Çin'den 10 cent'e ayakkabı getirip deri diye satıyorlar
Güncelleme Tarihi:
Nilgün KARATAŞ
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2004 01:56
Çin'den ithal edilen suni derilerin doğal diye satıldığını belirten Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar, ‘‘Çifte faturayla, değeri düşük gösterilerek Türkiye'ye mal getirenler haksız rekabete neden olurken, halkın sırtından da haksız kazanç sağlıyor’’ dedi.
ÇİN malı istilasından deri sektörünün de payına düşeni fazlasıyla aldığını söyleyen Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar, denetimsiz ithalatın yerli firmalarla haksız rekabete neden olurken, halkın üzerinden de haksız kazanca yol açtığına dikkat çekti.
‘‘Çin'den gelen doğal deri ve deri ürünleri ile rekabet etmek zorunda kalsak iyi. Bir de suni deriden mallar getiriliyor ve halka doğal deri gibi satılıyor’’ diyen Koşar, ‘‘Çinliler bu taklit işini öyle iyi yapıyor ki, işin uzmanı olarak ben bile ayrımı yapmakta zorlanıyorum’’ diye konuştu. Bu ayrımı yapamayan vatandaşa, ederinin çok üzerinde fiyatlarla Çin'den gelen ürünlerin satışının yapıldığını vurgulayan Koşar, şöyle konuştu:
‘‘Çin firmalarının devlet destekli olması, sendikal hakların yokluğu, düşük ücret, düşük vergi, marka hırsızlığı ve kopyalama gibi önemli haksız rekabet unsurları Çin mallarının maliyetini düşürüyor ve fiyat cazibesi oluşturuyor. İthal edilen plastik ürünler doğal deri gibi lanse edilerek hem tüketici yanıltılıyor hem de haksız rekabet oluşturuluyor.’’
SUÇ DUYURUSU YAPACAĞIZ
Bu saraciye ürünlerinin 6 cent, 10 cent gibi fiyatlarla farklı gümrüklerden Türkiye'ye ithal edildiğini belirten Koşar, ‘‘Düşük fatura kullanılıyor, açıktan ödeme yapılıyor ve mal bildirimi doğru yapılmıyor’’ diye konuştu. Koşar, sadece İstanbul'daki büyük marketlerde yapılan incelemelerde bile Etiket Yönetmeliği'ne uyulmadığının, uygulanan yerlerdeki sembollerin ise halk tarafından anlaşılmasının mümkün olmadığının belirlendiğini kaydetti. Koşar, Etiket Yönetmeliği'ne uyulmayan yerler için suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Koşar, ‘‘Türkiye'de ticaret serbest tamam ama kurallara uyulsun. Bu işin ithalatını yapanlar çifte faturayla mal getirmesin, değerini düşük göstermesin, KDV'sini ödesin, aksesuar diye bitmiş ürün ithal etmesin, getirdiği malı da vatandaşa deri diye değil plastik diye satsın’’ dedi.
İTHALATÇININ SORUMLULUĞU
Üreticilerin kayıtdışılık, kopyacılık, vergi yükü ve SSK, pahalı enerji, komşularla ihracattaki gümrük duvarları ve kur baskısı gibi sorunların yanında bir de Çin mallarıyla mücadele etmek durumunda kalmasından yakınan Koşar, şunları söyledi: ‘‘Artan ucuz, kalitesiz, çeşitli entrikalarla girişi devam eden ve yüzde 50-60'ı kayıtdışı olan Uzakdoğu kaynaklı ithalat, sektörde büyük sıkıntılar yarattı. Biz ihracatımızı artırmak için her türlü güçlüğe göğüs gerip, üretimi tek çıkış yolu olarak gösterirken, 70 milyonu aşan ve çoğu genç olan nüfusumuzu, yeterince bilinçlendirilmemiş tüketici bir toplum özelliğindeki iç piyasasımızı yabancılara kaptırmak zorunda kalabiliriz. Bu pazarı kaybetmek gibi bir lüksümüz yok.’’
