Çırılçıplak soyulduk üstüne vergi vereceğiz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Haziran 26, 2002 01:39
BANKALARIN mevcut şartlar altında eski teknik üzerinden vergilerini ödemek zorunda olduklarını söyleyen Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, şöyle konuştu:
‘‘Bir bilançoya göre zarar eden X bankası, diğer bir bilançoya göre elde ettiği kár üzerinden vergi ödeyecek. Bu sektörden geriye dönük vergilendirme ile 2.7 milyar dolar alınmıştı, bu yıl da enflasyona göre tüm bankacılık çırılçıplak soyuldu. Ama bu vergileri de ödeyeceğiz. Çünkü Maliye Bakanlığı enflasyondan arındırılmamış muhasebe sistemine göre yapılan mali bilançoları esas alıyor. Bankalar için çok yıpratıcı olacak, çünkü kazanmadığınız paranın vergisini ödeyeceksiniz.’’
Bankaların üzerindeki vergi yükünün zaten çok ağır olduğunu dile getiren Ateş, ‘‘Bankaların başka bir sürü yükümlülükleri var. Disponibilite, munzam karşılık, sigorta pirimi, BSMV, kambiyo gider vergisi gibi çok ağır yükler bunlar’’ dedi. BSMV gibi vergilerin dünyanın hiç bir yerinde uygulanmadığını, munzam karşılık ya da disponibilike oranlarının da çok düşük olduğunu belirten Ateş, ‘‘Dışarda bunlar maliyeti etkilemiyor ama biz de yüzde 15 ile yüzde 22 arasında ekstra maliyetler getiriyor’’ diye konuştu. Ateş, sözlerine şöyle devam etti:
‘‘Bir de bunların üstüne yüksek oranlardan vergi ödüyoruz. Vergi tabana yayılmadığı için Maliye yakaladığı vergi mükellefinin üzerine çok yük bindiriyor. Şu fonu, bu fonuyla oranlar yüzde 49'a çıkıyor. Tamam bunu ertesi yıl 3 taksitte ödüyorsunuz ama zaman değerini hesaplayın düşün yüzde 35'tir, 40'tır. Siz 100 lira kazanmışsınız, enflasyon bunu eksi 10 liraya çevirmiş ama siz yine 100 liranın üzerinden 49 lira vergi ödüyorsunuz. Enflasyon muhasebesine göre bilançonuzu düzenleseniz de yine eski sistem üzerinden ödüyorsunuz. Oysa Güney Amerika ülkelerinde enflasyon muhasebesine geçildiğinde, enflasyondan arındırdıktan sonra kár oluşmuşsa vergi ödeniyor. Mesela Arjantin'de ödenmemiş. Ama burada yetkili makam Maliye Bakanlığı. Maliye kendine göre bir bütçe yapmış ve bozulsun istemiyor.’’
‘‘Bir bilançoya göre zarar eden X bankası, diğer bir bilançoya göre elde ettiği kár üzerinden vergi ödeyecek. Bu sektörden geriye dönük vergilendirme ile 2.7 milyar dolar alınmıştı, bu yıl da enflasyona göre tüm bankacılık çırılçıplak soyuldu. Ama bu vergileri de ödeyeceğiz. Çünkü Maliye Bakanlığı enflasyondan arındırılmamış muhasebe sistemine göre yapılan mali bilançoları esas alıyor. Bankalar için çok yıpratıcı olacak, çünkü kazanmadığınız paranın vergisini ödeyeceksiniz.’’
Bankaların üzerindeki vergi yükünün zaten çok ağır olduğunu dile getiren Ateş, ‘‘Bankaların başka bir sürü yükümlülükleri var. Disponibilite, munzam karşılık, sigorta pirimi, BSMV, kambiyo gider vergisi gibi çok ağır yükler bunlar’’ dedi. BSMV gibi vergilerin dünyanın hiç bir yerinde uygulanmadığını, munzam karşılık ya da disponibilike oranlarının da çok düşük olduğunu belirten Ateş, ‘‘Dışarda bunlar maliyeti etkilemiyor ama biz de yüzde 15 ile yüzde 22 arasında ekstra maliyetler getiriyor’’ diye konuştu. Ateş, sözlerine şöyle devam etti:
‘‘Bir de bunların üstüne yüksek oranlardan vergi ödüyoruz. Vergi tabana yayılmadığı için Maliye yakaladığı vergi mükellefinin üzerine çok yük bindiriyor. Şu fonu, bu fonuyla oranlar yüzde 49'a çıkıyor. Tamam bunu ertesi yıl 3 taksitte ödüyorsunuz ama zaman değerini hesaplayın düşün yüzde 35'tir, 40'tır. Siz 100 lira kazanmışsınız, enflasyon bunu eksi 10 liraya çevirmiş ama siz yine 100 liranın üzerinden 49 lira vergi ödüyorsunuz. Enflasyon muhasebesine göre bilançonuzu düzenleseniz de yine eski sistem üzerinden ödüyorsunuz. Oysa Güney Amerika ülkelerinde enflasyon muhasebesine geçildiğinde, enflasyondan arındırdıktan sonra kár oluşmuşsa vergi ödeniyor. Mesela Arjantin'de ödenmemiş. Ama burada yetkili makam Maliye Bakanlığı. Maliye kendine göre bir bütçe yapmış ve bozulsun istemiyor.’’