Çelebi'den seçim isyanı

Güncelleme Tarihi:

Çelebiden seçim isyanı
Oluşturulma Tarihi: Nisan 25, 1998 00:00

Haberin Devamı

Başbakan Mesut Yılmaz'ın CHP lideri Deniz Baykal ile yaptığı seçim anlaşmasını Çin'de öğrenen Devlet Bakanı Işın Çelebi, bu karara isyan etti. ‘‘Popülizme yönelik kararlara imza atmam’’ diyen Çelebi, erken genel seçimin 1999'da değil, önümüzdeki haziran ayında yapılmasını istedi.

Karşılıklı ticareti geliştirmek için Çin'de temaslar yaparkan, Türkiye'de alınan seçim kararını duyan Devlet Bakanı Işın Çelebi, bu karara isyan ederek, ‘‘Bu süre içinde popülizme yönelik kararlara imza atmayacağım’’ dedi. Seçim kararının ekonomide sağlanan başarıdan geri dönülmesi anlamına geleceğini vurgulayan Çelebi, ‘‘Madem böyle bir karar alınıyor, bu yıl haziranda seçimi yapalım bitsin. Gelecek hükümet de işine baksın’’ dedi. Pekin'de Karma Ekonomik Komisyonu protokolünü imzaladıktan sonra önceki gece Şanghay'a geçen Çelebi, buradaki ekonomik gelişmelere dikkat çekerek, ‘‘Çin olsun, diğer Doğu Avrupa ülkeleri olsun, 1990'larda bizden çok gerideydi. Şimdi baktığımızda bizden çok ileri atağa geçtiler. Biz hala seçimle uğraşıyoruz’’ diye konuştu. Türkiye'de 1987 den bu yana, neredeyse her hafta bir seçimin konuşulduğunu, biz seçim konuşurken diğer ülkelerin alıp başını gittiğini kaydeden Çelebi, ‘‘Bence seçim, 1999 Ekim'inden önce olmamalı. Ekonomide yeniden dengeleri kurabilmek için bu gerekiyor. Ama madem acil bir durum görüldü, işi bu kadar uzatmadan hemen bu yıl haziranda seçim yapılıp bitmeli’’ dedi.

BASKILAR OLACAK

Toplumda enflasyonla mücadele için bir bilinç oluştuğunu kaydeden Çelebi, tarımsal destekleme ve memur maaşlarında bütçe disiplinini bozmayacak zamlar yapılmasının planlandığını hatırlatarak şöyle konuştu: ‘‘Şimdi tarımsal desteklemede de memur maaşlarında da baskılar olacak. Ek ödenek talepleri gelecek. Dünya popülizmden kaçıp ekonomik istikrara en büyük önceliği verirken, biz nelerle uğraşıyoruz. Toplumda enflasyon konusunda tam bilinç oluşturmuşken, siyasetteki 10-20 adam enflasyonla mücadelenin önemini kavramamış gözüküyor. Bütün liderler artık biraraya gelip 21. yüzyılda Türkiye'nin nerede olmasını istiyorlar. Hedefleri nedir ortaya koyup tartışmalı ve artık bizde de ekonomik istikrar öncelikli hedef olmalı.’’

1998 sonunda, 1999 bütçesini yüzde 20'lik enflasyon hedefine göre oluşturmayı planladıklarını ama şimdi durumun değşitiğini kaydeden Çelebi, ‘‘Yeni gelecek hükümetin de mutlaka bu yılki yüzde 50'lik hedefi gözetmesi gelecek yılki bütçeyi de yüzde 20'lik enflasyon hedefine göre oluşturması gerekir’’ dedi. Çelebi, bu ilkeler doğrultusunda bütün parti liderlerinin oturup anlaşması gerektiğini de kaydetti.

