‘Cıvatacı yalı’ya BDDK incelemesi
Güncelleme Tarihi:
Ayda KAYAR / İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Nisan 09, 2002 01:49
El konulan İktisat Bankası'nın eski sahibi Erol Aksoy'un Yeniköy'deki yalısının, kapısına asılan ‘Doğuş Çelik Cıvata A.Ş.’ tabelasının sırrı çözülüyor. BDDK'nın ihtiyati haciz koymak istediği ancak, yalının cıvata şirketi üzerine olması nedeniyle bunun gerçekleştirilemediği ortaya çıktı.
El konulan İktisat Bankası'nın eski sahibi Erol Aksoy'a ait Yeniköy'deki tarihi Tahsin Bey Yalısı'nın, kapısına bir süre önce asılan ‘Doğuş Çelik Cıvata A.Ş.’ tabelasının sırrı çözülüyor. 2001 yılının mart ayında bankaya el koyan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'na (BDDK) bağlı Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun, Tahsin Bey Yalısı ile ilgili ihtiyati haciz işlemi girişiminde bulunduğu, ancak yalının Doğuş Çelik Cıvata mülkiyetinde görünmesi nedeniyle haciz uygulayamadığı ortaya çıktı. Doğuş Çelik Cıvata tabelasının yalıya İktisat Bankası’na el konulmasından sonra asıldığı belirlendi.
BDDK yetkilileri, Erol Aksoy'un yanısıra, sözkonusu firmanın hakim ortakları ile olan ilişkilerin de ‘büyüteç altında’ olduğunu vurguladılar.
Bir yetkili, yalıyla ilgili işlemlerde ‘‘muvazaa olup olmadığı’’ sorusuna, ‘‘Hepsi araştırılıyor. Muvazaa varsa, kanunlara göre zaten bu tür tasarruflar hükümsüzdür. Geriye doğru iptal edilir’’ yanıtını verdi.
ÜÇ ORTAKLI
İstanbul Ticaret Odası'nın sicil kayıtlarına göre, Tahsin Bey Yalısı'nın kapısında tabelası bulunan Doğuş Çelik Cıvata A.Ş.'nin biri tüzel ikisi özel üç ortağı bulunuyor. Şirketin sicilinde genel merkez olarak da Tahsin Bey Yalısı'nın bulunduğu Yeniköy Mahallesi Köybaşı Caddesi No 247 adresi gösterilmiş. Doğuş Çelik Cıvata'nın tüzel ortağı olarak, Medya İletişim Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. görünüyor. Bu şirketin ortaklık yapısı incelendiğinde ise, Erol Aksoy'un şirkette bir miktar hissesi bulunduğu ortaya çıkıyor.
Tahsin Bey Yalısı'nda tabelası asılan Doğuş Çelik Cıvata, 1990'ların başına kadar Doğuş Holding'in sahibi olduğu bir şirket. Tahsin Bey Yalısı'nın eski sahibi olan Kemal Ilıcak, Doğuş Grubu bankalarından Garanti Bankası'na olan borcunu ödeyemeyince, Doğuş Holding'in o zamanki Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Şahenk, Ilıcak'ın borcunu düştükten sonra 7.5 milyon dolar ödeyerek yalıyı şirketlerinden biri olan Doğuş Çelik Cıvata'nın mülkiyetine geçirdi.
Ilıcaklar'ın yalıyı boşaltmaması üzerine Şahenk, adli yollara başvurdu ve 500 bin dolar avukat ücreti ödedi. Bu sırada Kemal Ilıcak vefat etti. Nazlı Ilıcak, yalıyı geri alabilmek için 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den yardım istedi. Ilıcak'ın kızı Aslı ve oğlu Mehmet Ali de 1993 yılında yalıyı 15 milyon dolara satmak üzere Erol Aksoy'la anlaştılar.
Demirel'in araya girmesi üzerine Şahenk, tek mal varlığı ‘Tahsin Bey Yalısı’ olan Doğuş Çelik Cıvata Sanayii A.Ş.'nin hisselerini Erol Aksoy'a devretti. Aksoy'un ödediği 15 milyon dolardan, yalıya verdiği 7.5 milyon dolar ve 500 bin dolarlık avukatlık ücretinin toplamı olan 8 milyon doları Şahenk aldı. Paranın geri kalanını ise Nazlı Ilıcak ve çocukları paylaştılar, yalıyı da terkettiler.
Barajlar Kralı Tahsin Bey Yalısı
Tahsin Bey Yalısı'nın bilinen tarihi 1940'lara uzanıyor. Şimdiki binanın yerinde ahşap bir yapı varken, yalı 1940'ların başında satışa çıktı. Sultan II'nci Abdülhamit'in mabeyincisi Arap İzzet Paşa'nın kızı Seniye Hanım burayı almak üzereyken, zamanın ünlü zenginlerinden Tahsin Uzel, 500 lira fazla vererek yalının sahibi oldu. Yalının yanındaki Reşid Paşa'nın torunlarına ait parseli de satın alan ‘barajlar kralı’ Uzel, buradaki binayı yıktırarak, ünlü mimar Sedat Hakkı Eldem'e yeni bir yalı yaptırdı. Bu dönemden sonra yalı ‘Tahsin Bey Yalısı’ olarak anılmaya başlandı.
