Güncelleme Tarihi:
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sıvılaştırılmış Petrol Gazı (LPG) Meclisi Üyeleri ile bakanlıkta bir görüşme yaptı. Yıldız, burada yaptığı açıklamada, bakanlık olarak yeni bir Cem Uzan davası ile karşı karşıya olduklarını açıkladı. Bugüne kadar 4 büyük davayı 10 yıl sonra kazanıldığını aktaran Yıldız, bunlar yetmiyormuş gibi Stockholm Mahkemeleri’ne miktarı 2,5 milyar Euro olan davalar açıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bu artık Türkiye’nin siyasi istikrarına konulmuş olan keneleri alma girişimidir. Türkiye mutlaka bu kenelerinden kurtulacaktır. Tutup da ayağından sürekli aşağı çekmek isteyenlere, büyümesine ve ilerlemesine karşı olanlarla mücadelemiz devam edecektir. Bununla alakalı uluslararası avukatlık firmalarından hizmet alımına gideceğiz. Benzer bir dava olduğu için emsal gösterip bu davanın kabul edilmemesi için ilk girişimlerimiz olacak. Elimizde çok fazla bu manada alınmış kararlar var. Bu açıdan bütün bunların her birisini ibraz edeceğiz. Türkiye’nin neredeyse tamamını isteyen bir yapı ile karşı karşıyayız. Biz vatandaşımızın hakkı olan bir kuruşu vermeyiz."
'TÜRKİYE ENERJİSİNİ HARCAMAYACAK'
Yıldız, konuşmasının ardından bir gazetecinin, “Dava hakkında ibraz ayrıntı verebilir misiniz?” sorusuna ise şu cevabı verdi: “Stockholm Ticaret Odası Tahkim Mahkemeleri’nde ÇEAŞ ve Kepez’deki hisse sahibi olduğu ve adı geçen şirketlerin imtiyaz sözleşmelerinin iptal edilerek el konulması, diye kendileri ifade ediyor. Biz, imtiyaz sözleşmelerinin, üretim dağıtım ve iletim hatlarının imtiyazının kaldırılması ile ilgili karar almıştık. Ve bu şekilde tazminat oluştuğunu kendileri söylüyorlar. Halbuki, aynı konuda, Libenanco denilen konuda da 15,6 milyar dolarlık ve hem Polonya da hem de Eurosament davasında yaklaşık 5 milyar dolarlık iki ayrı talepleri olmuştu. Uluslararası tahkim heyeti uzun süre araştırma yaptılar. Bu kararlardan üçünün temyizi yoktu, birinin vardı. Libanenco ile temyiz mahkemesi aynı doğrultu da karar verdi. Bu ortakların, imtiyaz hakkının kaldırılması ile alakalı ayrı bir zarar uğramadığına dair karar vermişti. Uluslararası Yatırım Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi’ndeki bu davalar nihayetlenmişti. Yani hem temyiz yolları kapanmış hem de tahkim açısında bütün hukuk yolları kapanmıştı. Aynı gerekçe ile kendilerinin mağdur olduğunu ve bu mağduriyetlerinin tazminata ulaştırılması ile alakalı aynı konuda Stockholm Ticaret Odası’ndaki tahkim merkezine dava açtılar. Bize göre bu davanın başlatılması da doğru bir işlem değildir. Bununla alakalı bizim işimiz gücümüz var. Biz ileri bakacağız. Geriye dönük, bu davaları kapattık. Türkiye enerjisini bu tür konulara harcamayacak."
'AVUKATLARLA BİLDİRECEĞİZ'
Yıldız, Türkiye’nin siyasi istikrarının bozulmasına izin vermeyeceklerin de altını çizerek, şöyle devam etti: "2,5 milyar Euroluk paranın Türkiye’de 10 yıl önceki bütün yatırım bütçesine karşılıktı. Biz bunları haksız yere size vereceğimize vatandaşımızın hizmetine kullanırız. Bu sefer başka bir şirket adı altında yapıyor. ‘Libanenco ile değil de başka bir şirketle bunu yapmıştık. Başka şirketlerin ortağıydım’ deniliyor. Bir nevi kendileri açısından tekzip eden bir yapı söz konusu. Bize göre hukuki açıdan, enerji açısından hiçbir fonksiyonelliği yok. Biz Stockholm’e böyle bir davanın fuzuli olduğunu belirtmek için avukatlarımız vasıtasıyla bildireceğiz. Dava açılmamasını talep ediyoruz. Böyle bir karar verilirse, elimizde çok fazla argüman var."