OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 12, 2004 00:00
Türkiye,
balık yetiştiriciliği için, ekilen tarım arazisinden daha fazla deniz alanına sahip olmasına karşın, bürokrasi başta olmak üzere çeşitli nedenlerle bu potansiyeli değerlendiremiyor.Tarım ve Köyişleri Bakanlığı verilerinden derlenen bilgiye göre, iç suları ve denizleri ile birlikte 25.8 milyon hektar (258 bin kilometrekare) balık yetiştiriciliğine elverişli alanı olan Türkiye’de, bu potansiyel değerlendirilemiyor. Yıllık 600 bin ton civarındaki balık üretiminin yüzde 90’ı avlama yöntemi ile elde edilirken, bürokratik engellerin de etkisiyle, denizlerde balık yetiştiriciliği çok zor gelişiyor. Türkiye’de, su ürünleri üretimi yapılabilecek 200 tabii göl, 206 baraj gölü, 953 gölet, toplam uzunluğu 177.7 bin km olan 33 nehir ve ırmak ile 24.6 milyon hektar (246 bin kilometrekare) genişliğinde deniz alanı bulunuyor. Üretim yapılabilecek göl, baraj gölü, gölet ve deniz alanlarının genişliği 25 milyon 871 bin (258 bin 710 kilometrekare) hektara ulaşıyor.Bu kadar geniş bir yatırım alanı potansiyeline karşın, şimdiye kadar, 1100’ü iç sularda olmak üzere, toplam 1650 balık yetiştiriciliği tesisi için Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan belge aldı. Bunların toplam üretim kapasitesi ise 85 bin ton. Bu tesislerde 2002 yılında 61 bin 165 ton üretim yapılırken, 2003 yılındaki üretimin 80 bin tona yaklaştığı tahmin ediliyor. Türkiye’de 2002 yılında 627 bin 847 ton su ürünleri üretilirken, bunun yüzde 83’ü deniz avcılığı, yüzde 7’si iç su avcılığı, yüzde 10’u da yetiştiricilik yoluyla elde edildi. 1992’de 9 bin 210 ton olan yetiştiricilik yoluyla balık üretim, 2002’de 61 bin tonu üzerine çıktı. Yetiştiricilikten elde edilen üretimin milli ekonomiye katkısının 350 milyon
dolar olduÄŸu kaydediliyor.Â
button