İnşaatın bitmesinden hemen sonra Tahsin Bey'le eşi Baykan Hanım, büyük bir felaket yaşadı. Uzeller, Avrupa'da okuyan oğulları Murat'ın mezuniyet telgrafını bekledikleri gün, otomobiliyle uçuruma düşüp can verdiği haberini aldılar. Bunun hemen ardından aile başka bir felaketle karşı karşıya kaldı. Yalının tapuda tescil edildiği, Tahsin Bey'e ait şirket aniden battı. Böylece yalı Tahsin Uzel'den Ilıcaklar'a geçti.
BDDK yetkilileri, Erol Aksoy'un yanısıra, sözkonusu firmanın hakim ortakları ile olan ilişkilerin de ‘büyüteç altında’ olduğunu vurguladılar.
Bir yetkili, yalıyla ilgili işlemlerde ‘‘muvazaa olup olmadığı’’ sorusuna, ‘‘Hepsi araştırılıyor. Muvazaa varsa, kanunlara göre zaten bu tür tasarruflar hükümsüzdür. Geriye doğru iptal edilir’’ yanıtını verdi.
ÜÇ ORTAKLI
İstanbul Ticaret Odası'nın sicil kayıtlarına göre, Tahsin Bey Yalısı'nın kapısında tabelası bulunan Doğuş Çelik Cıvata A.Ş.'nin biri tüzel ikisi özel üç ortağı bulunuyor. Şirketin sicilinde genel merkez olarak da Tahsin Bey Yalısı'nın bulunduğu Yeniköy Mahallesi Köybaşı Caddesi No 247 adresi gösterilmiş. Doğuş Çelik Cıvata'nın tüzel ortağı olarak, Medya İletişim Hizmetleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. görünüyor. Bu şirketin ortaklık yapısı incelendiğinde ise, Erol Aksoy'un şirkette bir miktar hissesi bulunduğu ortaya çıkıyor.
Tahsin Bey Yalısı'nda tabelası asılan Doğuş Çelik Cıvata, 1990'ların başına kadar Doğuş Holding'in sahibi olduğu bir şirket. Tahsin Bey Yalısı'nın eski sahibi olan Kemal Ilıcak, Doğuş Grubu bankalarından Garanti Bankası'na olan borcunu ödeyemeyince, Doğuş Holding'in o zamanki Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Şahenk, Ilıcak'ın borcunu düştükten sonra 7.5 milyon dolar ödeyerek yalıyı şirketlerinden biri olan Doğuş Çelik Cıvata'nın mülkiyetine geçirdi.
Ilıcaklar'ın yalıyı boşaltmaması üzerine Şahenk, adli yollara başvurdu ve 500 bin dolar avukat ücreti ödedi. Bu sırada Kemal Ilıcak vefat etti. Nazlı Ilıcak, yalıyı geri alabilmek için 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den yardım istedi. Ilıcak'ın kızı Aslı ve oğlu Mehmet Ali de 1993 yılında yalıyı 15 milyon dolara satmak üzere Erol Aksoy'la anlaştılar.
Demirel'in araya girmesi üzerine Şahenk, tek mal varlığı ‘Tahsin Bey Yalısı’ olan Doğuş Çelik Cıvata Sanayii A.Ş.'nin hisselerini Erol Aksoy'a devretti. Aksoy'un ödediği 15 milyon dolardan, yalıya verdiği 7.5 milyon dolar ve 500 bin dolarlık avukatlık ücretinin toplamı olan 8 milyon doları Şahenk aldı. Paranın geri kalanını ise Nazlı Ilıcak ve çocukları paylaştılar, yalıyı da terkettiler.
Barajlar Kralı Tahsin Bey Yalısı
Tahsin Bey Yalısı'nın bilinen tarihi 1940'lara uzanıyor. Şimdiki binanın yerinde ahşap bir yapı varken, yalı 1940'ların başında satışa çıktı. Sultan II'nci Abdülhamit'in mabeyincisi Arap İzzet Paşa'nın kızı Seniye Hanım burayı almak üzereyken, zamanın ünlü zenginlerinden Tahsin Uzel, 500 lira fazla vererek yalının sahibi oldu. Yalının yanındaki Reşid Paşa'nın torunlarına ait parseli de satın alan ‘barajlar kralı’ Uzel, buradaki binayı yıktırarak, ünlü mimar Sedat Hakkı Eldem'e yeni bir yalı yaptırdı. Bu dönemden sonra yalı ‘Tahsin Bey Yalısı’ olarak anılmaya başlandı.
İnşaatın bitmesinden hemen sonra Tahsin Bey'le eşi Baykan Hanım, büyük bir felaket yaşadı. Uzeller, Avrupa'da okuyan oğulları Murat'ın mezuniyet telgrafını bekledikleri gün, otomobiliyle uçuruma düşüp can verdiği haberini aldılar. Bunun hemen ardından aile başka bir felaketle karşı karşıya kaldı. Yalının tapuda tescil edildiği, Tahsin Bey'e ait şirket aniden battı. Böylece yalı Tahsin Uzel'den Ilıcaklar'a geçti.