Sıkı denetim yapın para cezasını basın
YETERİNCE önlem alınmazsa ithalattaki artışın katlanarak devam edeceğini ve çok sayıda üretici firmanın kapanmak zorunda kalacağını dile getiren Turgut Koşar, alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı: ‘‘Deri ve deri mamullerinin ülkemize ithali için referans fiyat belirlenmeli ve bu ürünler gözetim altına alınmalı. Sadece gümrüklerde verilen referans fiyatlarını yeterli bulmadığımız için, öncelikle ihtisas gümrüklerinin açılması ve kayıtdışı ile mücadelenin gerçekleşmesini bekliyoruz. Haksız kazancın önüne geçilebilmesi için Etiket, Fiyat ve Tarife Listeleri Yönetmelik Esasları'nın etkin bir şekilde uygulanması ve denetlenmesi gerekiyor. Bu yönetmeliğe uymayan için ciddi para cezaları da var ama denetim yapılmıyor. Faturalarda kanunen ihtiva etmesi gereken bilgilerin detaylarına dikkat edilmeli, fatura bilgilerinin gerçeğe uygunluğu denetlenmeli.’’
Çin'in menteşesine 1.39 dolarlık fren
DIŞ Ticaret Müsteşarlığı'nın (DTM), Resmi Gazete'de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliği'ne göre, Samet Kalıp A.Ş'nin başvurusu üzerine, Çin menşeli diğer menteşeler altında yer alan sabit askılıklar, şapka askıları, dirsekler ve benzer eşya tanımına giren mobilyalar için menteşe ve altlıklar ile çekmece rayları için için başlatılan damping soruşturması tamamlandı. Soruşturma sonucunda, damping marjı menteşeler için nispi olarak CIF bedelinin yüzde 105.9'u, mutlak olarak ise kilo başına 1.39 dolar olarak, çekmece rayları için ise nispi olarak CIF bedelinin yüzde 99.9'u, mutlak olarak ise kilo başına 0.508 dolar olarak belirlendi. Soruşturma konusu menteşelerin Çin'den ithalatı 2002 yılında 441 ton 62 kilo, geçen yılın ilk 6 ayında ise 300 ton 760 kilo olarak gerçekleşti. Soruşturma konusu çekmece raylarının Çin'den ithalatı da geçen yılın ilk yarısında 1.650 ton 820 kilo olmuştu. Soruşturma sonucunda belirlenen maddelerin ithalatına belirlenen tutarlarda dampinge karşı vergi yürürlüğe konuldu.
550 bin kişi ekmek yiyor
TÜRKİYE Umum Ayakkabıcılar Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Mersin Kunduracılar Odası Başkanı Fatih Özcan, ‘‘Sektörümüz 550 bin kişinin ekmek yediği bir endüstri haline geldi. 130 milyon doları bulan ayakkabı ihracatı yapılıyor. Ancak, Çin ve Uzakdoğu kökenli ürünler haksız rekabete yol açıyor’’ dedi.
‘‘Çin'den gelen doğal deri ve deri ürünleri ile rekabet etmek zorunda kalsak iyi. Bir de suni deriden mallar getiriliyor ve halka doğal deri gibi satılıyor’’ diyen Koşar, ‘‘Çinliler bu taklit işini öyle iyi yapıyor ki, işin uzmanı olarak ben bile ayrımı yapmakta zorlanıyorum’’ diye konuştu. Bu ayrımı yapamayan vatandaşa, ederinin çok üzerinde fiyatlarla Çin'den gelen ürünlerin satışının yapıldığını vurgulayan Koşar, şöyle konuştu:
‘‘Çin firmalarının devlet destekli olması, sendikal hakların yokluğu, düşük ücret, düşük vergi, marka hırsızlığı ve kopyalama gibi önemli haksız rekabet unsurları Çin mallarının maliyetini düşürüyor ve fiyat cazibesi oluşturuyor. İthal edilen plastik ürünler doğal deri gibi lanse edilerek hem tüketici yanıltılıyor hem de haksız rekabet oluşturuluyor.’’
SUÇ DUYURUSU YAPACAĞIZ
Bu saraciye ürünlerinin 6 cent, 10 cent gibi fiyatlarla farklı gümrüklerden Türkiye'ye ithal edildiğini belirten Koşar, ‘‘Düşük fatura kullanılıyor, açıktan ödeme yapılıyor ve mal bildirimi doğru yapılmıyor’’ diye konuştu. Koşar, sadece İstanbul'daki büyük marketlerde yapılan incelemelerde bile Etiket Yönetmeliği'ne uyulmadığının, uygulanan yerlerdeki sembollerin ise halk tarafından anlaşılmasının mümkün olmadığının belirlendiğini kaydetti. Koşar, Etiket Yönetmeliği'ne uyulmayan yerler için suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Koşar, ‘‘Türkiye'de ticaret serbest tamam ama kurallara uyulsun. Bu işin ithalatını yapanlar çifte faturayla mal getirmesin, değerini düşük göstermesin, KDV'sini ödesin, aksesuar diye bitmiş ürün ithal etmesin, getirdiği malı da vatandaşa deri diye değil plastik diye satsın’’ dedi.
