Güncelleme Tarihi:
Türkiye’nin en yaygın iş dünyası sivil toplum kuruluşu Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Ankara’da Türkiye – Çin Ticaret ve Yatırım Forumu düzenledi. 3 bin 345 bölgesel işadamı derneği, 2.71 milyon işadamı ve 1.16 milyon şirketi temsil eden Tüm Çin Sanayi ve Ticaret Federasyonu’nun (All China Federation of Industry and Commerce - ACFIC) üst düzey yöneticileri ve üye firmalarının katıldığı Türkiye – Çin Ticaret ve Yatırım Forumu’nda, Türk ve Çinli iş adamları her iki ülkedeki yatırım fırsatlarını masaya yatırıldı.
Forumda konuşan Tüm Çin Sanayi ve Ticaret Federasyonu (ACFIC) Başkan Yardımcısı Song Beishan, Türkiye’nin yatırım yapılmak için iyi bir ülke olduğunu belirterek, “İki ülke birbirine uzak olsa da ticaret ve yatırım açısından bir birimize yakınız” dedi. Dünya ekonomisi krizi konuşurken Türkiye’nin sağlam ekonomisiyle ayakta kaldığını vurgulayan Song Beishan, “Türkiye ve Çin arasındaki ticaretin gelişmesi için karşılıklı olarak ziyaretlerimizi arttırmalıyız. Gerçekleştirdiğimiz ziyarette yatırım için gelen firmalar arasında otomobil yedek parçaları, tekstil, mobilya, bankacılık hizmetleri alanında faaliyet gösteren şirketlerimiz bulunuyor. Türkiye hızlı büyüyen ekonomiye sahip, Çinli iş adamları da bunun farkında ve burada yer alabilmek için çabalarını sürdürüyorlar. Buradaki potansiyeli değerlendireceğiz” diye konuştu.
Çin ve Türkiye birbirini tamamlayan iki ülke
Forumda konuşan TUSKON Başkanı Rızanur Meral, Türkiye ve Çin’in büyüme rakamları incelendiğinde, yakalanan bu başarının tesadüf olmadığını belirterek, “Biz bunun basiretli idarecilerin ve hükümetlerin varlığına, iki ülke yöneticilerinin dünyadaki değişimi analiz edebilmiş olmalarına, iç ve dış politikalarda da yakalanan istikrara ve özel ya da devlete ait bütün sektörlerin dinamizmine bağlı olduğunu düşünüyoruz” dedi. Türkiye ve Çin’in birbirini tamamlayan iki ülke olduklarına dikkat çeken Rızanur Meral, “Farklı ve yeni pazarlara açılmaya çalışan bir Türkiye için ticari ve ekonomik yönden bugüne kadar yeterince faydalanamadığımız Çin çok önemli fırsatlar sunuyor. Bugün Asya, Afrika, Güney Amerika ve Ortadoğu gibi dünyanın farklı yerlerindeki gelişmekte olan pazarların ekonomik gelişiminin tüm dünyada uyandırdığı heyecanı hepimiz biliyoruz. Çin’in tek başına yüzölçümü olarak bu bölgelerden daha büyük olduğu ve her geçen gün artan zengin sayısı düşünüldüğünde Çin’in Türkiye için önemi daha da iyi anlaşılacaktır. Çin 2011 yılı itibarı ile 3.3 trilyon dolardan fazla döviz rezervine ve Amerika’dan sonra en çok tespit edilebilmiş dolar milyarderine sahiptir. Çin’in her yıl artan ithalat rakamları bile Türkiye’nin Çin’e yönelmesi için başlı başına bir sebeptir” şeklinde konuştu.
“Çinli firmalar Ortadoğu’ya Türkiye üzerinden açılabilir”
Çin ile başlattıkları yakın işbirliği sürecini daha ileri aşamaya götüreceklerini belirten Rızanur Meral, “Ticaret ve yatırım forumu kapsamında Tüm Çin Sanayi ve Ticaret Federasyonu ile ikili iş birliği anlaşması imzaladık. Bu anlaşma ile önümüzdeki dönemlerde çok daha fazla karşılıklı ticaret ve yatırım heyetini düzenlemeyi hedefliyoruz” dedi. Türkiye ile yapılacak ortaklıkların hem Çin’e hem Türkiye’ye büyük getirileri olacağının altını çizen Rızanur Meral, “Bugünün dünyasında Türkiye ve Çin gibi iki dinamik ülkeyi sadece karşılıklı ticaret veya yatırımlar tatmin edemez. Türkiye’nin yumuşak gücünden yararlanarak özellikle Ortadoğu ülkelerine ve sahip olduğu Avrupa Gümrük Birliği avantajlarını kullanarak diğer Avrupa ülkelerine Çin mallarının sunumunu gerçekleştirilebilir. Rusya ve Orta Asya’da Türk yatırımlarına karşı gittikçe artan güvenden dolayı Türkiye’nin buralarda güçlü olduğu alanlarda ortak yatırımlar gerçekleştirilebilir. Türkiye Çin adına hem Ortadoğu, hem Avrupa için önemli bir giriş kapısına dönüşebilir” diye konuştu.
“Ar-Ge çalışmalarında tecrübeliyiz”
Yapılacak her türlü ortak yatırımın hem finans sektöründe büyük ortaklıkların önünü açacağını hem de iki ülke dostluğunu pekiştireceğini ifade eden Rızanur Meral, “2023’te Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisi içine gireceği ve Çin’in yakın zamanda dünyanın en büyük ekonomisi olacağı hesaplanmaktadır. Devlet liderlerinin ikili ticareti kısa zamanda 50 milyar dolara yükseltme hedefleri kapsamında karşılıklı açılan bankaların arttırılmasında her iki ülke adına büyük katkılar sağlayacaktır. Gerek motorlu taşıt firmalarının gerekse yüksek teknoloji şirketlerinin Türkiye’deki Ar-Ge çalışmalarından, Türk öğrencilerin uluslararası bilim olimpiyatlarında elde ettikleri başarılardan anlaşılacağı üzere Çin ile Türkiye arasında ciddi bir Ar-Ge potansiyeli de mevcuttur” diye konuştu. Rızanur Meral, “Türk girişimcilerinin Çinli muhataplarıyla Ortadoğu, Orta Asya ve Rusya’da inşaat projeleri için birlikte hareket ettiğini, Afrika’nın gelişmeye açık bakir topraklarında iki ülke işadamlarının girişimcilik ruhunu birleştirerek ortak yatırımlar yaptıklarını, yenilebilir enerji konusunda önemli tecrübeye sahip Çin firmalarının Türkiye’deki karlı enerji yatırımlarında yer aldığı günleri hayal ediyorum” dedi.