Çarşı davası
Güncelleme Tarihi:
Kapalıçarşı’daki ‘şüpheli altın’ için yargılama süreci başladı.
İranlı bir kişinin de adının karıştığı, Frankfurt-İstanbul arasında gerçekleşen şüpheli para transferleri ve altın ticareti nedeniyle 4 kişi hakkında nitelikli dolandırıcılık davası açıldı. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 7 yıl hapis istemiyle yargılanacak olan sanıklar Alman bir şirketin 10 milyon 750 bin Euro’sunu ele geçirmekle suçlanıyor. Sanıkların ‘altın ticareti yaptık’ dediği işlemleri Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) şüpheli buldu.
TAKİPSİZLİK KALDIRILDI
Hürriyet gazetesinin Alman sanayi devi Leroy Somer Marbise’nin banka hesaplarından Kapalıçarşı’da bulunan bir kuyumcuya yapılan usulsüz para transferini geçtiğimiz yıl mayıs ayında “10.7 Milyon Euro çarşıda uçtu” manşeti ile gündeme getirmişti. Ocak 2012’de şirket çalışanı Isabelle Lenhof’un, üst düzey yöneticilerinin imzasını taklit ederek Almanya’nın Frankfurt kentinde yaptığı transferlerde iki adres bulunuyordu. Toplam 15 milyon 400 bin euroluk transferin 10 milyon 750 bin eurosu Kapalıçarşı’daki bir kuyumcunun hesabına kalan kısım ise Çin’deki bir hesaba yapılmıştı. İsveç, İspanya ve Belçika’ya yapılması planlanan transferler de son anda önlendi. Şüpheli para transferleri yapan Lenhof’un, intihar girişimi ile ortaya çıkan “uluslararası dolandırıcılık” olayı sonrası Frankfurt savcılığı Lenhof, hakkında 9 Ağustos 2012’de beş ayrı suçtan dava açtı. Paranın önemli bir bölümünün gönderildiği İstanbul’da ise yapılan suç duyurusu ile soruşturma başlattı. Yürütülen soruşturma sonrası savcılık şüpheliler hakkında takipsizlik kararı vermişti. Takipsizlik kararına Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’nde itiraz edildi. İtiraz sonrası takipsizlik kararı kaldırıldı.
MASAK: İŞLEMLER ŞÜPHELİ
‘Dolandırıcılık’ suçlaması ile hazırlanan iddianame asliye ceza mahkemesine gönderildi. Alman Leroy Somer’in Türkiye’deki avukatı Fatih Volkan, davanın ağır ceza mahkemesinde açılması için itirazda bulundu. Volkan itiraz başvurusunda, işlenen suçların ‘nitelikli dolandırıcılık’ kapsamına girdiğini savundu. Volkan MASAK’ın ‘altın ticareti yapıldı’ savunması için ‘şüpheli’ değerlendirmesinde bulunduğuna dikkat çekti. Davanın açıldığı İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi, bir kısım sanığın da hazır bulunduğu 20 Aralık 2013 tarihli duruşmada gerekçeli kararını açıkladı. Mahkeme, sanıklara atılı suçun ağır cezalık olduğuna hükmederek görevsizlik kararı verdi; dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini istedi. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davanın ilk duruşması önümüzdeki günlerde yapılacak. Sanıklar 2 yıldan 7 yıla varan hapis istemi ile yargılanacak.
ÇELİŞKİLİ İFADELER DİKKAT ÇEKTİ
TAKİPSİZLİK kararının kaldırılmasının ardından dosya yeniden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na geldi. Bu kez Sait Kunt yeni soruşturma savcısı olarak görevlendirildi. Savcı Kunt, şüpheliler, kuyumcu Hüseyin Ç., Elif Ç., Rodica İ. K. ve Umut K.’nın yaptığı savunmaların çelişkili ve inandırıcı olmadığına hükmetti. İddianameye göre, Hüseyin Ç. kendilerine gelen paraya karşılık 255 kilogram külçe altını Umut Kara’ya teslim ettiklerini söyledi. Hüseyin Ç., Umut K.’yı 2011 yılından beri tanıdığını da söyledi. K. ise Ç.’yi tanımadığını Alman şirketin de adını duymadığını söyledi. K., bir akşamüstü, tanımadığı kişilerden içinde para olduğunu düşündüğü sırt çantasını bir alt geçidinin yakınında aldığını açıkladı.