Çiftçi buğday fiyatını beğenmedi

Güncelleme Tarihi:

Çiftçi buğday fiyatını beğenmedi
Oluşturulma Tarihi: Haziran 06, 2006 15:52

Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin, açıklanan hububat fiyatlarını beğenmedi. Yetkin, çiftçinin kullandığı mazot, gübre, ilaç gibi girdiler çiftçiye verilen desteğin, başta mazot olmak üzere girdi fiyatlarındaki artışı karşılayamadığını ve hububat üreticisinin gelir kaybına uğradığını kaydetti.

Yetkin, yaptığı yazılı açıklamada, Anadolu Kırmızı Sert buğdayın fiyatının Haziran 2005’te 35 kuruş olarak açıklandığını, üreticilere ayrıca 3 kuruş destek primi verildiğini anımsatarak, "Bu durumda 2006 Mayıs ayı itibariyle TÜFE enflasyon oranı yüzde 9.8 iken buğday fiyatlarında geçen seneye göre artış yüzde 7.8 düzeyinde olmuş ve fiyatlar çiftçi aleyhine bir seyir izlemiştir" diye konuştu. Yetkin, buğday fiyatlarının geçen yılki seviyeye göre genel enflasyon düzeyinden bile düşük bir artış gösterdiğine işaret ederek, "Ancak çiftçinin kullandığı mazot, gübre, ilaç gibi girdiler çiftçiye verilen destek, başta mazot olmak üzere girdi fiyatlarındaki aşırı artışı karşılayamamış ve hububat üreticisi gelir kaybına uğramıştır" diye konuştu.

İbrahim Yetkin, geçen yıl mayıs ayı itibariyle litresi 1.92 YTL’olan mazotun bu yılın aynı ayında 2.35 YTL’den satıldığına, üre gübresinin fiyatının ise 42.1 kuruştan 51 kuruşa yükseldiğini söyledi.
Yetkin, "Henüz yılın ortasında olduğumuz göz önüne alınırsa, yıl sonu itibariyle buğday fiyatı belirlenmiş olduğundan, buna karşılık mazot fiyatı artmaya devam edeceğinden bu oran daha da bozulacaktır" diye konuştu. Yetkin, buğday ve girdilerin fiyatlarındaki gelişimi incelerken özellikle mazot fiyatlarındaki gelişmeyi ele almalarının nedenini ise "Çünkü buğday üretiminde ortaya çıkan 17 masraf unsurundan 10 tanesi doğrudan mazot tüketilen masraf unsurlarıdır" diye açıkladı.

Yetkin, 2002-2006 yılları arasındaki en büyük fiyat artışının mazot ve sulama ücretlerinde yaşandığına işaret ederken, bu sürede mazot fiyatının yüzde 114.2, DSİ tarafından belirlenen sulama ücretinin ise yüzde 131.9 oranında arttığını, buna karşılık buğday fiyatının aynı dönemde yüzde 63 oranında artış gösterdiğini kaydetti. Yetkin’in verdiği bilgiye göre, 2002 yılında 51.52 kilo buğdayla 1 dekar buğday alanı sulanabilirken, aynı alan 2006 yılında ancak 73.28 kilo buğdayla sulanabildi. 2002 yılında yaklaşık 1 kilo buğdayla 1 kilo üre gübresi alınabilirken, 2006 yılında aynı gübre 1.36 kilo buğdayla alınabildi. 2006 yılında 2002 yılına göre buğday fiyatı südece yüzde 63 oranında artarken, buğdayın temel girdilerini teşkil eden mazot yüzde 114.2, DAP yüzde 58.6, A. nitrat yüzde 84.4, Sab. sülfat yüzde 121, üre yüzde 116 oranında artış gösterdi. DAP dışındaki bütün girdilerin fiyatlarının buğdaydan daha yüksek arttığına işaret eden Yetkin, "Bu durumda hububat üreticisi 2002-2006 yılları arasında eskiye oranla daha da yoksullaşmıştır" diye konuştu.

Yetkin, Ziraat Odalarının yaptığı maliyet hesapları gözönüne alındığında bu yıl TMO’nun ilan ettiği alım fiyatının ancak maliyeti karşıladığını belirtirken, şu görüşleri dile getirdi: "Oysa geçen yıllarda maliyetin bile altında verilen fiyatlar nedeniyle çiftçi çok ciddi bir gelir kaybına uğramıştı ve bu yıl en azından bu kaybın bir bölümünün telafi edimesini bekliyordu. Bu beklenti gerçekleşmemiştir. Bu durumda, en azından ilan edilen prim fiyatının gelecek yılın ekim faaliyeti başlamadan tümüyle ödenmesi, TMO’nun alımlarda aktif rol oynaması ve ödemeleri aksatmamasını bekliyoruz. Aksi takdirde, ilan edilen fiyatlar piyasada daha da düşecektir."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!