖNETİCİSİ: Girişimciliğe küçük yaşta karpuz satarak başlayan ve ilk şirketini 19 yaşında kuran Mehmet Karasu’ya ait Akademi Grubu, dış ticaret, matbaacılık, telekomünikasyon, yazılım, reklam, internet servisi, inşaat, uluslararası kurye ve yayıncılık alanlarında faaliyet gösteriyor. Akademi’nin Londra, Paris, New York gibi dünya kentlerinde de şubeleri bulunuyor.
DERGİCİLİĞİN YAPI TAŞLARI: Bir çok sanatçının Yeşilçam’a ve sahnelere adım atarak ünlü olmasını sağlayan Ses Dergisi’nde, sanat, sinema, moda ve müzik dünyasından haberler yer alıyordu. Dergi aynı zamanda, Ressam Fikret Mualla’nın çizimler yaptığı, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun düzenli yazılar yazdığı bir dergi olma özelliği taşıyordu. Fikret Mualla hakkında, Ses Dergisi için 1938’de çizdiği desenlerden birinin müstehcen olduğu gerekçesiyle dava açılmıştı ve edebiyata yatkınlığı ile bilinen ressamın Ses’de yayımlanmış ‘Masal’ ve ‘Üsera Karargahı’ adlı iki öyküsü de bulunuyordu. Hayat Dergisi, Life Dergisi’ni örnek alarak
haber, aktüalite,
magazin konularını işleyen aylık bir dergi olarak 1954’te yayın hayatına başlamıştı. Aynı dönemde çıkan bir çok derginin aksine dünyadan ve Türkiye’den olaylarla ilgili haberler yer alan derginin, kısa bir süre sonra temiz baskılı ve seçkin fotoğrafları sayesinde haftalık bir dergi haline geldi. Hayat Dergisi’nin fotoğraf kadrosunda derginin fotoğraf müdürlüğünü yapmış olan Ara Güler’in yanı sıra Ozan Sağdıç, Sami Güner, Şemsi Güner ve Fikret Otyam bulunuyordu.
BAŞARILI KADRO: Dünyayı en çok dolaşan kadın fotomuhabiri olarak bilinen Semiha Es, portre ve denizaltı resimleriyle tanınan Mustafa Kapkın, Hüsnü Gürsel, Yıldız Moran, Hüsnü Cantürk, İlhan Arakon, Zeki Faik İzer ve Mühip Fehim gibi başarılı isimler Hayat Dergisi’nin kadrosu içinde bulunuyordu. Menderes’in, ‘Efkar-ı Umumiye bu olaya hazırdı. Mürettibini aramak gerekmez’ dediği ilk duruşmadan izlenimleri Hayat dergisinde yer almıştı ve dergi 6-7 Eylül olaylarının mahkemesine sayfalarında en geniş yer veren dergilerden biri olmuştu. Türk dergiciliğinin yapı taşlarını oluşturan, 1954 yılında yayınlanmaya başlayan Hayat Degisi ve 1956 yılında kurulan Ses Dergisi, günümüzde hálá bir çok kolleksiyon meraklısının arşivinde yer alıyor.