Güncelleme Tarihi:
Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin, son dönemde aşmaya çalıştığı düşük büyüme sorunundan sonra, şimdi de sermaye piyasalarındaki olağanüstü düşüşle mücadele ediyor. 12 Haziran’dan bu yana yaklaşık yüzde 30’un üzerinde düşüşle 3 trilyon doları aşkın değer kaybı yaşanan Çin Borsası’nda işlem gören 2 bin 800 şirketin yarısı hisselerini işleme kapattı. Yaklaşık bir aydır aralıksız olarak görülen düşüşün ardından Çin Hükümeti’nin aldığı önlemlerle dün Şangay ve Shenzhen’de bulunan en büyük firmaların listelendiği CSI300 endeksi yüzde 6.4 yükselişle kapanırken, Shanghai bileşik endeksi yüzde 5.8 sıçrama gerçekleştirdi. Uluslarararası piyasa uzmanları Çin’deki borsa şirketlerinin hisselerini korumak amacıyla aldıkları işlem durdurma kararını ‘Çinliler düşüşü durdurmak için pause (duraklatma) düğmesine bastı. Ama yükseliş kalıcı olur mu belli değil” şeklinde yorumladı.
HİSSE DONDURMAK TEDAVİ DEĞİLDİR
EKİM Ekim 1987’de Hong Kong piyasasında yaşanan ve ‘kara cuma’ olarak anılan büyük düşüşün ardından piyasaların 4 gün işleme kapatıldığını hatırlatan analistler, “Piyasalar yeniden açıldığında daha da kötüsü olmuş ve endkes yüzde 43 düşmüştü. O nedenle hisselerin işleme kapatılması bir tedavi değildir” değerlendirmesini yaptı.
ÇİN HÜKÜMETİ’NİN ALDIĞI ÖNLEMLER
ÇİN ekonomisindeki yavaşlamaya yönelik kaygılarla başta borsadaki demir-çelik ve maden şirketlerinde görülmeye başlayan düşüşü durdurmak amacıyla Çin Hükümeti bir dizi önlem aldı. Birçok devlet şirketinin de işlem gördüğü borsada Hükümet öncelikle hisse alımı yaparak destek vermeye başladı. Aldığı önlemler özetle şöyle:
*Devlet hisseleri desteklemek ve piyasaları dengelemek amacıyla dolaylı olarak hisse alımı yaptı.
*Büyümeyi canlandırmak amacıyla özellikle küçük şirketleri desteklemeye yönelik yeni bir teşvik programı açıklandı.
*Yüzde 5’in üzerinde hissesi olanların bunları satışı 6 ay donduruldu.
*Borsada işlem gören ve piyasa değeri 2.5 trilyon doları aşan 1400 şirketin hisseleri donduruldu.
*Spekülasyonun önlenmesi için Çin sermaye piyasasını düzenleyen otoriteler ile polis teşkilatı işbirliğine giderek şüpheli açığa satış işlemlerini incelemeye başladı.