Çatı katı 15 milyon Euro

DİLEK Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İskender Dilek bundan 17 yıl önce Çeşme’deki Büyük Turban Oteli’ni yenileyip, otele Çeşme Sheraton tabelasını astığında çevresindeki tüm gayrimenkuller değerlenmiş, Çeşme’ye ilk kez bir global otel zinciri gelmişti. Bu sezon Çeşme Sheraton yine böyle bir değişimin son hazırlıkları içinde. İskender Dilek, bu yaz sonunda oteli yenilerken Çeşme Ilıca’ya yeni bir konsept kazandırmayı hedefliyor. Dilek, otelin oda sayısını düşürüp, kongre merkezini de rezidans ve villaya dönüştürerek, 50 milyon Euro’luk yeni bir yatırımı hayata geçirecek. İzmir ve Çeşme’deki gayrimenkul fiyatlarında bu yıl yaşanan rekor artışın devam edeceğini düşünen İskender Dilek’le konuştuk.

ÇEVREYE UYGUN PROJE

İzmir’de son dönemde yatırımcısına en çok kazandıran yerler arasında. Her ne kadar dövizdeki artışlar, ekonomideki sorunlar etkilese de İzmir ve çevresinde çok yeni projeler var ve ilgi artıyor. Gelişimi nasıl yorumluyorsunuz?

- İzmir’in de Urla ve Çeşme’nin de değeri artıyor. Yalnızca 2-3 aylığına değil, yaşamlarını buralarda geçirmek isteyen ailelerin sayısında artış var. İstanbul’dan birçok aile buralara yerleşiyor. Bizim otelimizin bulunduğu Ilıca’da uzun zamandır bir yenilenmeye ihtiyaç vardı. Biz de bunu kendi yatırımımızda görüyorduk. Son 3 yıldır da üzerinde çalışıyorduk. Biz Çeşme Sheraton’un yerini 1997 yılında inşaattan almıştık. Bizden önce kaba inşaatı yapılmıştı. Otel 2001 yılında açıldı. Sheraton ile anlaşma yaptık. O dönem için Çeşme’ye ilk gelen global marka olduk. Şimdilerde de böyle büyük bir değişime giriyoruz. Son 3 yıldır bölgedeki değişimi iyi okumaya çalıştık. Tüm enerjimizi buna verdik.

Öncelikle otel dışına çıkan bir proje hazırladınız. Villa, rezidansı da kapsıyor. Neden buna gerek duydunuz?

- Her şey değişiyor. Aileler artık konforlu bir ortamda daha uzun kalmak istiyor. Yazlık evlerin bakımı, her yıl açılması kapanması bir maliyet. Bölgedeki yazlıklar eskidi. Ayrıca konfora olan ihtiyaç da artıyor. Biz otel içinde değişimi düşünürken oda sayısını azaltmanın, daha geniş odalar yapmanın yanısıra rezidans ve villa konseptiyle Çeşme’nin en güzel yerlerinden birinde bir yaşam alanı planladık.

Ne kadarlık yatırım bu?

- 50 milyon Euro’luk. Bu işe başlamadan önce özellikle Londra’daki son rezidans projelerini gezdim. En son yenilikleri takip ettik. Projenin mimarı Durmuş Dilekçi. Hepimizin içine sindi. Mevcut yapıyı yumuşatan, çevreye uygun bir proje oldu.

KONGRE TURİZMİ BİTTİ

Çeşme Sheraton’un büyük bir kongre merkezi var. Değişim aslında o alanda mı olacak? Kongre turizminden vazgeçiyor musunuz?

- Kongre Merkezi’nde beklediğimiz noktada değiliz. Biz orayı da değiştirmek istedik. Kongre merkezinin tüm fonksiyonları korunacak ama sayı değişti. 1500 kişilik değil, 800 kişilik olacak. Küçük toplantı odaları yapılacak. Kongre turizmi de yazlık beldelerde eskisi kadar cazip değil. Biliyorsunuz yasaklar ve sınırlamalar getirildi. Mayıs 15 ve Eylül 15 arası tıp kongreleri yapamıyoruz. Sebebi de ‘bilimsel amaçlı kongrelerin yazlık yerlerde olması’na getirilen sınırlandırma. Kongre Merkezi’nin son 2 katını tıraşlıyoruz. Daha alçak bir bina olacak.

Otelin oda sayısını azaltıyorsunuz. Buna neden gerek gördünüz?