İTHALATÇININ SORUMLULUĞU
Üreticilerin kayıtdışılık, kopyacılık, vergi yükü ve SSK, pahalı enerji, komşularla ihracattaki gümrük duvarları ve kur baskısı gibi sorunların yanında bir de Çin mallarıyla mücadele etmek durumunda kalmasından yakınan Koşar, şunları söyledi: ‘‘Artan ucuz, kalitesiz, çeşitli entrikalarla girişi devam eden ve yüzde 50-60'ı kayıtdışı olan Uzakdoğu kaynaklı ithalat, sektörde büyük sıkıntılar yarattı. Biz ihracatımızı artırmak için her türlü güçlüğe göğüs gerip, üretimi tek çıkış yolu olarak gösterirken, 70 milyonu aşan ve çoğu genç olan nüfusumuzu, yeterince bilinçlendirilmemiş tüketici bir toplum özelliğindeki iç piyasasımızı yabancılara kaptırmak zorunda kalabiliriz. Bu pazarı kaybetmek gibi bir lüksümüz yok.’’
Sıkı denetim yapın para cezasını basın
YETERİNCE önlem alınmazsa ithalattaki artışın katlanarak devam edeceğini ve çok sayıda üretici firmanın kapanmak zorunda kalacağını dile getiren Turgut Koşar, alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı: ‘‘Deri ve deri mamullerinin ülkemize ithali için referans fiyat belirlenmeli ve bu ürünler gözetim altına alınmalı. Sadece gümrüklerde verilen referans fiyatlarını yeterli bulmadığımız için, öncelikle ihtisas gümrüklerinin açılması ve kayıtdışı ile mücadelenin gerçekleşmesini bekliyoruz. Haksız kazancın önüne geçilebilmesi için Etiket, Fiyat ve Tarife Listeleri Yönetmelik Esasları'nın etkin bir şekilde uygulanması ve denetlenmesi gerekiyor. Bu yönetmeliğe uymayan için ciddi para cezaları da var ama denetim yapılmıyor. Faturalarda kanunen ihtiva etmesi gereken bilgilerin detaylarına dikkat edilmeli, fatura bilgilerinin gerçeğe uygunluğu denetlenmeli.’’
Çin'in menteşesine 1.39 dolarlık fren
DIŞ Ticaret Müsteşarlığı'nın (DTM), Resmi Gazete'de yayımlanan İthalatta Haksız Rekabetin Önlenmesine İlişkin Tebliği'ne göre, Samet Kalıp A.Ş'nin başvurusu üzerine, Çin menşeli diğer menteşeler altında yer alan sabit askılıklar, şapka askıları, dirsekler ve benzer eşya tanımına giren mobilyalar için menteşe ve altlıklar ile çekmece rayları için için başlatılan damping soruşturması tamamlandı. Soruşturma sonucunda, damping marjı menteşeler için nispi olarak CIF bedelinin yüzde 105.9'u, mutlak olarak ise kilo başına 1.39 dolar olarak, çekmece rayları için ise nispi olarak CIF bedelinin yüzde 99.9'u, mutlak olarak ise kilo başına 0.508 dolar olarak belirlendi. Soruşturma konusu menteşelerin Çin'den ithalatı 2002 yılında 441 ton 62 kilo, geçen yılın ilk 6 ayında ise 300 ton 760 kilo olarak gerçekleşti. Soruşturma konusu çekmece raylarının Çin'den ithalatı da geçen yılın ilk yarısında 1.650 ton 820 kilo olmuştu. Soruşturma sonucunda belirlenen maddelerin ithalatına belirlenen tutarlarda dampinge karşı vergi yürürlüğe konuldu.
550 bin kişi ekmek yiyor
TÜRKİYE Umum Ayakkabıcılar Federasyonu Genel Başkan Vekili ve Mersin Kunduracılar Odası Başkanı Fatih Özcan, ‘‘Sektörümüz 550 bin kişinin ekmek yediği bir endüstri haline geldi. 130 milyon doları bulan ayakkabı ihracatı yapılıyor. Ancak, Çin ve Uzakdoğu kökenli ürünler haksız rekabete yol açıyor’’ dedi.