Seçim ekonomisi olmasın yeter

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Fuat Miras, seçim ekonomisi uygulanmayacaksa seçimlerin 1998'in sonbaharı ile 1999'un ilkbaharında yapılmasının kendilerini fazla ilgilendirmediğini belirterek, ‘‘Seçim kanunu ve siyasi partiler yasasında değişiklikler yapılarak seçime gidilmeli, siyasi partilerden bu özveriyi bekliyoruz’’ dedi. Miras şöyle konuştu: ‘‘Eski seçim kanunu ile seçime gidilmesi 2 lider içinde yanlış olur. Çünkü bu halkın iradesini sandığa ve meclise yansıtmıyor. Liderlerin iradesini yansıtıyor. ’’

Hükümet aynen devam etsin

Yerel ve genel seçimlerin bir arada yapılmasının olumlu bir gelişme olduğunu söyleyen Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, erken genel seçim konusunda şunları söyledi: ‘‘Seçim hükümeti 6 aylık olacağı için bu süre sonunda gideceğini bilen bir hükümet ne kadar başarılı olur onu tartışmak lazım. Bence hükümetin aynen devam etmesi uygun. Ara hükümetin kurulması demek, ekonomide 6 aylık kayıp anlamına gelir. Bu seçim yasası ve siyasi partiler yasası ile seçime gidilmesi meclis aritmetiğinin yalnızca yüzde 2 veya yüzde 3 oranında değişmesine neden olur.’’

TÜSİAD: Seçim kararı talihsizlik

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) tarafından yapılan açıklamada, Türk ekonomisini makro yönetim ve yapısal reformlar açısından olumlu bir yöne sevk etme aşamasında, seçimin tekrar gündeme girmesi ‘‘talihsizlik’’ olarak nitelendi. Açıklamada şöyle devam edildi: ‘‘Belirli bir seçim tarihinin saptanmış olması ve tarafsız bir seçim hükümetinden söz edilmesi, seçim ekonomisi açısından bir takım olumlu yorumlara yol açmıştır. Ancak, Türk ekonomisinin içinde bulunduğu kritik durum itibarıyla, ülke, seçime kadar 6 ay süreyle ve hatta seçim sözünün edildiği şu andan itibaren 12 aylık süreyle, orta vadeli bir yönetim anlayışından yoksun kalacaktır.’’

Seçim kararıyla 99 riske girdi

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yıldırım, ‘‘Şu an bir istikrar yakalamış görüntüsü içinde olan Türkiye'de, şimdi yeniden seçimi gündeme getirerek istikrarsızlığa sebep olunmasını biz kabullenemiyoruz’’ dedi. Yıldırım, seçimi gündeme getirmekle 1999 yılının da risk altına alındığını kaydetti. Yıldırım, her iki liderin tek turlu seçim yapılması konusunda anlaşmalarını da olumlu bulmadığını kaydetti.

Kavi: Belirsizlik ortadan kalktı

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsamettin Kavi, 1999 yılı için seçim kararı alınmasının, ‘‘belirsizliği ortadan kaldırdığını’’ söyledi. Kavi, ‘‘Alınan karar bana göre belirsizliği ortadan kaldırdı. Herkes stratejisini daha net belirleyebilir. Bana göre olumlu bir karar’’ dedi. Ancak, seçim tarihine kadarki sürenin iyi değerlendirilmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Kavi, bu süre içerisinde vergi reformu ve sosyal güvenlik yasasının bir an önce çıkarılması gerektiğini kaydetti.

Haberin Devamı
EBSO: Türkiye felç olacak

Seçim kararının Türkiye'yi bir yıl süreyle felç etmek anlamına geldiğini belirten Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Kani Aydoğdu, ‘‘Hangi bürokrasiyi çalıştırıp, hangi işi yürütebileceklerini sanıyorlar’’ dedi. Ekim ayında kurulacak seçim hükümetinin altı ay süreyle uygulayacağı seçim ekonomisinin, ekonomide tedavisi mümkün olmayacak yaralara yolaçacağına dikkat çeken Aydoğdu, ‘‘Gündemine bir yıl önceden seçimi alan bir hükümetin icraat yapması mümkün değil. Erken seçime karşı değiliz, ama bunu 11 ay önceden ilan ederek, Türkiye gibi dengelerini oturtma mücadelesi veren bir ülkeye zarar veriliyor’’ dedi.




Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!