- 400 oda ile üst segmente bekledikleri kaliteli hizmeti veremiyorsunuz. Oda sayısını azaltmayı bu yüzden istedik. Hepsini suit odaya çevirsek bunu da istemeyenler var. Beklentiler son dönemde uzun dönem konaklamaya yönelik. İçinde mini bir mutfağı olsun, balkonu olsun, mini yaşam alanları olsun isteniyor.  Oteldeki değişim ile 109 tane satılığa çıkaracağımız rezidans ve 6 villa ve bir de penthouse (çatıkatı) olacak.

Penthouse’un özelliği ne olacak?

- Bir kere Ilıca’nın en güzel yerinde. Manzarası müthiş. 1300 metrekarelik bir büyüklükte olacak. 2 katlı. Havuzu özel. Tamamen kişiye özel dizayn edilecek. Otelimizde helikopter pisti de var. 15 milyon Euro’ya satışa çıkaracağız.

Müşteri bulur mu şu dönemde?

- İlgilenenler var. Burası çok özel bir nokta. Denizi ve havası çok özel bir yer. Belki konforu yatırımla her yerde sağlarsınız ama bu kadar özel bir adres bulmanız pek mümkün değil. Çeşme Bodrum gibi bir yer de değil. Arsa üretimi mümkün olan bir yer değil. Çeşme’de arsa üretimi yapılamıyor. Çeşme asla Bodrum gibi olmaz. Bodrum’da dağ bayır her yer proje. Bizim bölge ise asla böyle değil. O yüzden de özelliklerini koruyor. Bizim yerimiz de bu bölgenin en özel yeri. Beldeler arasında en kıymetli yerler buraları. Denizi, manzarası ve konforuyla muhteşem bir penthouse olacak. Yabancılar da ilgi gösteriyor. Ayrıca 6 villamız da var. Otoparktan direkt villalara giriş var. Havuzları kendilerine özel. 300 kişiye rezidans ve villlarla ilgili teklif verdik. İlgi var.

İSKENDER DİLEK KİMDİR?

İskender Dilek 1985 yılında Londra’da City of London College’den mezun oldu. Okurken çalışmaya başladı. 1980-1992 yılları arası Londra’da yaşadı ve restoran, seyahat acentacılığı, emlak ve kuyumculuk gibi farklı iş alanlarında kendisine ait işletmeler kurdu. Aile şirketleri Dilek Holding 2000 yılında Starwood ile Türkiye’de bir ilke imza atarak franchise anlaşması yaptı ve Sheraton Çeşme ile aile turizm sektörüne girdi. 2013 yılında Radisson Blu Pera ve Radisson Blu Şişli otelleri açıldı.

İskender Dilek, farklı kültürleri ve yerleri deneyimlemeyi seviyor. Her sabah 1 saat tempolu yürüyüş yapan Dilek evli ve iki oğlu var. Büyük oğlu Mert Dilek Mayıs 2018’de Yale’den,
(Bachelor of Arts with distinction double major in Political science and English) 3 ayrı başarı ödülü alarak mezun oldu. Master için bu yıl Cambridge Üniversitesi’nden Başarı Bursu alan Mert Dilek, İngiltere’de eğitimine devam ediyor. Diğer oğlu Doruk Dilek de Londra’da Kings College’de İşletme okuyor.

ALAÇATI’DA 450 BUTİK OTEL VAR

2001’de henüz Alaçatı popüler değildi, yavaş yavaş değişim başlıyordu...

Alaçatı her zaman sörfçülerin tercih ettiği bir yerdi ancak köyün içinin gelişimi çok sonraları oldu. O dönemde Alaçatı Köyü vardı, tam bir küçük köydü. Güzel dokulu bir yerdi. 2-3 butik ev vardı. Birkaç güzel restoran vardı. Alaçatı’da köyde yaşam değişti. Bugünkü durumu tartışılır.

Alaçatı’da köyde evi olanların kaçtığı bir noktaya gelindi...

Alaçatı’da 450 butik otel var. Çok ciddi bir potansiyel var. Çok güzel bir yer. Ancak barların ve meyhanelerin durumu ara sokakların ruhunu zedeledi diye düşünüyorum. Ancak yine de Türkiye’nin en cazip yerlerinden biri dokusuyla. Bizim projemizle özellikle Alaçatı’da taş evleri olan ancak artık gürültüden orada oturamayanlar da çok ilgileniyor. Alaçatı’da havasız yerlerde oturan, daralanlar da ilgili.