CNN International Başkanı Cramer: Beni etkiledi

TÜRKİYE'ye kısa bir ziyaret yapan CNN International Başkanı Chris Cramer, CNN Türk'in dört ay gibi kısa sürede, çok büyük ilerleme kaydettiğini söyledi. Cramer, ‘‘CNN Türk'ün gösterdiği ilerlemeden çok etkilendim’’ dedi.

DÜNYANIN en başarılı TV haber ağı CNN International'ın Başkanı Chris Cramer, CNN Türk'in dört ay gibi kısa sürede, çok büyük ilerleme kaydettiğini söyledi. Yaklaşık 25 yıl BBC'de çeşitli kademelerde çalıştıktan sonra 1996'da CNN International'ın Atlanta'daki merkezinde işe başlayan Cramer, CNN Türk'le yeni projeler üzerinde görüşmek amacıyla İstanbul'a geldiğinde Hürriyet'in de sorularını cevapladı.

CNN'in Türkiye'yi seçme nedenlerini anlatır mısınız?

- Önce CNN'nin stratejisini aktarayım. CNN'in stratejisi, annelik gibi düşünülürse, İngilizce'yi geliştirip, seyirciye çok daha yakın olmayı sağlamaktır. CNN, piyasada kendi alanında hálá açık farkla lider durumda. Bu avantajı da kullanmak gerekiyor. Bir diğer stratejimiz de, bulunulan ülkelerin dillerini kullanarak yayın yapmak. İspanya'yı ve Türkiye'yi seçmemizin nedeni de açıktır. İspanyolca yayın yapan CNN Plus, oldukça geniş bir kitleye ulaşmaktadır. Türkçe yayın yapan CNN Türk'ün de ulaştığı kitle yeterince büyük. İspanyolca ve Türkçe konuşan insanlar, bizim CNN markalı kanalla ulaşabileceğimiz kitlelerdir. CNN olarak, pazarda iyi bir yer sağlamanın yanısıra, dünyayı dikkate alıyoruz, gazeteciliğe önem veriyoruz, tüm çalışanlarımıza değer veriyoruz. Bizim için doğru ortak bulmak önemli. Doğru ortak, doğru iş stratejisi ve CNN markalı kanalını kabul eden bir nüfus çok önemli kriterlerdir. Türkiye bu özellikleri tam olarak uyan bir ülke. Buraya geldiğimde, CNN Türk'e baktım, çok şaşırdım. Bu kanal dört ay önce yeni doğan bir bebekti. Dört ayda çok büyük ilerleme kaydetmiş. CNN Başkanı olarak değil, bu işlerin içinde olan herhangi birisi olarak söylüyorum. CNN Türk'ün bu kadar kısa sürede kaydettiği ilerlemeden çok etkilendim.

CNN International olarak Türkiye'de bundan sonra yapacaklarınız ve hedefleriniz hakkında bilgi verir misiniz?

- İspanya ve Türkiye ile oluşturulan ortaklığımızın en önemli ikinci parçası, buralarda çalışan insanları, bu haber odalarının dışına, CNN International'da İngilizce haberlere taşımak. Bir diğer aşama, pek çok olayın yaşandığı bu bölgelerden CNN International'a daha fazla Türkçe haber aktarmak. Türk Cumhuriyetleri de, ilgi alanımıza giriyor. Fakat bu bölgelerde daha küçük kadrolarla çalışmayı hedefliyoruz.

Time Warner ile AOL birleşmesi yayıncılık, habercilik açısından neler getirecek?

- Benim kuşağım interneti gerçekten anlamıyor. Benim kuşağım, video kayıt cihazlarını iyi biliyor. Bugün pek çok insan, güvenilir marka arıyor. Rastgele sokağa çıkıp, herhangi bir şirket üzerinden internet bağlantısı istemiyor. CNN'in de güvenilir bir marka olduğuna inanıyorum. CNN Türk de güvenilir bir marka oluyor. Bence seyircinin aradığı, şirket birleşmelerinin, evliliklerinin ne kadar büyük olduğu değil, ne kadar güvenilir olduğudur.

Büyük, ‘kötü’ demek değildir

CNN, Time Warner ve AOL birleşmesinden sonra ortaya çıkan bir haber tekelleşmesi tartışması var. Haber tekelleşmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?

- Güzel bir soru. Tekel kelimesini kullanmayacağım. Büyük haber organizasyonu, ‘‘kirli’’ iş demek değildir. Şu anda CNN'de ve Time Dergisi'nde, bireysel gazetecilik yapılıyor. Time Warner ve AOL'in birleşmeler, bizim aynı entegrasyona sahip olduğuma inandığımızdandır. Büyük kötü demek değildir. Büyük enteagrasyonlarla, seyirciye daha iyi hizmet verme, daha fazla haber verme şansınız doğar. Bizim 13 farklı kanalımız var. CNN Plus ve CNN Türk ile bu 15 farklı kanal demektir. Bu 15 farklı haber kaynağı demektir. Bunlar hepsinin aynı kalıpta olduğu düşünülemez.

İnternet TV'yi öldüremez

Bugünlerde özellikle yayın dünyasında tv döneminin bitmek üzere olduğu ve internet çağının başladığı konuşuluyor. Sizce tv döneminden tam internet çağına geçiş ne kadar sürecek?

- Ben TV döneminin bitip, internet çağının başladığı yolundaki görüşe katılmıyorum. Televizyon yayıncılığı başladığında da benzer şekilde gazetelerin öldüğünü söylediler. Şimdi de internet gelince televizyon ölecek diyorlar. Dergiler, gazeteler, bilgisayarlarda daha hızlı yapılıp, okunabiliyor. Sayfalar, bilgisayarda daha hızlı çevrilebiliyor. Fakat insanlar hala dergileri, gazeteleri okuyorlar. Bence yeni dönemin adı, internet çağı değil, bilgi çağıdır. Bilgi çağı, bugünkü gizliliği ortadan kaldırıp daha şeffaf bir dünya sunuyor. Bilgi çağında, internet aracılığı ile çok daha fazla ve kesin bilgilere ulaşmak artık mümkün olacak ve sırlar artadan kalkacak. İnternete bir süre sonra öyle alışacağız ve yaşamımızın bir parçası olacak ki, bugün kullandığımız elektrik ve su gibi bir ihtiyaç maddesi olarak kabul edeceğiz. İnsanlar, seyirciler, nereye gideceklerine elde ettikleri bilgilerle karar verecekler. Belki yeni çağda televizyon izleyicisinin sayısında bir miktar düşüş olabilir. Çünkü artık elinize kahvenizi alıp, 6 saat televizyon karşısında oturup program seyretme günleri bitti.